"ve ölümü" - Translation from Turkish to Arabic

    • والموت
        
    • وموت
        
    • وموته
        
    Fakat onlar seni ihanete sürükleyecek acı ve ölümü tadacaksın. Open Subtitles لكنها ستقودك ايضا للخيانة وللمعاناه والموت
    Bilirsin, durmaksızın aşk arayışındaydı, ve bulduğu şey; etrafındaki insanların hastalığı ve ölümü oldu. Open Subtitles فكما تعلم، لقد نشدت دوماً الحب. وجلُ ما وجدته كانا المرض والموت لجميع من من كانت قريبة منهم أبداً.
    Her zaman ailem ve ölümü düşünmeye başladım. Open Subtitles الأمر أنني بدأت أفكر بالأمر طوال الوقت عائلتي والموت
    Kaderi birçok insanın yaşamı ve ölümü konusunda belirleyici olacaktı. Open Subtitles مصيره سيكون حاسم للعديد من حياة وموت الناس
    Matthew'la evliliğimde şu anda. Çünkü Aaron'ın yaşamı, sevgisi ve ölümü, beni Matthew'ın evlenmek istediği insana dönüştürdü. TED انه موجود في زواجي من ماثيو، لأن حياة أرون ومحبته وموته جعلوا مني الشخص الذي رَغب ماثيو الزواج به.
    O da diğerleri gibi kadın peşinde koşan, zengin, kronik alkol bağımlısı, gençliği hiç bitmesin isteyen... ve ölümü frengiden olacak tiplerden biri işte Open Subtitles انهُ فقط مُغازل اخر من هؤلاء الأثرياء ملعونين بإدمان الكحول المُزمن، والمراهقة الدائمة والموت بمرض الزهري
    Cadılar tarafından, büyük ayini tamamlamak ve ölümü dünyanın üzerine salıvermek için kullanılan efsanevi nesne. Open Subtitles نعم. ومن هو كائن أسطوري سحري يستخدمها السحرة لإكمال الطقوس الخاصة بهم الكبير والموت فضفاضة على العالم.
    Son zamanlarda Tanrı'yı ve ölümü çok düşünüyorum. Open Subtitles لقد فكّرت كثيراً مؤخراً حول الله والموت
    Ben bir yahudiyim. Yemek ve ölümü bilirim. Open Subtitles أنا يهودية أنا أعرف الطعام والموت
    Yaşamı ve ölümü ellerinde tutmuş. Open Subtitles لقد أمسك بالحياة والموت بين يديه
    özgürlük ve barış, korku ve ölümü mü gerektirir? Open Subtitles والحرية والسلام تتطلب الترهيب والموت ؟
    Spazmı, komayı ve ölümü unutma. Open Subtitles لا تنسى التشجنات, الغيبوبة والموت
    Şimşek ve ölümü salıverir. Open Subtitles الإبن الشيطاني للبرق والموت بنفسه
    Sadece mağlubiyet ve ölümü hak ettiğini kabul ediyor musun? Open Subtitles وأنّك لستَ جديراً سوى بالخسارة، والموت.
    Sen kan ve ölümü sıradan bir şeymiş gibi görüyorsun. Open Subtitles . ترى الدم والموت كـ مكان مشّترك
    İsa Mesih'in doğumu, yaşamı ve ölümü hep böyle anlardan oluşur. Open Subtitles ميلاد وحياة وموت المسيح كلها ضمن تلك اللحظات.
    Erin Bruner bu davanın bilgilerini bir tıp ve antropoloji uzmanıyla paylaştı. Bu uzmanın Emily Rose'un hayatı ve ölümü ile ilgili çalışmaları bu filme esin kaynağı olmuştur. Open Subtitles تشاركت إيرين برونر بملفات القضية مع خبيرة وباحثة طبية وعالمة أجناس بشرية وكتبوا بحثاً ونشروه عن حياة وموت إيميلي روز الذي أقتبس منه هذا الفلم
    John Fitzgerald Kennedy'nin yaşamı ve ölümü bu şekildeydi. Open Subtitles "... هكذا كانت حياة وموت" "جون فيتز جيرالد كينيدي"
    Şu bir gerçek ki, bu ancak kardeşiniz gibilerin yiğitliği ve ölümü sayesinde olacak. Open Subtitles وعندما يحدث ذلك, إنها حقيقة بسيطة أن شجاعة أخوك وموته ساعد في تحقيق ذلك
    Yıldızların yaşamı ve ölümü konusunda büyüklük kuşkusuz önem arz eder. Open Subtitles حجم النجم مهم جدا في حياته وموته
    ve ölümü elektrik çarpması sonucu, efendim... Open Subtitles وموته كان بالكهرباء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more