"ulaşamamış" - Translation from Turkish to Arabic

    • لم يصل
        
    • يستطع الوصول
        
    "Allah'ın hakkı üçtür" diyen kişi üçüncüye hiç ulaşamamış bence. Open Subtitles من قال أن المرة الثالثة هي الحظ لم يصل إليها
    - Evet. Yani onca zamandır burada mıydı? Hayır ulaşamamış. Open Subtitles إذًا, لقد كان هنا طوال الوقت؟ كلا, لم يصل أبدًا
    Değişik zamanlarda polise gitmiş, Hollywood'dakine ancak asla taciz olarak derecelendirilmemiş, bu yüzden bize ulaşamamış. Open Subtitles لكن لم يتم إعتبارها أبداً كمطاردة، لذلك لم يصل الأمر إلينا على الإطلاق. حسناً.
    Beni de arkadaşım Francine aradı. Don ulaşamamış. Open Subtitles إتصلت لي صديقتي فرانسين, ودون لم يستطع الوصول
    Ona ulaşamamış, patronu da öyle. Open Subtitles لم تسطيع الوصول اليه و كذلك رئيسه لم يستطع الوصول اليه
    - Quinn Tahiti'ye ulaşamamış. Open Subtitles لا، سوف أنتظر ركضت إلي "طوني" قال بأن كوين لم يصل إلى تاهيتى
    - Quinn Tahiti'ye ulaşamamış. Open Subtitles لا، سوف أنتظر ركضت إلي "طوني" قال بأن كوين لم يصل إلى تاهيتى
    İlaç dolaşım sistemine hiç ulaşamamış. Open Subtitles المخدر لم يصل دورته الدموية قط.
    - Öncelikle, hayati tehlikesi yok ve şanlıyız ki motor korteksine ulaşamamış. Open Subtitles -أولاً, إنه ليس مهدداً لحياته ونحن محظوظون لأنه لم يصل لقشرته الدماغية الحركية
    - Virüs ulaşamamış mı? Open Subtitles إن الفيروس لم يصل إليه ؟
    Hiç biri gidecekleri yere ulaşamamış. Open Subtitles لم يصل أحدهم وجهته
    Eve ulaşamamış. Open Subtitles لم يصل إليه أبداً.
    Saraya ulaşamamış. Open Subtitles -انه لم يصل حتى الى القصر
    Harvey Dent evine ulaşamamış. Open Subtitles هارفي دينت) لم يصل للبيت)
    John senin sohbet hattından bir şeye ulaşamamış. Open Subtitles (يون) لم يستطع الوصول لغرفة الدردشة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more