"tutacaksın" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستبقي
        
    • تبقيه
        
    • ستمسك
        
    • ستبقينها
        
    • ستبقيني
        
    • ستحتفظ
        
    • ستبقيهم
        
    • ستحفظينها
        
    • ينبغى أن تمسكه
        
    • ستمسكي
        
    • ستحافظ على
        
    • ستحبسني
        
    Oraya gidip gözünü açık, ağzını kapalı tutacaksın. Open Subtitles انت ستدخل الى هناك أنت ستبقي عينيك مفتوحة وفمك مغلقا
    İşimiz bitene kadar, Sende ağzını kapalı tutacaksın. Open Subtitles وحتى ذلك الحين، ستبقي فمك مغلقا حول دردشتنا الصغيرة
    Arabanda kahve tutacağı var mı? Yoksa bacaklarının arasında mı tutacaksın? Open Subtitles مهلًا، هل تضعي الكوب في حامل الكوب بسيّارتك أم تبقيه بين ساقيك؟
    Bebeği sen mi tutacaksın? Open Subtitles هل ستمسك الطفل؟
    Onu burada ne kadar tutacaksın? Open Subtitles إلى متى ستبقينها هنا؟
    Bütün gece konuşup beni uyanık mı tutacaksın yoksa biraz uyumama izin verecek misin? Open Subtitles هل ستبقيني يقظاً بحديثكَ طوال الليل ؟ أمْ ستدعني أحظى بقليلٍ من النوم
    O yüzden bunu benim için güvenli bir yerde tutacaksın. Open Subtitles لهذا السبب ستحتفظ بهذه في مكان أمن من أجلي
    Yani bir şeyler bulana kadar onları buzun içinde tutacaksın öyle mi? Open Subtitles أذن هل ستبقيهم فى الثلج فقط حتى تخمن شىء ما؟
    Ben bir nota çalacağım, sen de onu tutacaksın. Open Subtitles سأعزف نغمة و ستحفظينها
    kurulda olacak ve ipleri kontrol etmeyi öğrenecek ve sende onun koltuğunu sıcak tutacaksın. Open Subtitles ستكون في المجلس، تتعلّم الحيّل، و أنت ستبقي كرسيّها دافئًا
    Kalmaya geldik ve suratının ortasındaki o sakallı küçük deliği kapalı tutacaksın. Open Subtitles سنحن سنبقى هنا و انت ستبقي هذا الثقب الصغير في وجهك الملتحي مغلقا بخصوص هذا الأمر
    Ellerini katırımdan uzak tutacaksın Emiliano. Open Subtitles ستبقي أيديك بعيدة عن بغلي ايميليانو
    Yakınında tutacaksın. Planın bu, değil mi? Open Subtitles تبقيه قريباً أليست هذه الخطة ؟
    Onu barda tutacaksın. Yeterli olmaz. Open Subtitles يجب أن تبقيه في الأماكن العامة
    Hadi ama, Cory, buradayım, üç deyince elimi tutacaksın, tamam mı? Open Subtitles هيّا يا (كوري)، أنا هنا عند العدّ إلى ثلاثة ستمسك يدي، اتّفقنا ؟
    Sen de bana kapıyı tutacaksın. Open Subtitles وأنت ستمسك الباب من أجلي.
    Onu burada ne kadar tutacaksın? Open Subtitles إلى متى ستبقينها هنا؟
    Dawn'ı özleyeceksin, ama onu yanında tutacaksın. Open Subtitles ستفتقدين (دون)، لكنك ستبقينها معك
    Ne kadar daha beni burada tutacaksın? Open Subtitles إلى متى ستبقيني هنا؟
    Bütün gece boyunca beni burada mı tutacaksın? Open Subtitles هل ستبقيني هنا ، طوال الليل ؟
    Onları hayatın boyunca içinde saklı mı tutacaksın? Open Subtitles هل ستحتفظ به في زجاجة جسمك طوال حياتك؟
    David, onları nasıl dışarda tutacaksın? Open Subtitles ديفيد، كيف ستبقيهم خارج البيت؟
    Ben bir nota çalacağım, sen de onu tutacaksın. Open Subtitles سأعزف نغمة و ستحفظينها حسناً
    Kılıcı ne fazla sıkacaksın ne de gevşek tutacaksın. Open Subtitles لا ينبغى أن تمسكه بشدة أو ترخيه
    Bu topu Charlie Brown vurana kadar tutacaksın. Open Subtitles والان ستمسكي بالكرة جيداً حتى يركلها تشارلي براون
    Ama gücü eline geçirdiğinde, ne kadar tutacaksın? Neden? Open Subtitles ولكن كيف ستحافظ على السلطة عندما تحصل عليها؟
    Beni bir mağaraya kilitleyip esir mi tutacaksın? Open Subtitles هل ستحبسني في كهفٍ وتُبقِني رهينتكَ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more