| vücudum bana hiç ihanet etmedi ve hiçbir zaman yanlış değildi. | TED | لم يخنّي جسدي على الإطلاق، ولم يكن جسدي خطأً على الإطلاق. |
| Seni kafamdan çıkarabilirim, ama vücudum senin için yanıp tutuşuyor. | Open Subtitles | أستطيع التوقف عن التفكير فيكي ولكن جسدي يصرخ من أجلك |
| Dediğim şey, vücudum bebek istediğimi düşünmemi sağlıyor. Ama vücudum benim patronum değil. | Open Subtitles | لا، في الحقيقة قلت أن جسدي يحاول أن يجعلني أفكر بأن أحظى بطفل |
| O silahı sana yönelttikleri zaman bütün vücudum şok oldu. | Open Subtitles | جسمي كان في حالة صدمة عندما وجهوا ذلك المسدس عليك |
| Bugüne kadar aldığım floresans ışıklar yüzünden tüm vücudum şoka girebilir. | Open Subtitles | بالرغم قد يصاب جسمي بصدمة أنه لا يتعرّض إلاّ لضوء المصابيح |
| Ama vücudum tahrip olmuştu. Bana yakın olanlar bundan habersizdi. | TED | ولكن جسدى كان قد تدمر، وأولئك المقربون منى، كانوا غافلين تماماً. |
| Kafam bana bir sey, vücudum baska bir sey söylüyor benim asil sorunum kendisini fiziksel bir bozukluk olarak gösteriyor... | Open Subtitles | رأسي يأمرني بشيء ما جسدي يأمرني بشيء آخر حالتي القيّمة تتجلى على وجه الدقة كما لو كانت عطل جسدي في.. |
| 13 üme girdiğimde, vücudum değişti, ve bu üveybabamın dikkatini çekmişti. | Open Subtitles | عندما أصبحت في 13 تغير جسدي وبدأ زوج أمي يلاحظ ذلك |
| vücudum tıpkı özgüvenim gibi eleştirildi, manipüle edildi ve beni anlamayan insanlarca kontrol edildi. | TED | تم اختيار جسدي على حدة مثلما حدث بثقتي، كما وقع التلاعب والتحكم به من قبل الذين لا يفهمونه. |
| Sonra fark ettim ki vücudum savaşın insanlara yaptıklarının en iyi örneğiydi. | TED | ومن ثم أدركت أن جسدي كان، بأكثر من طريقة، نموذج حي لما يمكن للحرب فعله بأي شخص. |
| vücudum onun için bir tuval gibiydi ve parmağını yüzümden aşağı öyle yavaş indirirdi ki hareket ettiğini bile hissetmezdim. | TED | كان جسدي مثل لوحة زيتية بالنسبة لها، وتقوم بتمرير طرف اصبعها إلى أسفل وجهي ببطء شديد ل يمكنني الاحساس به يتحرّك. |
| Kendime gelmiştim, fakat vücudum karşı koyamayacak kadar bitkindi ve acı kör ediciydi. | TED | أفاق عقلي، لكن جسدي كان لا يزال أضعف من أن يقاوم، وكان الألم شديدًا. |
| İşimde, bazen vücudum gürler, çok öfkeliyimdir. | TED | في عملي، في بعض الأحيان أشعر بغيظ خانق، ويرتعد جسدي. |
| Benim vücudum da fikirlerin bir araya gelmesinden oluştu, Deri hücreleri fikri, beyin hücreleri fikri ve karaciğer hücreleri fikri gibi, | TED | إن جسدي هو نتاج مجموعة من الأفكار أيضاً , فكرة خلايا الجلد , فكرة خلايا العقل , فكرة خلايا الكبد . |
| Ama sanırım tükenmiş vücudum hareketlerimi yavaşlatıyor. | Open Subtitles | أظن أن جسدي الواهن يعيق حركتي ويبطء عملي |
| Vücuttan bahsetmişken, neden benim vücudum sizinkinden daha fazla tamir istiyor. | Open Subtitles | بينما نحن في موضوع الأجسام لماذا جسمي صيانته أعلى بكثير منكم؟ |
| vücudum değişim geçiriyor olabilir, fakat ruhumda bir sorun yok. | Open Subtitles | جسمي قد يكون به عائق لكن لا خطب في الروح |
| vücudum neredeyse sigiyor Ama büyük Cornwall'li kafam için hiç yer yok. | Open Subtitles | جسمي يتلائم معه, لكن بالكاد فوق ليس هناك حيز لرأسي الدائري الكبير |
| Güzelliğim, zekam, bikiniye hazır vücudum, beni kolay bir hedef yapıyordu. | Open Subtitles | جمالي , ذكائي وشكل جسمي في البكيني جعل منِّي هدفاً سهلاً |
| Forma girmeliyim. Fazla oturmaktan vücudum bozuldu. | Open Subtitles | لقد اصبحت كا الشبح كثرة الجلوس افسدت جسدى. |
| Kısacası, vücudum yaralanırsa düşmanımın vücuduna girebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أفكك جسدي و بعدها أدخل في جسم العدو |
| Lakin gıdanın, kuru, dökülen parçasını elime alır almaz vücudum adeta mevcut olmaktan vazgeçti. | Open Subtitles | لكن برغم انى لمست الشبكه الملساء لكن كان جسمى غير موجود |
| Kaleye koşuyordum. Dizim bir tarafa, vücudum öbür tarafa gitti. | Open Subtitles | إنزلقت على طبق في البيت، ركبتي كانت في جهة وجسدي في جهة أخرى |
| Onun gibi sıska bir vücudum olmaması şişman olduğum anlamına gelmez! | Open Subtitles | لمجرد أنني لا أمتلك جسداً نحيف المؤخرة لا يعني أنني بدينة |
| Şimdi beni dinle, vücudum bana aittir ve ondan utanmam. | Open Subtitles | والآن اسمع , أنا أمتلك حرية التصرف بجسدي و لا أشعر بالخجل من ذلك |
| Yeni vücudum bana sonsuz güç veriyor. | Open Subtitles | فجسدي الجديد يعطيني قوة غير محدودة |
| Eskiden yaptıklarımı yapmaya çalışıyorum, ama vücudum aynı fikirde değil. | Open Subtitles | انني استمر بمحاولة فعل الاشياء التي تعودت على فعلها سابقاً وجسمي يقول لي بأني لااستطيع |