Gözlerin açıkken rüya görmeyi öğrenirsen, bunu yapmak için uyumana gerek kalmaz. | Open Subtitles | تعلم كيف تحلم وعيناك مفتوحتان وعندها لن تكون فى حاجة إلى النوم |
Kazandığın bazı davalar gece uyumana yardım eder, bazıları da seni uyutmaz. | Open Subtitles | هنالك بعض القضايا التي تكسبينها تساعدكِ على النوم وأخرى تصيبك بالأرق .. |
Sana sıcak su şişesi getireyim. uyumana yardımcı olur. | Open Subtitles | سأحضر لك زجاجة ماء ساخن ستساعدك على النوم |
Bak, geceleri uyumana yardım edecekse şey her ne ise umarım bulursun. | Open Subtitles | , أنظر مهما أن كان يساعدك أخيراً للنوم بالليل فأتمنى أن تجده |
Sen uyumana devam et. Senin sarışın bir arkadaş bekliyor. | Open Subtitles | عد للنوم فتاتك الشقراء لديها صديق بانتظارها |
Korkarım ki burada uyumana izin veremem. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع أن أترككِ تنامين هنا |
Sütümüz güzel ve sıcak, hem gece rahat uyumana yardım eder. | Open Subtitles | إنّه لذيذٌ دافئ، وسيساعدك بالنوم الليلة. |
işte,sana biraz süt aldım . uyumana yardım eder. | Open Subtitles | لقد احضرت لك بعض الحليب الساخن سوف يساعدك على النوم |
uyumana yardimci olacaktir. | Open Subtitles | انه سيساعدك على النوم وانت تحتاج إلى النوم، إرني |
Sanırım seni uyumana izin versem daha iyi olur. | Open Subtitles | اعتقدت أنك تعتذر وتصورت أن هذا لمساعدتك على النوم |
Sana verdiğim ilaç uyumana yardım edecek. | Open Subtitles | الجرعه التى أعطيتها لكِ ستساعدك على النوم |
Neden biraz hap almıyorsun... bunlar uyumana yardımcı olur... bu konu hakkında sabah konuşuruz. | Open Subtitles | لماذا لا أحضر لك بعض الكبسولات ستساعدك علي النوم وسنتحدث عن هذا في الصباح |
Bir kaşığı seni sakinleştirir. İki kaşığı uyumana yardımcı olur. | Open Subtitles | ملعقة واحدة تُهدئكِ ملعقتان تُساعدانِكِ على النوم |
Biri, kasabadaki sayısız yeni dostlarını ağırlaman için... diğeri de uyumak için... tabii eğer vicdanın uyumana izin verirse. | Open Subtitles | واحدة لتسلية أصدقائك الكثيرين الجدد فى البلدة وواحدة للنوم إذا تركك ضميرك تنام |
Ben sütü ve kurabiyeleri hallederim. Sen rahat ol ve uyumana bak. | Open Subtitles | سأهتم بأمر الحليب والكعك أنا فقط استريحي واخلدي للنوم |
Pekala, haydi sen uyumana devam et, ben de onları kovalayayım, olur mu? | Open Subtitles | حسناً، جيد، عودى للنوم وسأطردهم بعيداً، حسناً؟ |
- uyumana bak. Ben iyiyim. - Hayır, değilsin. | Open Subtitles | ــ فقط إذهب للنوم أنا بخير ــ لا أنت لست بخير |
5 gramlıktan iki taneyi biraz alkolle birlikte al bu senin uyumana yardımı olacaktır, tamam mı? | Open Subtitles | ولو هم خمس اقراص تناولي قرصان تناوليهم مع بعض من الخمر وإذهبي للنوم, حسنآ؟ |
Sadece bu gece yalnız başına uyumana izin veremeyiz. | Open Subtitles | هذا من أجل الليلة فقط ، لا يمكن أن ندعك تنامين لوحدك. |
Ayinler arasında ne kadar uyumana izin veriyorlar? | Open Subtitles | كم هي الدقائق التي تنام فيها ؟ هل يسمحون لك بالنوم بين الصلوات ؟ |
uyumana devam et. Artık güvendesin. Tamam. | Open Subtitles | ـ حسنا عد إلى نومك ثانية ـ شكرا جزيلا لك يا رجل |
Günaydın şekerim. Biraz daha uyumana müsade ettim ama artık kalkmalısın. | Open Subtitles | صباح الخير عزيزي، تركتك لتنام لكن يجب عليك الاستيقاظ |
Kıçıma yapışmış olsaydın bile odamda uyumana izin vermezdim. | Open Subtitles | أنالن أَتْركَك تَنَامُ في غرفتِي حتي ولو كنت تنمو علي مؤخرتي |
Sen uyumana bak. Ben de bebekle konuşayım. | Open Subtitles | حسنا نامي انتي سأتحدث مع الطفل مباشرة |
Tatlım, bunlardan birtane al uçakta uyumana yardımcı olur. | Open Subtitles | خذ يا حبيبى , واحدة من هؤلاء سيجعلونك تنام مرتاحا ً فى الطائرة |
Bir şey değil. Senin divanda uyumana gönlüm razı olmadı. | Open Subtitles | العفو، لم يكن علي أن أدعِك تنامي على الأريكة بالأمس |