Kafam ve kalbim birbiriyle çelişiyordu ve idam cezası düşüncesi beni hasta ediyordu. | TED | وكان عقلي وقلبي في صراع، وفكرة تمرير عقوبة الاعدام أشعرتني بالغثيان |
Çünkü yeteri kadar tereddüt ettiğim için farkına vardım ki... beynim ve kalbim iki farklı şey söylüyor. | Open Subtitles | لأني ترددت كثيراً قبل أن أدرك هذا. رأسي وقلبي كان لهما رأيان مختلفان. |
Buluşma vaktimiz yaklaştıkça çok daha gergin oldum, yanaklarım kızardı ve kalbim daha hızlı atmaya başladı. | Open Subtitles | وعندما إقترب موعدنا,أصبحت متوترة كثيرا خدودي إحمرت وقلبي أصبح يخفق بسرعة |
"Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. | Open Subtitles | "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى" |
"Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. | Open Subtitles | "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى" |
Demek istediğin, oğlumun ilk Cadıla Bayramı'nı kaçırdım ve kalbim göğsümün içinde sızlıyor, ama bilirsin, bu hiçbir şey ifade etmez. | Open Subtitles | , فاتني اول عيد قديسين لابني , و قلبي يتألم في صدري . . لكن |
Kafam ve kalbim bana Zeta'yı kurtarabileceğimizi söylüyor. | Open Subtitles | رأسي وقلبي يقولان لي أنه يمكننا إنقاذ زيتا |
Gidecek hiçbir yerim yoktu ve kalbim intikamla kararmıştı. | Open Subtitles | علّي أن أمضي الآن وقلبي محقونٌ بالإنتقام |
Yüzüm ve kalbim kırmızıdır. Sakalımın uzunluğu doğruluğu temsil eder. | Open Subtitles | وجهي وقلبي أحمران، لحيتي طويلة، وصلاحي أطول. |
Yüzüm ve kalbim kırmızıdır. Sakalımın uzunluğu doğruluğu temsil eder. | Open Subtitles | وجهي وقلبي أحمران، لحيتي طويلة، وصلاحي أطول. |
Buzdolabımımızda ki bazı etler bozulmuştu... ve kalbim tekrar çarpmaya başladı. Peh! | Open Subtitles | ،بعض اللحم أصبح سيّئا في ثلاجتنا وقلبي توقّف للحظة |
Aklım ve kalbim farklı şeyler yapmamı söylüyor. | Open Subtitles | عقلي يخبرني أن أفعل شيئًا وقلبي يخبرني بشيء آخر. |
Yürüyordum ve bu hayatımın en uzun yürüyüşüydü. Ensemdeki saç dikleşmişti, terliyordum ve kalbim atıyordu. | TED | وكنت فقط أمشي وكانت هذه أطول مشية في حياتي -- كان شعري واقفًا عند مؤخرة رأسي، كنت أتعرق وقلبي يخفق بشدة. |
Onları alamayacağım gibi hissediyorum... ve kalbim... hemen bir... mağraya giriyor. | Open Subtitles | أحس وكأننى لا أستطيع التحمل أكثر وقلبي... سوف يأتيه وقت... |
Biliyorum ama o arıyor ve kalbim ona gidiyor. | Open Subtitles | أنا أعلم. لكنه يدعو، وقلبي يذهب إليه. |
"Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. | Open Subtitles | "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى" |
"Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. | Open Subtitles | "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى" |
"Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. | Open Subtitles | "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى" |
Ben ihtiyar bir adamım ve kalbim hurdaya çıkmış bir gemi. | Open Subtitles | ..أنا رجل عجوز و قلبي كالإناء المشقوق ولكن في الباطن |
ve kalbim sosis fabrikasında yavaş koşan bir domuzunki kadar hızlı atıyor ama içtenlikle söyleyebilirim ki, ...hep yaşamak istediğim hayatı yaşıyorum. | Open Subtitles | و قلبي يركض كخنزير بطيء في مصنع النقانق لكنني أستطيع القول بأنني أعيش الحياة التي لطاما أردتها |
"Öldüm, ölüp gittim ve kalbim ise bir avuç toz." | Open Subtitles | "لقد مات الميت منذ فترة طويلة وقلبى اصبح حفنة من التراب" |
Yine de hayatım bomboş ve kalbim ölmüş olur. | Open Subtitles | ستكون حياتى فارغه و قلبى سيموت |