Hayır, uyuşturucu değil. Yalnızca farklı türdeki bir kargo. | Open Subtitles | لا,ليست مخدرات ولكن خط آخر مختلف من الشحن |
uyuşturucu değil. Ailem adamı tanıyor. | Open Subtitles | إنها ليست مخدرات يعرف أبواي الرجل |
Tek bir sorun var. O uyuşturucu değil vampir kanı. | Open Subtitles | المشكلة الوحدية انها ليست مخدرات |
Ne satın aldıklarını bilmiyor ama uyuşturucu değil, insanmış! | Open Subtitles | انه كان يجهل ماذا يشترون.ولكن ليس المخدرات اشخاص |
Genç anneleri etkilemek senin kötü alışkanlığın, uyuşturucu değil. | Open Subtitles | وامض على الأمهات الشابات وبالعكس ، وليس المخدرات. |
O uyuşturucu değil. Dört dörtlük bir sertleştirme hapı. | Open Subtitles | هذا ليس مخدر هذه تجعلك تمارس الجنس بقوه لاربع ساعات متواصله |
Hayır, bu uyuşturucu değil. | Open Subtitles | لا, إنها ليست مخدرات بل ملابس داخليه |
Bu uyuşturucu değil, satranç. | Open Subtitles | أنها ليست مخدرات, أنها الشطرنج |
- uyuşturucu değil. - Bay Hubble... | Open Subtitles | أنها ليست مخدرات |
Bu uyuşturucu değil. | Open Subtitles | هذه ليست مخدرات.. هذا |
Hanımlar, bunlar uyuşturucu değil. | Open Subtitles | سيداتي هذه ليست مخدرات |
Söyledim sana uyuşturucu değil. | Open Subtitles | أخبرتك أنها ليست مخدرات |
Bunlar uyuşturucu değil. | Open Subtitles | هذه ليست مخدرات. |
Tamam, uyuşturucu değil. | Open Subtitles | حسناً ، ليست مخدرات. |
- uyuşturucu değil. Bir nevi bitki. | Open Subtitles | - انها ليست مخدرات انها زهره |
- uyuşturucu değil. | Open Subtitles | -إنّها ليست مخدرات |
- Hayır, uyuşturucu değil. | Open Subtitles | -كلا ليست مخدرات |
- uyuşturucu değil. | Open Subtitles | ليست مخدرات |
Sony PSP, Çin yemeği ticareti falan yapıyorum ben, uyuşturucu değil. | Open Subtitles | أهرب ألعاب الفيديو و الشعيرية و ليس المخدرات |
Hayır uyuşturucu değil. | Open Subtitles | لا ليس المخدرات |
Ben silah satarım uyuşturucu değil. İşini çeşitlendir. | Open Subtitles | انا اتاجر بالسلاح وليس المخدرات |
Nargile illegal bir uyuşturucu değil Michael. | Open Subtitles | (الحقة ليس مخدر غير شرعي يا (مايكل بل غير شرعي |