"uydurmaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • اختلاق
        
    • أختلق
        
    • التأقلم
        
    • اتماشى
        
    • مجاراة
        
    • مجاراتك
        
    • المواكبة
        
    Sansasyonel hikayeler uydurmaya çalışan gazeteler gibi değiliz biz. Open Subtitles ..نحن لسنا أحد هذه الصحف التي تحب اختلاق القصص المثيرة, أتعلمون؟
    İyi bir mazeretinin olmadığını biliyorum bu yüzden seni kötü bir mazeret uydurmaya zorlamayacağım. Open Subtitles فلن أجبرك على اختلاق أي عذر سئ
    Ama bunları uydurmaya başladığımda neredeyse ben de inandım. Open Subtitles لكن عندما بدأت أختلق تلك الـ امور كدت ان اصدقهم
    Sen de benim raporlarımı oku. Bir şeyler uydurmaya bayılırım. Open Subtitles يجب أن تقرأ تقاريري أختلق أشياءً دائماً
    Sadece kültüre ayak uydurmaya çalışıyorum. Open Subtitles إني أحاول فحسب التأقلم مع الثقافة
    - Kan şekerim düştü. Annene ayak uydurmaya çalış da göreyim. Open Subtitles سكر الدم في انخفاض أحاول أن اتماشى مع أمك
    Sana ayak uydurmaya çalıştığım için beni suçlayamazsın. Open Subtitles يمكنك بالكاد لومي بمجاولة مجاراة أمثالك.
    Sana ayak uydurmaya çalışacaktır. Öyle bir kız kendisi. Open Subtitles إنها ستحاول مجاراتك لأنها من ذلك النوع من الفتيات
    ♪ Ayak uydurmaya çalışıyorum sana ♪ Ama bilmiyorum yapabilir miyim. Open Subtitles ♪ أحاول المواكبة لأجلك ♪ وأنا لا أعرف ما إذا كنت أستطيع فعلها
    Ardından oğlum için peri masalları uydurmaya başladım. Open Subtitles ثم بدأت اختلاق حكايات خرافية لإبني
    Onun için bir tür sehitlik uydurmaya çalisma. Open Subtitles لا تحاول اختلاق نوع من الشهادة لها
    Onun için bir tür şehitlik uydurmaya çalışma. Open Subtitles لا تحاول اختلاق نوع من الشهادة لها
    Bahane uydurmaya çalıştığımı düşünüyorsun. Open Subtitles رفضي للنظريات, تعتقدين أنني أختلق عذراً
    Yaptığım şeyler için bahane uydurmaya çalışmıyorum. Open Subtitles أنا لا أختلق أعذار لنفسي
    Kibar ol, Nathan. Ayak uydurmaya çalışıyor. Open Subtitles (كم لطيفاً يا (نيثان إنه يحاول التأقلم مع الأهالي
    Bak şu hâline, nasıl da ayak uydurmaya çalışıyorsun. Open Subtitles -انظري لحالك، تحاولين التأقلم مع الغير
    - Ayak uydurmaya çalışıyordum. Open Subtitles - لقد كنت احاول ان اتماشى معكم
    Ayak uydurmaya çalışırım. Open Subtitles سأحاول مجاراة خطوتك
    Ben sadece ayak uydurmaya çalışıyordum. Open Subtitles كنت أحاول مجاراتك
    Hayır, ben harika değilim. Sadece ayak uydurmaya çalışıyorum. Open Subtitles -كنت أحاول المواكبة فقط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more