"umarım beni" - Translation from Turkish to Arabic

• أتمنى ألا تكون
• أرجو أن
• آمل أنك
• آمل أنّك
• أتمنى أنك
• ارجو ان
• أَتمنّى بأنّك
• أتمنى أنكِ

Umarım beni bebekle gördüğünde, yanlış bir fikre kapılmamışsındır.
أتمنى ألا تكون قد أسأت الفهم بسبب رؤيتي مع الطفل

2 yıldan az bir zamanda Umarım beni sahnede izleyebileceksin.
في أقل من عامين، أرجو أن تتمكن من مشاهدتي أتمشى على المنصة.

Simpson, artık senden gitmeni isteyeceğim.Umarım beni anlamışsındır.
للأسف عليّ أن أسألك الرحيل، آمل أنك متفهم

Umarım beni bütün bir yol boyunca onun için sürüklemiyorsundur.
آمل أنّك لا تقومين بسحبي كلّ هذه المسافة من اجله

David Lee, Umarım beni hatırlarsınız. Sizin çok büyük bir hayranınızım.
دافيد ليي , أتمنى أنك تذكرينني أنا معجب حقيقي بك

Umarım beni o sarhoşlardan biri sanmadın.
ارجو ان لا تخطئ الظن انا ليس مثل ذلك السكير

Umarım beni kurtarmak için elinizden geleni yapıyorsunuz.
أَتمنّى بأنّك تَفْعلُ ما بمقدوركَ لإنْقاذي.

Umarım beni izlerken bir iki şey kapmışsındır.
أتمنى أنكِ إكتسبتِ شيئاً من مراقبتي

Umarım beni tehdit etmiyorsundur.
أتمنى ألا تكون تهددنى

Senatör Garrison, Umarım beni burayı gezdirmek için çağırmamışsınızdır.
سيناتور (غاريسون)، أتمنى ألا تكون قد أرسلت في طلبي من أجل جولة عمليات

Yardım edebileceğim bir şey olursa Umarım beni çağırmaktan çekinmezsiniz.
أرجو أن لا تتردد في تناديني ما اذا كان يمكنني تقديم أي مساعدة.

Umarım beni o çalı fasulyelerinden daha iyi doğrarsın.
أرجو أن تقطعني بطريقة أفضل من تقطيعك لهذه الفاصوليا

Umarım beni bağışlarsın. Tamam mı? Çünkü seni kaybedersem kendimden nefret ederim.
أرجو أن تغفري لي لأنني سأكره نفسي إذا فقدتكِ

Umarım beni buraya erkek arkadaşını övmek için getirmedin.
آمل أنك لم تجلبيني هنا لسماع تباهيك بالولاء لصديقك

Umarım beni geri işe almak için burada değilsindir.
آمل أنك لم تأتِ لتعرضي علي استعادة وظيفتي

Umarım beni tehdit etmiyorsundur. - Beni bundan daha iyi tanırsın.
آمل أنك لا تهددني - تعرفني أفضل من ذلك -

Umarım beni görsel ikizin öldüğünü söylemek için arıyorsundur.
آمل أنّك تتصلين لتخبرينني بأنّ القرين ميّت.

Yani doğmak üzere olan bir bebeğim var ve işimi kaybedemem, Umarım beni anlarsın.
سيكون لديّ طفل في أيّ لحظة ولا يمكنني أن أفقد وظيفتي، لذا، آمل أنّك تتفهم الأمر.

Umarım beni ateşe vermeyi düşünmüyorsundur. Senin tarzın olduğunu biliyorum.
آمل أنّك لا تخطط لحرقي، أعلم أن هذه هوايتك.

Umarım beni kahvaltıya götürmek için gelmişsindir.
أتمنى أنك هنا لتأخذني إلى الإفطار

Umarım beni dışarı çıkarmayı denemezsin.
أتمنى أنك لا تحاول أن تصطحبني إلى هناك

Umarım beni dikkâtlice dinlersin.
ارجو ان يكون ذهنك متفتحا معى

Umarım beni anlıyorsunuzdur.
ارجو ان تفهمي معنى.

Umarım beni anlarsınız.
أَتمنّى بأنّك تَفْهمُ بأنّه كَانَ مجرّد تعبير عن إحترامِي.

Biraz paslanmışsam Umarım beni bağışlarsınız
وإذا أَنا صدئُ نوعاً ما، أَتمنّى بأنّك سَتَغْفرُ لي.

Harika! Umarım beni hasta etmek hoşuna gidiyordur.
عظيم ، أتمنى أنكِ تستمتعين بجعلي مريضا