"ve gurur" - Translation from Turkish to Arabic

• الفخر والإجحاف
• وموضوعية
• والفخر
• و الفخر
• و الكبرياء

Evet, Aşk ve Gurur'u yeniden okuyorum, hâlâ "Kur yapmak kolaydır." diye düşünüyorum.
نعم, أعد قراءة (الفخر والإجحاف) مرة أخرى مازلت أفكر تعلمون, المغازلة سهلة

Aşk ve Gurur, çok ünlü, romantik bir hikaye olmasının yanında, acayip evliliklerin de bir geçit töreni yeri gibi.
من أجل قصة رومنسية مشهورة (الفخر والإجحاف) هو عرض للزيجات الغريبة

Şu an herkesten birer profesyonel gibi davranmalarını ve Gurur duymalarını rica ediyorum.
وأود من الجميع ان يتصرفوا بأحتراف وموضوعية

Sıradan vatandaşlar tarafından görülebilen el yapımı bir ay, korkuyla karışık saygı ve Gurur uyandırıyordu. Sonunda insanoğlu uzaya bir nesne gönderebilmişti.
قمر من صنع البشر يمكن للمواطن العادي رؤيته أوحت الرعب والفخر بأن البشر قد أطلقوا أخيرا جسما إلى الفضاء

Belli oluyordur. İnsanlara güven ve Gurur veriyor.
كما انها تزيد الجميع من الاحساس بالامان و الفخر

Ego ve Gurur ve kibirlilik sanırım.
بسبب الغرور و الكبرياء و الإختيال على ما أظن

Darcy, Aşk ve Gurur'da Elizabeth Bennet'a bir mektup yazar, ve Frank de Emma'ya yazar.
(دارسي) يكتب رسالة الى (إليزابيث) في (الفخر والإجحاف) و (فرانك) يكتب لـ(إيما)

-Aşk ve Gurur kitabından.
-من (الفخر والإجحاف )

-Aşk ve Gurur'u okumadın mı?
-لا تعرف (الفخر والإجحاف)؟

Peki ya Aşk ve Gurur?
ماذا عن (الفخر والإجحاف)؟

Tabii işinde bilgi ve Gurur gerektiriyor.
بالتأكيد انها تتطلب المعرفة والفخر بعملك

Güç ve Gurur sahibi bir halktı. Ruh sahibi bir halktı.
لقد كانوا شعب ملئ بالقوة والفخر شعب لديه روح

Bana ne kadar neşe ve Gurur, nasıl bir başarma hissi verdiğini düşün.
كيف يجلب لي البهجة والفخر والإحساس بالإنجاز.

Ama bana yaptığı şey yüzünden asıl hissettiğim minnettarlık ve Gurur.
لكن ما أشعر به حقاً... هو الامتنان و الفخر. بسبب ما فعله بي.

Aşk ve Gurur'dan daha çok hoşuna gitmiş.
و يفضلها على رواية الهوى و الكبرياء