"ve insan hakları" - Translation from Turkish to Arabic

    • وحقوق الإنسان
        
    • حقوق الإنسان
        
    Fakirler ve alt sınıflar büyüyor. Adalet ve insan hakları yok oluyor. Open Subtitles الطبقة المتدنية تتزايد ، العدالة العنصرية وحقوق الإنسان لم يعد لهما وجود
    Şunu kavramalıyız ki; güvenlik ve insan hakları birbirine karşıt değerler değil, aslında birbiriyle bağlantılı değerler. TED يجب أن نفهم أن الأمن وحقوق الإنسان ليست قيمًا متعارضة، فهما مترابطين معًا.
    Konunun ciddiyetini Afrika ülkelerinde kalkınma ve insan hakları konusunda çalışmaya başladığımda anladım. TED و في وقت لاحق بدأت العمل في البلدان الأفريقية في قضايا التنمية وحقوق الإنسان.
    Düşünün, gelen görüntüler ya biraz daha güvenilir olsa, gazetecilerin, insan hakları araştırmacılarının ve insan hakları avukatlarının yapabilecekleri neler olurdu. TED تخيلوا لو أن هذه المعلومات أعطيت قليلًا من الثقة، كيف سيكون هذا دافعا للصحفيين، والباحثين في حقوق الإنسان، ومحامي حقوق الإنسان.
    Eğer bunu polis yaparsa, toplumsal refah ve insan hakları cemiyeti... sokaklarda protesto gösterileri yapar. Open Subtitles ومنظمات حقوق الإنسان ستُثير ضجّة. سيقولون أن الشرطة عديمة الرحمة. لن يرغب أحد في الإدلاء بشهادته ضدهم.
    Gamma yazılımı dünyanın çeşitli ülkelerindeki sunuculara konumlandırıldı. Gerçekten iğrenç izleme kayıtları ve insan hakları ihlalleri ile. TED برمجيات ميونيخ تم تحديدها تواجدها على سيرفرات في عدة دول حول العالم والعديد منها لديها سجل شنيع لانتهاكات حقوق الإنسان.
    Birlikte, okuluma gelemeyen erkekler ve kızlar için cinsiyet eşitliği, sağlık ve insan hakları hakkında hayati bilgiler paylaşarak bir eğitim programı oluşturduk. TED أنشأنا معًا برنامجًا تدريبيًّا للفتيات والأولاد الذين لم يتمكنوا من الحضور إلى مدرستي، مشاركين بمعلوماتٍ حيوية عن المساواة بين الجنسين والصحة وحقوق الإنسان.
    Hükûmetlerin bilgisayar korsanlığı yapmasıyla ilgili büyük bir problem var ve bu teröristler, sübyancılar, uyuşturucu satıcıları, gazeteciler ve insan hakları savunucularının hepsi aynı tür bilgisayarı kullanıyor. TED هناك عدة مشاكل كبيرة مع الحكومات الراغبة في القرصنة وذلك أن الأرهابيين والمتحرشين مروجي المخدرات, الصحفيين ونشطاء حقوق الإنسان يستعملون نفس أجهزه الكمبيوتر.
    Böyle karmaşık soruları yanıtlamak için, farklı özgeçmişlerden insanların, laboratuvar merkezli bilim adamları ve klinik uzmanların, sosyal çalışanlar ve politikacıların, hayırseverler ve insan hakları aktivistlerin birlikte çalışmaları gerek. TED ومن أجل أن نجيب على أسئلة معقدة كهذه، فإننا بحاجة إلى أشخاص من خلفيات مختلفة علماء مختبرات، وأطباء، ونشطاء إجتماعيين وصناع سياسة، فاعلي الخير ونشطاء حقوق الإنسان للعمل سوياً.
    BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon uyarıyor: Radikalizm ve insan hakları bağlantılı konulardır. TED الأمين العام للأمم المتحدة بان كي مون حذر بأن "منع التطرف وتعزيز حقوق الإنسان يسيران جنباً إلى جنب"
    Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonunun 2018 yılında yayınladıkları rapora göre bu tür olayları işverenine raporlamayla ilişkin korkuların üstesinden gelecek önemli bir öneri var. TED فطبقاً للجنة حقوق الإنسان والمساواة، والتي نشرت تقرير في 2018، عن توصية مفتاحية لتخطي المخاوف الاخرى التي تتعلق بالتبلغ عن حادثه مشابهة مع مديرك في االعمل
    Gözaltındakilere yapılan kötü muamelere ve insan hakları ihlallerine açtığınız savaş... Open Subtitles الدعوى القضائية التي تقودها ضد إساءة معاملة المعتقلين و إختراق حقوق الإنسان...
    Müşterilere ve insan hakları kuruluşlarına güzel bir gösteri sunalım. Open Subtitles ...سنقوم باسعراض صغير من أجل مشاهدينا و أيضا لمجموعات حقوق الإنسان
    Kariyerimin çoğunu dünyanın her yerinden gazeteciler, blogerlar, aktivistler ve insan hakları araştırmacılarıyla çalışarak geçirdim ve şu sonuca ulaştım: Eğer demokratik toplumlarımız insan haklarını korumayı ve savunmayı, basın özgürlüğünü, özgür interneti ikiye katlamazsa radikal ideolojilerin sürmesi kuvvetle muhtemeldir. TED لقد قضيت أغلب مهنتي في العمل مع الصحفيين مع مُدّونين, مع ناشطين, مع باحثين في حقوق الإنسان من جميع أنحاء العالم. وتوصلت لنتيجة , إذا لم تضاعف مجتمعاتنا الديموقراطية حمايتها ودفاعها عن حقوق الإنسان وحرية الصحافة وانترنت مجاني ومفتوح, الايدولوجيات الراديكالية المتطرفة على الأرجح ستستمر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more