"ve bir gün" - Translation from Turkish to Arabic

    • ويوماً ما
        
    • و يوماً ما
        
    • ذات يوم
        
    • ويوم ما
        
    • وفي يوم
        
    • ويوما ما
        
    • ويوم واحد
        
    • وفى يوم ما
        
    • وفي احد الايام
        
    • وفي يومٍ ما
        
    • و يوما ما
        
    • في يوم ما
        
    • وفي أحد الأيام
        
    • وذات يوم
        
    • ثم في يوم
        
    Ben çocukken annem bunun benim özel amacım olduğunu ve... bir gün bu özel amacın ne olduğunu anlayacağımı söylemişti. Open Subtitles .. عندما كنت طفلاً أخبرتني أمي بأن هذا هو .. هدفي الخاص ويوماً ما سيكتشف شخص هذا الهدف
    Sana çatışma kaçınarak büyük bir sorun olduğunu düşünüyorum, Ve bir gün, bayan, bu olacak olan geri gelip eşek size can sıkıcı. Open Subtitles أعتقد أنه لديك مشكلة كبيرة بتجنب الصراع و يوماً ما يا سيدة ، سيعود و يعضك من مؤخرتك
    Mektuplarınızı dört gözle bekliyorum, Ve bir gün sizle tanışmayı da. Open Subtitles إنني أتطلّع قدمًا إلى مراسلتنا. على أمل أن نلتقي ذات يوم.
    Ve bir gün bu dokuların insan vücudunda yedek parça olarak kullanılabilmesini umuyoruz. TED ويوم ما.. نأمل بان تكون هذه الأنسجة بمثابة اعضاء بديلة لجسم الإنسان.
    Gülümseyin Ve bir gün bir ATM'de durdu. soyuldu ve... Open Subtitles وفي يوم ما توقف عند الصراف الآلي وقد تمت سرقته
    Çünkü, bilirsin, bunu yaptıysa... Ve bir gün sen aklını kaçırdıysan ve... Open Subtitles لأنه تعلم إذا كان ميتا ويوما ما أصبحت غاضبا منه
    Her gün gözlerinin içine bakmak Ve bir gün.. Open Subtitles أريد أن ننظر إلى عينيك كل يوم ويوم واحد..
    O kadından nefret ediyorsun Ve bir gün onu öldürecek kadar nefret edeceksin! Open Subtitles أنتِ تكرهين تلك المرأه وفى يوم ما ستشرعين في قتلها
    Ve bir gün, gerçek Caroline'e çok benzeyen bu kadını yolda gördüm. Open Subtitles وفي احد الايام رأيت هذه المرأة في الشارع
    Ve bir gün o kadar kaybetti ki, hayatını bahse koydu. Open Subtitles وفي يومٍ ما فقد الكثير، الأمر الذي جعلهُ يراهن على حياته.
    Ve bir gün bunun insanların icatlarını sergilemekten çok daha fazla şey ifade ettiğini göreceksin. Open Subtitles و يوما ما سوف تلاحظ بأنك تحتاج إلى أكثر من إختراع للناس
    Belki kesilecek Ve bir gün birine güzel bir mobilya olacak. Open Subtitles ربما يتم قطعه و يصبح قطعة أثاث جميلة في يوم ما
    Ve bir gün suya düşmüş cam kavanoz ile dört tane bebek kaplumbağa buldum. Open Subtitles ويوماً ما عثرت على زجاجة محطمة ومبعثرة وأربع سلاحف صغيرة
    Ve bir gün ihtiyaç duyarsak, onu yine karşımızda göreceğiz. Open Subtitles ويوماً ما عندما تتواجد الحاجة إليه سنراه ثانية
    Ben de bir pilotum Ve bir gün buradan çok uzaklara uçacağım. Open Subtitles أتعلمين, أنا طيار ويوماً ما سأطير بعيداً عن هذا المكان.
    Ben şirketi babamdan devraldım Ve bir gün devredeceğim kişi de oğlum Russell. Open Subtitles لقد اخذت هذا العمل من والدى ...و يوماً ما سأعطية الى ابنى راسل
    Ben şirketi babamdan devraldım Ve bir gün devredeceğim kişi de oğlum Russell. Open Subtitles لقد اخذتة من والدى و يوماً ما سأعطية الى ابنى راسل
    Burada hepimiz evliyiz de, Ve bir gün bu kiliseye bir tabut içinde gireceğiz. Open Subtitles وتزوجنا كلنا هنا أيضاً وسنحضر للكنيسة فى كفن ذات يوم
    ..Ve bir gün... nedenini anlayacaksın. Open Subtitles وضعت الآلهة علامة عليك ويوم ما ستعرف السبب
    Çocuk büyüdü Ve bir gün yeniden kavuştular ve sonsuza dek mutlu yaşadılar. Open Subtitles وبعدها عاد الطفل وفي يوم من الايام تم لم شملهم وعاشوا بسعادة ابدية
    Ve bir gün, benden gümüş bir bilezik alıp, onu saklamış ve "işte karıcığım, benim için bir hediye" demişti. Open Subtitles ويوما ما قام بنزع السوارة الفضية وأحتفظ بها قال:
    Ve bir gün Ranjha Heer'in evine varacak. Open Subtitles ويوم واحد رانجا سوف تصل مسكن هير ل
    Ve bir gün koç bana geldi ve dedi ki, evlat, John L. Sullivan'la tanışmaya ne dersin? Open Subtitles وفى يوم ما مدربي قال لى ماك كيف ترغب مواجهة جون سوليفان؟
    Ve bir gün Anna'dan Amsterdam'da olacağını söyleyen ve... Open Subtitles وفي احد الايام , جائتني رسالة من آنــا تقول فيها بأنها ذاهبة الى امستردام
    Ve bir gün anne olacağım, sen de baba olacaksın, arka koltukta çocuklarımız olacak. Open Subtitles وفي يومٍ ما سأكون أماً وأنت ستكون أباً و أولادنا سيكونون في المقعد الخلفي
    Hepimiz zorundayız Ve bir gün nedenini açıklayacağız. Open Subtitles يجب علينا جميعاً اللعب و يوما ما سنخبركم بالسبب
    Kötü olayların yaşandığı yerler olsa da barış ve refah tüm bölgelerde artıyor Ve bir gün tüm dünyaya yayılabilir. TED من عدد قليل من الواحات مناطق السلام تزدهر وتنمو ويمكن أن تشمل في يوم ما الكرة الأرضية.
    Ve bir gün hocam bana 25 metrelik bir havuzun diğer ucuna nefes almadan yüzmem gereken bir alıştırma verdi. TED وفي أحد الأيام طلب مني المدرب أن أقطع سباحة بركة بطول 25م دون أن آخد نفسًا.
    Ve bir gün, durup dururken, Jenny'den bir mektup geldi, Open Subtitles وذات يوم ذو سماء زرقاء صافية وصلتنى رسالة من جينى
    Ve bir gün, klüpteki arkadaşlarımdan biri beni neden pek sık göremediğini sordu, ve bende ona artık gücümüzün yetmediğini söyledim. Open Subtitles ثم في يوم بعدها، سألت إحدى صديقاتي بالنادي لماذا لم تعد تراني مؤخراً و أخبرتها أنه لم يعد بإمكاننا تحمل التكاليف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more