"umarım bunu" - Translation from Turkish to Arabic

• أتمنى أن
• أتمنى ألا
• آمل أنك
• آمل ألا
• آمل أنه
• أتمنّى ليس
• أرجو ألا تعتبر هذا

Yani Umarım bunu biliyorsundur çünkü epey hayal kırıklığına uğramıştın.
ما أعنيه.. أتمنى أن تعرف ذلك لأنك كنت جدًا محطم

Artık birbirimizi bulduğumuza göre, Umarım bunu burada bırakmazsınız.
والآن بما أننا تقابلنا ثانية أتمنى أن أراك مجدداً

Umarım bunu, günlük gazetelerdeki... burç tahminlerinden daha ciddiye almıyorsundur?
لكن أتمنى ألا تعطي هذا اهتمام أكثر من كونه تنبؤ ات مستقبلية في جريدة يومية

Bu gerçekten çok güzel Umarım bunu sadece benim menfaatim için yapmıyorsundur.
هذا رائع جداً، آمل أنك لم تُعدي هذه الوليمة من أجلي فقط

Umarım bunu yapmak zorunda kalmazsın, tatlım.
رباه، آمل ألا تسير الأمور هكذا يا حلوتي.

Umarım bunu yapmaz çünkü yaparsa kendini bir kapanda bulur.
آمل أنه لا يتقدم لأنه لو فعل

Umarım bunu yatakta söylememiştir, çünkü herkes buna kötü refleks gösterir.
أتمنّى ليس بينما أنتم على السرير سبب كهذا ينعكس بشكل سيئ على أيّ شخص

Umarım bunu atlatırsın çünkü çok güzel bir birlikteliğimizin olduğunu düşünüyorum.
إسمع، أتمنى أن تستطيع تخطيه لأنني أعتقد أنه هنالك شيئ جميل ورائع يجري بيننا

Umarım bunu yapmaya iznim vardır.
أتمنى أن يسمح لي القيام بذلك أمي تقول ..

Umarım bunu çok uygunsuz bulmazsın, ama sana bir portre fotoğrafımı vermek isterim.
أتمنى أن لا تظنني لحوحة ولكنني أريد ان أعطيك فكرتي.

Yani, Umarım bunu bir onur olarak görürsün ve bunu zahmetli bir görev gibi görmezsin... ki öyle göreceğini sanmıyorum ama o zaman yine, bunu daha önce yapmamıştım...
أتمنى أن تنظري إليه على أنه شرف لاتنظري إليه على أنه واجب مجهد ولكن مجددا أنا لم أفعل هذا من قبل

Umarım bunu söylediğim için alınmazsınız ama harikuladeydiniz.
أتمنى أن لا تمانعيـن قولي بأنكِ كنـتِ بقمــة الروعــة

Umarım bunu okumak seni biraz rahatlatır ve bu meseleye nokta koymanı sağlar.
حسناً، أتمنى أن قراءة ذلك قد جلب إليك بعض الرّاحة والمُقاربة.

Umarım bunu indirmesini biliyorsundur.
أتمنى أن تكونى تعرفينَ كيف تهبُطينَ بهذا الشىء

Umarım bunu yeniden yapmak zorunda kalmazsın.
أتمنى ألا تكون مُضطراً لإعادة التصوير يا رجل

Umarım bunu kısa bir süreliğine ödünç almamın bir sakıncası yoktur. - Çünkü ben de avlandım.
أتمنى ألا تُمانع إذا استعرته منك لبعض الوقت بما أننى تم اصطيادى بالفعل

Umarım bunu benim ne yaptığımı bildiğimi düşündüğün için söylüyorsun.
آمل أنك لا تقول ذلك لأنك تحسبني عليمة بما أفعل.

Umarım bunu takıntı yapmamışsındır, Çaylak.
آمل أنك لم تقلق كثيراً حيال ذلك أيها المستجد

Umarım bunu söylememde bir sakınca yoktur, ama siz çok güzel genç bir hanımsınız.
آمل ألا تمانعي قولى هذا، لكنكِ شابة جميلة.

Umarım bunu duymuştur.
حسنا، آمل أنه سمع ذلك

Sayın Başkan... Umarım bunu yanlış anlamazsınız ama, beni rahatsız eden bir şey var.
سيادة الرئيس، أرجو ألا تعتبر هذا تبجحاً من جانبي