Öyle görünüyordu ki, komşularımız ve arkadaşlarımız için Afrika, muhtlemelen sadece kendi hayallerindeki ya egzotik bir yer, hayali bir diyar ya da korku, açlık mekanıydı. | TED | فلقد بدا لجيراننا و أصدقائنا, أن أفريقيا كانت إما ذلك المكان الغريب و الأرض الخيالية التي تتواجد فقط في خيالاتهم, أو أرض الخوف, المجاعة. |
Ben işimi seviyorum ve arkadaşlarımız ve... | Open Subtitles | حسنا, أنا أحب عملي و أصدقائنا و... |
En iyi ajanlarımızdan ikisi ve arkadaşlarımız Daisy Johnson ve Jemma Simmons kaçırıldılar. | Open Subtitles | إثنان من أفضل عملاءنا و أصدقائنا (دايزي جونسون)و (جيما سيمونز) تم اختطافهم |
Evet, ailemiz ve arkadaşlarımız için gösteriler yapardık. | Open Subtitles | نعم، نحن استخدامها لتنفيذ للأسرة والأصدقاء. |
Ailelerimiz ve arkadaşlarımız ya kaçırıIdılar ya da öldürüldüler. | Open Subtitles | العائلة والأصدقاء اختُطِفوا وأزهقتْ رواحهم |
Yeni doğan sabah için gecenin sükûnu ve siperi için sağlığımız ve aşımız için sevgi ve arkadaşlarımız için Tanrı'nın gönderdiği her şey için. | Open Subtitles | "لأجل هذا الصباح الجديد وضيّه، لأجل راحة الليل ومأواه" "للصحة والطعام، للحب والأصدقاء" "لكل شيء تهبنا إيّاه عناية الله" |
Ve ailemiz ve arkadaşlarımız ile birlikte dirliğimiz adına ilerleyebilmemiz için, bu yola odaklandığımıza emin olmalıyız. | TED | ولكي نمضي قدمًا معًا، مع أسرنا وأصدقائنا ومن أجل صحتنا علينا التأكد أننا نركزُ على هذه الطريقة. |
Onlar bizim komşularımız ve arkadaşlarımız.. Hepimiz gidiyoruz. | Open Subtitles | هناك جيرانُنا وأصدقائنا ونحن جميعاً ذاهبون. |
E, ne diyorsun, sen, ben ve arkadaşlarımız bir gün çıksak ya. | Open Subtitles | أجل... إذاً، ما رأيك ؟ لو أنت، أنا وأصدقائنا نخرج معاً لاحقاً ؟ |