| İlk raporlara göre bu bir Uçan daire enkazıydı. | Open Subtitles | التقارير السابقة ذَكرتْ بِأَنَّ هذا الحطامِ كَانَ حطامَ الصحن الطائر |
| Üstlerim uçan daireyi size göstermemi söyledi. - Uçan daire değil ki bu. | Open Subtitles | رؤسائي سمحوا لك بإلقاء نظرة على الصحن الطائر |
| Su kulesine gitmek istediğini söyledi o bir Uçan daire gibi görünüyordu dedi. | Open Subtitles | وقال انه يريد أن يذهب إلى برج الماء الذي يشبه الصحن الطائر |
| Evet, düşman bir Amerikan uçağı görünce ateş ediyor ama başka bir galaksiden gelen bir Uçan daire görünce... | Open Subtitles | نعم، يرى العدو أمريكيا تخدع إعادة طائرة، يبدأون shootin '. يرون صحن طائر من المجرة الأخرى، |
| Eve bir Uçan daire getirmedik, uzaylı da. | Open Subtitles | حسنا، نحن لم نجلب إلى البيت a صحن طائر أو أجنبي. |
| Bu bir çanak değil, bu nedenle diğer tahminime göre Uçan daire. | Open Subtitles | حسنًا، إنّه ليس صحن، لذا تخميني القادم هو طبق طائر |
| 51. Bölge'den gelen bir Uçan daire bu. Gerçekten varmış. | Open Subtitles | انه طبق طائر من المنطقه 51 انه موجود |
| Ve büyük bir su kulesi vardı O bir Uçan daire gibi görünüyordu, ve dev bir yaban arısı ve büyük kırmızı bir kapısı vardı. | Open Subtitles | كان يوجد برج مياه كبيرة تشبه الصحن الطائر ونحلة عملاقة وباب أحمر كبير |
| Uçan daire. Senin kullandığına asla binmiyorum. Oh, koca bebek. | Open Subtitles | الصحن الطائر انا لن أركب معك أبدا أوه , انت طفل كبير |
| Bu bahsettiğin gibi gerçek bir Uçan daire hikayesi mi yoksa sadece palavradan mı ibaret? | Open Subtitles | ...مقالة الصحن الطائر المزعومة هذه أصبحت دخانا في مرايا |
| Uçan daire, parçalara ayırılıp, araştırılmak üzere bilinmeyen bir yere götürülüyor. | Open Subtitles | الصحن الطائر سيتم حمله لمكان لن يكشف عنه... لعزله... ، و دراسته |
| Ona hava kuvvetlerinin Bermuda Şeytan Üçgeni'nde Uçan daire kaybettiğini ve onu çıkartabileceğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرته القوة الجوية الصحن الطائر المفقود... في مثلث برمودا و بأنّني يمكن أن أستعيده له. في مثلث برمودا و بأنّني يمكن أن أستعيده له. |
| Bir Uçan daire ren geyiklerinden daha çok Noel hediyesi taşır. | Open Subtitles | "... الصحن الطائر كان يحمل" "هدايا أكثر مما كانت تحمله حيوانات الرنة" |
| Bak, Uçan daire! | Open Subtitles | انظري ، صحن طائر! |
| - Uçan daire. - Ne? | Open Subtitles | صحن طائر ماذا |
| Bir Uçan daire var. | Open Subtitles | هناك صحن طائر. |
| Baba, bir Uçan daire şu heykeli havaya uçurdu! | Open Subtitles | أبي، هناك طبق طائر فجّر ذلك التمثال |
| Bayanlar baylar, bu bir Uçan daire. | Open Subtitles | سيداتي سادتي هذا طبق طائر |
| O Uçan daire değil ki. O benim kıçım. | Open Subtitles | هذا ليس طبق طائر إنها مؤخرتي |
| Burada birçok kişi bir Uçan daire görmüş. | Open Subtitles | الكثير من الناس رأوا طبق طائر |