"umursamıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

    • أهتم
        
    • يهمني
        
    • اهتم
        
    • أكترث
        
    • أمانع
        
    • آبه
        
    • أحفل
        
    • يهمّني
        
    • تهمني
        
    • لا أبالي
        
    • لاأهتم
        
    • أبالى
        
    • اكترث
        
    • أهتمُ
        
    • الحقيقة لقد تخطيت
        
    Ama şimdi onu umursamıyorum bile. Sonraki sabah, Şöyle şaşırtıcı bir şey oldu. Open Subtitles لكن الآن، لا أهتم بها إطلاقا فى الصباح التالى، حدث ذلك الشىء المدهش
    İyi bir haber bile sayılmaz. Gösteride yer almak kimin umurumda? Ben umursamıyorum. Open Subtitles وكأنها ليست أخبار جيدة، أنة عرض اليلي فقط من يهتم، أنا لا أهتم
    Babam zengin diye benim hiçbir şeyi umursamıyorum mu sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقدين كَوْن والدي غني, أني لا أهتم بهذه الأمور؟
    Kiraya verip elime biraz para geçebilirdi ama artık umursamıyorum. Open Subtitles لم أستطع إيجاره ولهذا أخذت ثمنها لكن لا يهمني الآن
    Bunlar yüzünden benim için çok özelsin ve sana aşağıda ne söylediğini veya yaptığını umursamıyorum. Open Subtitles كل ذلك جعلك عزيزا جدا بالنسبة لي وانا لا اهتم لما فعله او قاله لك في الأسفل
    - Bir tanesini bile umursamıyorum. Open Subtitles من عائلةٍ شديدة الثراء و أنا لا أكترث لأيّ واحدٍ منهم
    Çoğu şeyi umursamıyorum zaten... ama bu biraz tüyler ürpertici. Open Subtitles أنا لا أمانع الكثير من الاشياء لكن هذا مرعب قليلا
    umursamıyorum bile. Beni ilgilendirmez. Sadece iyi olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles لا آبه حتى، ليس من شأني أريد فقط معرفة أنها بخير
    ve böyle düşünmeni umursamıyorum. Gördün mü nasıl işe yaradığını? Open Subtitles . وأنا لا أهتم بما تقوليه أرأيتي فائدة ذلك ؟
    - Ve işte... umursamıyorum... - Bu bir şeyi değiştirmiyor. Open Subtitles لا أهتم بهذا الأمر لا يوجد أى إختلاف فى هذا
    Artık umurumda değil çünkü artık onu umursamıyorum. Open Subtitles إننى لا أهتم ، لأننى لم أعد أهتم بأمره بعد الآن
    Tamam, o zaman yapacağım. Artık kendimi umursamıyorum. Open Subtitles حسناً إذن , سأقوم بذلك لم أعد أهتم بنفسى بعد الآن
    Beni bayıltıp bayılmayacaklarını gerçekten umursamıyorum. Open Subtitles لا أهتم في الحقيقة لو قاموا بضربي أم لا, حقيقةً
    Beni sevip sevmediğini gerçekten umursamıyorum... ancak hakkımda bir şey bilmiyorsun. Open Subtitles لا يهمني أن كنت أروقك أم لا لكنك لا تعرف شيئاً عني
    Bundan sonra ne olacağını umursamıyorum BM'den kaç kişiden onay alırız ya da alamayız umurumda değil. Open Subtitles لا يهمني ماسيحصل الآن أو كم عدد الأصوات اللعينة التي قد نحصل أو لا نحصل عليها في الأمم المتحدة
    Aşkın gözü kör değildir. Tüm hatalarını görüyorum ve umursamıyorum. Open Subtitles الحب ليس اعمى ، فاننى ارى اخطاؤك ، لكننى لا اهتم
    Kullandığın cümleleri umursamıyorum. Sorun bu değil.. Open Subtitles لا اهتم بكلماتك التي اخترتها هذا ليس ما حصل
    Sen öylesin. Ben kanunu umursamıyorum. Open Subtitles أنتِ كذلك , أما أنا فلا أكترث بشأن القانون
    Eğer yarın gidecek olursak, seni düşünerek gideceğim için umursamıyorum. Open Subtitles ،إذا غادرنا غدا لا أمانع أن تعرف إني .سأفكر بكَ
    Ne düşündüğünü umursamıyorum. Lütfen eve git. Open Subtitles لا آبه فيما تظنه طالما أنك ستعود إلى الوطن.
    Geçmişini umursamıyorum, sadece şimdiyi önemsiyorum. Open Subtitles إنّي حقاً لستُ أحفل بالماضي، إنّما بالحاضر فحسب.
    Uçaktaki başka hiç kimseyi umursamıyorum. Open Subtitles لا يهمّني أحد آخر من الركّاب
    Bak, duygularını hiç mi hiç umursamıyorum. Open Subtitles أقصد أنا لا تهمني مشاعرك.
    Ama ben renginizin kırmızı veya bronzlaşmış veya Çinli olduğunu umursamıyorum. Open Subtitles لكني لا أبالي إن كانت جلودكم حمراء أو سمراء أو صينية.
    Ama ben doğru ya da yanlışı umursamıyorum. Open Subtitles لكنني لاأهتم بالصواب والخطأ.
    - Evime zorla girdin. - Evet, seni umursamıyorum. Open Subtitles لقد اقتحمتى منزلى للتو حسنا.أنا لا أبالى بك
    Her neyse, dostum. Sakat, engelli... umursamıyorum! Open Subtitles مهما يكن يا رجل، مشلول، مقعد لا اكترث يا رجل
    Artık kimin bizi göreceğini umursamıyorum. Open Subtitles إنني لا أهتمُ بمن يرانا بعد الآن.
    Artık umursamıyorum. Open Subtitles في حين يحترق منزل أمك في الحقيقة لقد تخطيت هذه المرحلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more