Fırlama Öncüler'in koçu Ustura hâlâ bozucu olarak Ezergeçer Simpson'ı kullanıyor. | Open Subtitles | مدرّب "الكشافات المندفعات" (ريزر). ما زال ملتصقاً بـ(سماشلي سيمبسون) كمحرزة نقاط. |
Ustura Magee'nin Fırlama Öncüler'i üç yıldır sonunculukla yetiniyorlar. | Open Subtitles | مدرّب "الكشافات المندفعات" (ريزر ماغي) قد أتى في المرحلة الأخيرة لثلاث سنوات متتالية. |
Hiç vurmadınız, tekme atmadınız, sopa veya Ustura kullanmadınız mı? | Open Subtitles | لم تقم بالضرب ، الركل أو أستخدام هرواة أو شفرة حلاقة ؟ |
Detektifler, evin altında eski bir Ustura bulmuşlar. | Open Subtitles | المخبرون في المشهد وجدوا شفرة حلاقة قديمة تحت البيت. |
Meşin bağın kesilmiş olduğunu söyledi, belki bir Ustura ile. | Open Subtitles | قالت ان الشريط اللاصق قد تم قطعه ربما بواسطة موس |
böyle günlerde bu bıçağı bir Ustura kadar keskin tutmayı. | Open Subtitles | أن أبقي هذه السكين حادة كشفرة الحلاقة ليوم مثل هذا |
Gördünüz, Ustura'nın taktikleri harbiden tuttu. | Open Subtitles | تعلمن, خطة اللعب الخاصة بـ(ريزر) نجحت حقيقةً. |
Ustura diğer takımın koçluğunu mu üstlendi yoksa benim kafam mı iyi? | Open Subtitles | أدرّب (ريزر) الفريق الآخر للتو أم أنني أسأت الفهم؟ |
Bu, Ustura'ya has bir hareket olmalı. | Open Subtitles | يجب أن تكون مِن كتاب (ريزر) الخاص بخطط اللعب. |
Koç Ustura, öndeki gruba doğru ilerlerken izlediğiniz Acımasız'ı oyun bozucu pozisyonunda piste sürdü. | Open Subtitles | المدرّب (ريزر) يرمي بـ(روثلس) في محل إحراز النقاط وكما تشق طريقها خلال المدافعات. |
Kaybedecek bir şeyi olmayan Ustura gecenin son oyunu için bir çaylağı oyuna aldı. | Open Subtitles | و(ريزر) ليس لديه شيء ليخسره, رَمى بالمجنّدة الجديدة... في آخر دورة في أول مباراةٍ لها. |
İkinci yarıya başlarken Koç Ustura, eski simalardan, buzda kızgın bir boğa gibi kayan Lanet Holly'i oyun bozucu olarak sahaya alıyor. | Open Subtitles | سيأتي منتصف الوقت والكون البديل. المدرّب (ريزر) وضع متزلجة رشيقة (بلودي هولي) في موقع محرزة النقاط. التي تنطلق بشراسة وسط المدافعات. |
"Elimde Ustura vardı ve başına sıkıca sarılıp, boğazını kesebilirdim." | Open Subtitles | كان لدى شفرة حلاقة فى يدّى ويمكننى أن أسحبه وأحزّ حنجرته |
Güvenli evde biri ona Ustura vermiş. | Open Subtitles | شخصٌ ما دسّ له شفرة حلاقة في البيت الآمن. |
Evet. Boğulan bir adamın Ustura ağzına tutunmaya çalışması gibi bir şey. | Open Subtitles | نعم ، مثل رجل يغرق يتصيد شفرة حلاقة |
Sorun bende mi bilmiyorum ama, bizi kaçıran insanlar için çalışan ve hiç tanımadığımız birine boynuma Ustura dayatmak biraz aptalca geliyor. | Open Subtitles | لربما هذا شأني، ولكنني ما كنت لأدع رجل غريب يعمل لدى الأشخاص الذين اختطفوني يضع موس حلاقة على عنقي.. |
Ve bir hafta içinde geri dönmezsem Ustura ve deodorant getir. | Open Subtitles | وإن لم أعد في ظرف أسبوع اجلبي لي موس حلاقة ومزيل عرق |
- Ben de Ustura almıştım. Bence spreyi kullandıktan sonra güzelce saçını ve tüm vücudunu tıraş etmelisin. | Open Subtitles | حتى بعد استعماله، عنديّ موس لحلاقة جسدك بالكامل |
Bi tane Ustura almış küçük traş kutusundan parmağını kesmiş, elimi tuttu, aynısını banada yaptı. | Open Subtitles | أخذ شفرة من علبة الحلاقة ثم جرح إصبعة وبعد ذلك جرح إصبعي |
Adına Ustura diyorlar Jack, sen de alsana. Deneyim olur. | Open Subtitles | تسمى شفرات حلاقة يا (جاك)، عليك أن تتحقق من هذا |
Ustura balıkları mikroskobik ziyafeti yakalamak için en iyi noktalarda toplanırlar. | Open Subtitles | أسماك "الريزار" هذه تتجمع في أفضل بقاع لكي تلتقط طعامها من البلانكتون. |
Ustura orada duruyormuş. Bunlar onun söyledikleri. | Open Subtitles | تصادف وجود شفرة الحلاقه هناك هذا ما قالته |
Hey, babamın Ustura kullanırken ne kadar sorun yaşadığını görmelisiniz. Nihayet! | Open Subtitles | يجب أن تشاهدا كم المتاعب الغارق فيها أبى لأنه يحلق بالشفرة المستقيمة.. |
Elleriyle bir Ustura bıçağını kavradığını biliyor ama yine de onu bırakmıyor. | Open Subtitles | تعرف أنها ممسكة بشفرة الموسي و لكنها لا تتركها |
Aslında bir berbermiş. ...bir Ustura kullanmış. | Open Subtitles | كان حلاقاً بالتبادل كان يستخدم شفرة حادة |