"uzun bir yolculuk" - Translation from Turkish to Arabic

    • إنها رحلة طويلة
        
    • انها رحلة طويلة
        
    • كانت رحلة طويلة
        
    • قطعت درباً طويلاً لكي
        
    • أن رحلة طويلة
        
    • من رحلة طويلة
        
    • إرتحلنا من أراضي
        
    • إنّها رحلة طويلة
        
    • الرحلة الطويلة
        
    • برحلة طويلة
        
    • ستكون رحلة طويلة
        
    • رحله طويله
        
    Ayrıca Uzun bir yolculuk olacak ve yalnızlaşabilirim. Open Subtitles بالإضافة إلى إنها رحلة طويلة و ربما أكون وحيداً
    Ayrıntıları yolda anlatırım. Uzun bir yolculuk alacak. Open Subtitles سأخبرك بالتفاصيل في الطريق إنها رحلة طويلة
    Bunun için bana teşekkür edeceksin. Uzun bir yolculuk olacak, ve emin ol acıkacağız. Open Subtitles اشكروني لاحقاً انها رحلة طويلة وهذا القندس يجوع سريعاً
    - Uzun bir yolculuk ve küçük bir zaferdi, Majesteleri. Open Subtitles ؟ لقد كانت رحلة طويلة ياصاحب الفخامة, وآلت ببعض النتائج
    Daha aşikar seçimden kaçınarak Uzun bir yolculuk yaptın. Open Subtitles لقد قطعت درباً طويلاً لكي تتجنب, الخيار الأكثر وضوحاً
    Tam güçte Uzun bir yolculuk söz konusu olamaz. Open Subtitles أين أن رحلة طويلة بكل قوتها أمر مستبعد
    Bu Uzun bir yolculuk, dostum. Ama sonunda değecek. Open Subtitles إنها رحلة طويلة يا صديقي إنها تستحق ذلك في النهاية
    Uzun bir yolculuk olacak, acıkabileceğimizi düşündüm. Open Subtitles إنها رحلة طويلة بالسيارة، لذا نحتاج لطعام.
    Sıkışmak ister misin bilmiyorum. Uzun bir yolculuk. Open Subtitles لا أعرف لماذا تريد أن تنزنق إنها رحلة طويلة
    Bu yorgun yavrular için Uzun bir yolculuk. Open Subtitles إنها رحلة طويلة على الأشبال المنهَكة
    Uzun bir yolculuk olacak. Ailene ne diyeceksin? Open Subtitles انها رحلة طويلة ماذا ستخبرك عائلتك به؟
    Uzun bir yolculuk olacak. Ailene ne diyeceksin? Open Subtitles انها رحلة طويلة ماذا ستخبرك عائلتك به؟
    Evet General, New Liberty'den Uzun bir yolculuk oldu. Open Subtitles حسنا، جنرال، لقد كانت رحلة طويلة من عصر الحرية
    Daha aşikar seçimden kaçınarak Uzun bir yolculuk yaptın. Open Subtitles لقد قطعت درباً طويلاً لكي تتجنب, الخيار الأكثر وضوحاً
    Tam güçte Uzun bir yolculuk söz konusu olamaz. Open Subtitles أين أن رحلة طويلة بكل قوتها أمر مستبعد
    Buraya Baltimore a kadar Uzun bir yolculuk yapmış. Open Subtitles انها تأتي من رحلة طويلة الى هنا
    Bizler uzaklardaki Bonnie Kabilesinden Uzun bir yolculuk yaptık. Open Subtitles لقد إرتحلنا من أراضي عشيرة (بوني) البعيدة
    Önemli değil. Uzun bir yolculuk olacak. Open Subtitles لاتقلق، إنّها رحلة طويلة.
    Böylesine Uzun bir yolculuk en azından bir jenerasyonun tüm hayatını uzayda geçirmesi anlamına gelir. Open Subtitles مثل هذه الرحلة الطويلة تعني أن جيل كامل .. من البشر على الأقل سيضطر أن يعيش حياته . كلها فى الفضاء
    Uzun bir yolculuk sırasında, arabayla geceleyin ormana girmişler. Open Subtitles و يقودون سيارتهم في الغابة في الليل، برحلة طويلة
    Geri dönmek çok uzun sürecek. Kesinlikle Uzun bir yolculuk. Open Subtitles لن أعود أبداً ستكون رحلة طويلة
    Evet, ama bu bazılarımız için çok daha Uzun bir yolculuk olacak. Open Subtitles أجل , ولكن ستكون رحله طويله للبعض منا ستعدين لعمرك الحقيقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more