"ve mücevher" - Translation from Turkish to Arabic

    • والمجوهرات
        
    • المجوهرات و
        
    • مع الحجارة
        
    • و المجوهرات
        
    • وجواهر
        
    • ومجوهرات
        
    Mümkünse dolar ve mücevher olsun. Fazla yer zaptetmemeli. Open Subtitles ولو كان بالإمكان بالدولارات والمجوهرات أنا لا أريده أن يأخذ الكثير من المساحة
    Dolar ve mücevher olarak lütfen. Fazla yer kaplamamalı. Open Subtitles ولو كان بالإمكان بالدولارات والمجوهرات أنا لا أريده أن يأخذ الكثير من المساحة
    Rolex ve mücevher çalmak gerekliydi. Open Subtitles أنت من المفترض أن تسرق . المجوهرات و الروليكس
    Güneş batmadan şık kıyafetler ve mücevher yasak hücrelerimizde de... Open Subtitles المجوهرات و الملابس الأنيقة قبل الغروب نعود لزنزاناتنا قبل...
    ve mücevher gibidir bir meleğin gülüşü Open Subtitles مع الحجارة الناعمة ذي الإبتسامة الملائكية
    ve mücevher gibidir bir meleğin gülüşü o kara talihin etkilediği Open Subtitles مع الحجارة الناعمة ذي الإبتسامة الملائكية مسحورًا من قبل تلك معجرة الظلام.
    Tommy, sana çiçekler, çikolata ve mücevher öneriyorum. Open Subtitles أقترح عليك يا (تومي) الزهور و الشوكولاتة و المجوهرات
    Düşünemeyeceğiniz kadar fazla altın ve mücevher. Open Subtitles ذهب أكثر وجواهر وغنائم اكثر مما تحَلموا به
    80 bin dolar değerinde değerli taş, altın ve mücevher. Open Subtitles أحجار كريمة تُقدر بـ 80 ألف دولار, ذهب ومجوهرات
    Biraz nakit ve mücevher çalındı. Kimseyi yakalayamadılar. Open Subtitles بعض المال والمجوهرات تم سرقتها لم يتم القبض على أحد
    Nikel kaplamanın yaygın olarak kupa, rozet ve mücevher yapımında kullanıldığını öğrendim. Open Subtitles و عثرتُ على أنّه يشاع استخدام النيكل بطلاء الجوائز ، والشارات ، والمجوهرات ولكن لم يكن هناك شيء مما صادرناه من الطائرة
    Bu yüzden durumunu sana karşı kullanıp seni para ve mücevher için dolandırdı. Open Subtitles لذلك استعملت حالتك ضدك لتخدعك من أجل المال، والمجوهرات.
    Bildiğiniz gibi eşkıyalar tahıl ve mücevher ister. Open Subtitles كمـا تعرف ، فـأن اللصوص يريدون الحبـوب والمجوهرات
    Para ve mücevher ara. Open Subtitles إبحثي عن المال و المجوهرات
    - Bira ve mücevher, bebeğim. Open Subtitles -جعة وجواهر يا رفاق .
    Amerikan hükümetiyle bağlantılı bazı arkadaşlarım Irak'taydı ve Saddam Huseyin'in saklı hazinesinin nakit, altın ve mücevher şeklinde büyük bir parçasını buldular. Open Subtitles لدي بعض الشركاء الذين لديهم علاقات بالحكومة الأمريكة كانو في العراق وهم إكتشفوا تماماً ذلك الجزء الكبير من ثروة صدام حسين المخفية -على شكل أوراق نقدية وذهب ومجوهرات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more