"tuvaletinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في حمام
        
    • حمّام
        
    • دورة مياه
        
    • في حمامات
        
    • في مرحاض
        
    • دورة مياة
        
    • بمرحاض
        
    • حمامه
        
    • في مراحيض
        
    • في المرحاض
        
    • حمّامِ
        
    • في الحمام في
        
    • إلى حمام
        
    • حمام أحد
        
    • دورات مياة
        
    Üzüntü verici bir not, dün erkekler tuvaletinde... söndürülmüş marijuhanalar bulundu. Open Subtitles أمرٌ آخير، لقد وجدنا لفافة مخدرات مستخدمة بالأمس في حمام الأولاد
    Yaninda tasidigi silahi metronun tuvaletinde unutan polis de öyle. Open Subtitles وكذلك الشرطي الذي ترك سلاحه الجانبي، في حمام قطار الأنفاق
    Eski anılarınla, bu kadınlar tuvaletinde kalabilirsin veya ana liglerdeki son sansını kullanabilirsin! Open Subtitles يمكنك أن تجلس هنا في حمّام السيدات مع ذكرياتك الباهتة، أو أن تغتنم فرصتك الأخيرة للوصول إلى الأضواء.
    Ofisimde, koridorda hatta erkekler tuvaletinde! Open Subtitles في مكتبي، في الممر، حتى في حمّام الرجال. عار عليك يا إلين.
    The New York Sentinel'in erkekler tuvaletinde açlıktan ölen kadın. Open Subtitles امرأة تموت جوعا فى دورة مياه الرجال فى صحيفة نيويورك سينتينيال
    Kadınlar tuvaletinde dolanan erkekler için ne derler bilir misin? Open Subtitles أتعرف ماذا يُقال عن الرجال الذين يتجولون في حمامات النساء؟
    Ne diyeceğimi bilmiyordum. Fakat erkekler tuvaletinde söylemen gerektiğinden emindin. Open Subtitles لكنك متاكدة من انه يجب ان يقال في مرحاض الرجال
    Bir gün dersten sonra biraz okulda bekledim. Hatta epey fazla... Sonra, kızlar tuvaletinde pusuya yattım. TED في إحدى الأيام، بقيت إلى وقت متأخر بعد الدروس، متأخر جدا، و اندسست في حمام تلك الفتاة.
    Erkekler tuvaletinde bir bayan vardı, yemin ederim! Open Subtitles كان هناك سيدة في حمام الرجال اقسم لك سيدة جميلة كانت في الحمام الذي بجانبي
    Birisi Carl ı erkekler tuvaletinde öldürmüş. Cesedini gördüm biraz evvel! Open Subtitles هناك شخص ما قتل كارل في حمام الرجال لقد رأيته جثتة للتو
    Kramer, biliyor musun, bayanlar tuvaletinde ışık yok. Open Subtitles كريمر تعلم ماذا , لا يوجد إضائه في حمام السيدات
    Bir benzin istasyonunun tuvaletinde. Çok işe yaradı. Open Subtitles لقد وجدتها في حمام محطة وقود و كانت فعلاً مفيدة
    Bayanlar tuvaletinde biri vardı. Bekleyemedim. Open Subtitles . هناك شخص ما في حمام السيدات . ولم أستطيع الأنتظار
    43.cü caddede ki bir erkekler tuvaletinde iç çamaşırımla dikiliyorum. Open Subtitles أقف في حمّام الرجال بشارع 43 بملابسي التحتية.
    Hayatımın geri kalanın sakatlar tuvaletinde geçireceğim. Open Subtitles لَنْ أَبْقى في حمّام المعاقين لبقية حياتي.
    Sinemanın tuvaletinde düşerseniz ve kafanızı lavaboya çarparsanız... bedava patlamış mısır. Open Subtitles تَنزلقُ في حمّام قاعة السينما ...وتَضرِب رأسكَ على المغسلةِ فشار مَجّاني
    Bayanlar tuvaletinde pedimiz bitmiş. Open Subtitles اوه , أنتهت السدادات القطنيه في دورة مياه النساء
    evet, dışarı çıkması gerekti buradaki işe döndürmek zorundayım, ama erkekler tuvaletinde. Open Subtitles لابد من أنه في الخارج علي العوده للعمل هنا لكنه.. تفقدي دورة مياه الرجال
    Kendimi hep erkekler tuvaletinde buluyorum. TED دائما ما ينتهي بي المطاف في حمامات الرجال.
    -Ama bu adam kızların tuvaletinde içki içerken yakalanan adam. Open Subtitles لكنه اعتاد على الشرب في مرحاض حمّام سيداتِ
    Ama görünüşe göre sonrasında Bayan McDeere ile bayanlar tuvaletinde bir konuşma yapmışsınız. Open Subtitles لكن من الواضح انك خضتي محادثة مع سيدة مكدير في دورة مياة السيدات بعد ذلك
    Kilise tuvaletinde kafayı bulmuş biriyle konuşuyorsun. Open Subtitles أنتِ تتحدّثين لشخصٍ دخّن المخدّر بمرحاض كنيسة
    Yaveri, yarın sabah onu kaldığı yerin tuvaletinde bulacak. Open Subtitles لقد اكتشف مساعده ذلك في حمامه بمكان إقامته صباح الغد
    Aslında hayır. CBGS'in tuvaletinde olmuştu. Open Subtitles في الواقع، كلا بل في مراحيض نادي "سى بى جى بى"
    Evet, azınlık tuvaletinde. Open Subtitles أوه، نعم، وهناك ينبوع الشباب في المرحاض الحي اليهودي.
    Bu çılgınlık. Bir çift ucuz fahişe gibi evli bir erkeğin tuvaletinde saklanıyoruz. Open Subtitles هذا جنون، إختباؤنا في حمّامِ رجلٍ متزوّج، كعاهرتيْن رخيصتيْن.
    Restoranın tuvaletinde sevişmemizi hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكرين عندما فعلنها في الحمام في ذلك المطعم ؟
    Diskodaydım ve kızlar tuvaletinde saklandım ve konuşmalarını duydum Peder. Open Subtitles كنت في نهاية حفلة الرقص و ذهبت إلى حمام الفتيات و قد سمعتهن يقلن أشياء يا أبت
    Onları öldürdükten sonra silahı Thames nehrine attım, elimdeki kirleri Burger King'in tuvaletinde yıkadım ve talimatları beklemek üzere eve yürüdüm. Open Subtitles وبعد أن قتلتهم ألقيت بالمسدس في نهر التايمز وغسلت يديّ من الفضلات في حمام أحد محلات (ملك البريجر)ـ ومشيت إلى منزلي لأنتظر التعليمات
    Erkekler tuvaletinde sıra görüyor musun hiç? Open Subtitles أترين ازدحاماً على دورات مياة الرجال؟ أتسمعـ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more