Sen ahıra girdikten sonra sanki hiç var olmamış gibi ortadan kayboldu. | Open Subtitles | . بعدما دخلت الي الحظيرة . إختفت , كأنها لم تكن موجودة |
Kayıp kişilerin hiçbirine uymuyor. Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | لا يوجد تطابق لشخص مفقود و كأنها لم تكن موجودة قط |
Kate hayatı boyunca onlarla birlikte yaşamış, ama o hiç var olmamış gibi davranıyorlar. | Open Subtitles | لقد قضت مُعظم حياتها مع هؤلاء الناس، وأصبح الأمر كأنّها لمْ تكن موجودة قط. |
Olumsuz. Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | يبدو الأمر كما لو لم يكن موجودا. |
Bu yüzden de o hiç, var olmamış gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | لذاتظاهرتِأنهاغير موجودة، إنها لمّ يكن لها وجود قطّ. |
Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | كأنه لم يكن هناك على الإطلاق. |
Hayatın karmaşa halinde ve bu sayede sanki o hiç var olmamış gibi davranabiliyorsun. | Open Subtitles | أنت تدعى كل هذه الفوضي وكأنها لم تكن موجودة |
Geri döndüğünden beri çok iyi davranıyor ama Jenna'yı kör eden Alison hiç var olmamış gibi davranamayız. | Open Subtitles | لقد كان سلوكها أفضل ما يكون منذ أن عادت ,لكن لا يمكننا التظاهر أن آليسون التي أعمت جينا لم تكن موجودة. |
Sadece üzerine küçük işaretler koyabileceği bir parça kâğıda ihtiyacı var, ve bunu yaparken, daha önce bu belirli birleşimde var olmamış sesleri hayal edebiliyor. | TED | كل ما يحتاجه هو ورقة يستطيع أن يكتب عليها بعض العلامات وبينما يفعل ذلك، بإمكانه تخيل الأصوات التي لم تكن موجودة من قبل في هذا الترتيب |
- Caitlin tarif ettiği bina, var olmamış bile. | Open Subtitles | البناية التي وصفها لم تكن موجودة حتى |
Bazen hiç var olmamış gibi geliyor. | Open Subtitles | أحياناً كما أنها لم تكن موجودة ابداً |
Ona dair hiçbir kayıt yok. Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | لا أثر لها وكأنّها لمْ تكن موجودة قطّ |
Hayatım boyunca hiç var olmamış bir Laura Lang' e benzemeye çalıştım. | Open Subtitles | أشعر أنني قضيت حياتي بأكملها أحاول أن أكون مثل (لورا لانغ) التي لم تكن موجودة |
Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | كما لو أنها لم تكن موجودة |
Laverne arkadaşımızdı ama herkes o hiç var olmamış gibi dolaşıyor. | Open Subtitles | كانت (لافيرن) صديقتنا يمشي الناس وكأنها لم تكن موجودة |
Hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | كما لو أنها لم تكن موجودة. |
var olmamış gibi. | Open Subtitles | وكأنها لم تكن موجودة |
Yani resmi olarak bu adam Hiç var olmamış. | Open Subtitles | لذا، رسميا، أظن بأن الرجل لم يكن موجودا |
Hiçbir belge bırakmamış. Hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | لم يترك أي أثر ورقي وكأنه لم يكن موجودا |
Lillie babandan hiç bahsetmiyor, sanırsın ki hiç var olmamış. | Open Subtitles | لا تذكر "ليلي" والدك على الإطلاق، كأنه لم يكن موجودا أبدا. |
Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | كأنه لم يكن لها وجود |
Sanki hiç var olmamış gibi. | Open Subtitles | كأنه لم يكن هناك على الإطلاق. |