"ve öfke" - Translation from Turkish to Arabic

    • و الغضب
        
    • والغضب
        
    • وغضب
        
    • والكراهيه
        
    • الغضب والألم
        
    Ben acı ve öfke hissedebiliyorum... Öfke bir sürü. Open Subtitles .. أنا أستشعر بالألم و الغضب الكثير من الغضب
    Onları böyle bir sebepten kaybetmek kıskançlık ve öfke yüzünden--- Open Subtitles افقدهم علي هذا النحو؟ بسبب الغيرة و الغضب.
    Kendimizi ülkece korku ve öfke siyasetine teslim ettik. Open Subtitles ‫نحن في هذا البلد تركنا أنفسنا لتأسرنا سياسات الخوف و الغضب
    Ruhlar dünyasına son zamanlarda gelen insanlar buraya karanlık ve öfke getirdiler Open Subtitles الأشخاص الذين قدموا إلى عالم الأرواح مؤخرا , قد جلبوا الظلام والغضب
    Acıklı ve öfke dolu anlar yaşanırken MMD elçileri zor bela Open Subtitles بين مشاهدٍ من الحزن والغضب كان هنالك فارقٌ ضئيل في الأصوات
    Kalplerimizde acı ve öfke, bu rezil dönemin utancı hayatlarımızı riske atmak için yeterli. Open Subtitles ما تعانيه نفوسنا من هم وغضب وفساد الزمان الأعظم لَأسباب كافية لنخاطر بأعمارنا
    Kafasında, yeni yeni görmeye başladığım bir karmaşa ve öfke var. Open Subtitles وابني الآخر... هنالك حيرة وغضب في داخله والذي بدأت لتويّ بملاحظته
    Korku ve öfke yön değiştirdi. Open Subtitles الخوف والكراهيه غيرا أهدافهما
    Sadece acı ve öfke yok. İyilik de var, bunu hissettim. Open Subtitles ليس الغضب والألم فحسب ولكن هناك الخير أيضاً..
    Her şeyi Keder ve öfke dolu bir adamın iddialarına bağlamak doğru mu? Open Subtitles رهنت كل كل شيءٍ على رجلٍ مخبول يشعر بالحزن و الغضب
    Sadece, onu şehvet ve öfke çığlıklarıyla selamlayan bir kalabalık vardı. Open Subtitles ...فقط الجماهير سيكون هناك لتشجيعه ...بصيحات القوة و الغضب
    Biz bu Şeytanlara Korku, Kin ve öfke diyoruz. Open Subtitles نطلق عليها الخوف و الكراهية و الغضب
    Biz bu Şeytanlara; Korku, Kin ve öfke diyoruz. Open Subtitles نطلق عليها الخوف و الكراهية و الغضب
    Funk'ın ruh ve öfke ile alakalı olduğunu söylediniz. Open Subtitles لقد قلت أن الفنك عبارة عن الروح و الغضب
    Karmaşa ve öfke döneminde, Open Subtitles في الفترة التي تلحق الارتباك و الغضب,
    Korku ve öfke politikası bizi bunlar sanki başkasının derdiymiş gibi inandırdı. TED فسياسة الخوف والغضب جعلتنا نعتقد بأن تلك المشاكل لا تعنينا.
    Aklım karışmış, içimi bir yılgınlık ve öfke kaplamıştı ve birşeyleri yanlış anladığımı düşünmeye başlamıştım. TED لذا شعرت بالتشويش .. والاحباط .. والغضب كما لو أنني اسأت فهم شيئ هنا
    Gürültü ve öfke dolu, hiçbir şey ifade etmeyen. Open Subtitles مليئة بالصخبة والغضب مما يدل على .. لا شيء
    Acı ve öfke görüyorum. Hala devam etmek istiyor musun? Open Subtitles أنا أحس بألم وغضب ، مازلت حاد الطباع؟
    Acı ve öfke dolu bir yerden söylüyorsun şarkını. Open Subtitles وأنتم تغنين من مكان ما فيه ألم وغضب
    Ne demek istiyorsun? Gerilim ve öfke kokusu alıyorum. Open Subtitles أشعر بوجود توتر وغضب
    Nefret ve öfke doluyduk. Open Subtitles كان يملؤنا الغضب والكراهيه
    Sadece acı ve öfke değil. Open Subtitles هناك ما هو أكثر من الغضب والألم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more