Orospu çocuğuyla uzlaşmak çok zor, ama anlaşmadan memnunum. - Şerefe. | Open Subtitles | انهم سفلة يصعب التفاوض معهم لكنها كانت صفقة جيدة |
Tam olarak anlamanızı istediğim, bu insanların uzlaşmak istemedikleridir. | Open Subtitles | ما أريدك أن تفهمه تماماً هو أنّ هؤلاء الناس، لا يريدون التفاوض. |
Bu savaşta, uzlaşmak da, teslim olmak da yok. Aynen öyle... Bu yüzden... | Open Subtitles | في حربٍ كهذه, ليس هناك شيء كالإستسلام و التفاوض |
O ve avukatı, uzlaşmak için ikimizle de görüşmek istiyor. | Open Subtitles | هي ومحاميتها تريد ان تلتقي معنا للكلام عن التسوية |
uzlaşmak istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يريدون التسوية |
En sonunda, uzlaşmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | في النهاية, تم إجباري على حل وسط. |
Bazen uzlaşmak, savaşmaktan daha çok güç gerektirir. | Open Subtitles | أحياناً، يتطلب صنع السلام مجهوداً أكبر من ذلك الذي يتطلبهُ إشعال العداوة. |
Başkan sadece daha yüksek bir bedele uzlaşmak istiyor, hepsi bu. | Open Subtitles | بل يحاول الرئيس التفاوض على تسوية أفضل هذا كل ما في الأمر |
uzlaşmak istedikleri anlamına geliyor. Oğlunuz değerli olduğu sürece ona zarar vermeyeceklerdir. | Open Subtitles | ذلك يعني أنّهم يودون التفاوض لن يؤذوا إبنكَ طالما يسوى شيئاً |
Dünya Shinobi'leri ile uzlaşmak için hala çok geç değil. | Open Subtitles | لم يتأخر الوقت بعد على التفاوض مع شينوبي الأرض. |
Akıl sorunları olan biriyle uzlaşmak istediğinden emin misin? | Open Subtitles | أتودين حقاً التفاوض مع شخص لديه مشاكل عقلية واضحة؟ |
İlk ziyareti konusunda uzlaşmak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريدون التفاوض عن أول زيارة له؟ |
- Evet. Ama uzlaşmak istiyorum. | Open Subtitles | هذا صحيح ولكنني أريد التفاوض |
uzlaşmak. | Open Subtitles | هو التفاوض. |
uzlaşmak önemlidir. | Open Subtitles | التسوية امر هام |
Hiç işin ortasını bulmak yok. Hiç uzlaşmak yok. | Open Subtitles | ليس هناك من أخذ وعطى وليس من حل وسط |
Savaştan önce uzlaşmak için çaba gösterilmelidir. | Open Subtitles | على المرء أن يحاول حل وسط قبل القتال |
Bazen uzlaşmak, savaşmaktan daha çok güç gerektirir. | Open Subtitles | بأن صنع السلام يتطلب جهداً أكبر من ذلك الذي يتطلبهُ إشعالُ العداوة. |