"ve nihayetinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • وفي النهاية
        
    • وفي نهاية المطاف
        
    • وبنهاية المطاف
        
    • و في نهاية المطاف
        
    • في آخر المطاف
        
    iki kanser hücresi dört kanser hücresi haline gelir ve nihayetinde kontrolsüz tümör büyümesine sahip oluruz. Tümör Tedavi Alanları, bu uzay istasyonunda TED وهذا تماما كيف خلية سرطان واحدة تصبح خليتي سرطان وخليتا سرطان تصبحان أربع خلايا سرطان وفي النهاية لدينا انتشار ورم.
    ve nihayetinde organizasyonu da thruscenium diye adlandırılan ön sahne ve çıkıntı sahne arasında melez bir biçime sabitlemek zorunda kaldılar. TED وفي النهاية كان عليهم أن يجمدوا نظامهم على شيء يدعى ثروسينيوم فاسد.
    ve nihayetinde akşamlarımızı yanan bir şömine karşısında konyak içerek geçirirdik. Open Subtitles وفي النهاية نمضي أمسيتنا بالجلوس أمام موقد صاخب نشرب العصير
    Bu basit ama güçlü fikir ileri teknolojiyi kendi engelimin ve nihayetinde diğerlerinin engelini ortadan kaldırması için bir göreve çağrı idi. TED هذه الفكرة بسيطة ولكنها قوية كانت دعوة لحث التكنولوجيا على إلغاء عجزي وفي نهاية المطاف عجز الآخرين
    mülkiyetin, kültürel mirasın ve nihayetinde onların varlığına dair her şeyin yok edilmesidir de. TED فهو أيضا متعلق بتدمير ممتلكاتهم وميراثهم الثقافي، وفي نهاية المطاف تدمير الفكرة العميقة أنهم وُجِدوا أصلا.
    Kendi güneşimizin, dünyamızın ve nihayetinde bizim var oluşumuza. Open Subtitles تكوين شمسنا والأرض وبنهاية المطاف .. نحن
    Charles taşınıyormuş ve nihayetinde Vivian da onunla birlikte gidecek. Open Subtitles فقط تشارلز سينتقل و في نهاية المطاف فيفيان ستذهب معه
    Kötü yollar, farklı topluluklar, düşük gelir düzeyleri ve yetersiz taşıtlar, hepsi ulaşım sistemini zayıflatıyor ve nihayetinde ekonomik çıktıyı kısıtlıyor. TED طرق سيئة ومجموعات معوزة ومستويات دخل جد متدنية وسيارات غير ملائمة كل هذا يضعف نظام النقل ويعيق الإنتاج الاقتصادي في آخر المطاف.
    Milyonlarca yıl boyunca gezegen soğurken göletler, göller ve nihayetinde okyanuslarımızı oluşturan yağmurlar yağar. Open Subtitles لملايين السنوات، عندما انخفضت الحرارة، انهمر المطر. لتكون بركاً وبحيرات، وفي النهاية محيطاتنا.
    Bu, kronik stresin öğrenmenizi ve hatırlamanızı zorlaştıracağı, depresyon ve nihayetinde Alzheimer hastalığı anlamına geliyor. TED هذا يعني أن التوتر المزمن قد يُصعّب عليك التعلم وتذكر الأشياء، ويهيئ الجو لمشاكل عقلية أخطر كالاكتئاب وفي النهاية الزهايمر.
    İki taraf da savaş istedi, iki taraf da savaşmak için bağnazlık alevini ateşledi ve nihayetinde az kalsın elimizdeki tek yaşanabilir gezegeni yok ediyorduk. Open Subtitles أراد الجانبان الحرب كلا الجانبين هوي نيران التعصب للحصول عليه وفي النهاية دمرنا تقريبا الكوكب الوحيد الصالح للسكن الذي لدينا
    Eğer bu ayrışmayı, bu huzursuzluğu, bu gerilimi, temel olarak bu sosyal problemlerin çözümünde, bir işbirliğinde olmadığımız hissini bir şekilde bozabilirsek bunu yıkabiliriz ve nihayetinde, sanırım, çözümlere ulaşabiliriz. TED إذا كان بإمكاننا كسر هذا النوع من الإنقسام هذا القلق, هذا الانتباه هذا الاحساس الذي لا يتعاون بشكل اساسي هنا في قيادة هذه المشاكل الاجتماعية يمكننا كسره وفي النهاية, كما اعتقد نستطيع ان نحصل على الحل
    ve nihayetinde, kıtaların neye benzediklerine göre dallanmayı kontrol edip, binlerce defa programı çalıştırıp, parametreleri tahmin edebiliriz; böylece, doğru tahminde bulunup bulunmadığımızı anlayabiliriz, en azından problemlerin bariyerlerini anlayabiliriz. Bu anlattığım bilimsel çalışmamızlar ilgiliydi. TED وفي النهاية نستطيع أن نتحكم في التفرعات لمحاكاة ما نعتقد أنه يشبه شكل القارات حينئذ ، ونعالجها ألف مرة، لذلك نستطيع أن نقدر العوامل المتغيرة ، للإجابة على أسئلة إما اننا على المسار الصحيح أم لا، على الأقل لنعرف عراقيل المشاكل. لذلك كان هذا قليلا عن العلوم.
    ve nihayetinde boşanacak. Open Subtitles وفي النهاية نتطلق.
    ve nihayetinde öyle olduk. Open Subtitles وفي النهاية صرنا كذلك.
    ve nihayetinde Washington Üniversitesi'nde bir araştırma tesisi kurarak rahim ağzı kanserinin teşhis ve tedavisinde yeni metodlar geliştirmeyi umuyoruz. Open Subtitles المستشفيات. وفي نهاية المطاف, نأمل في إقامة منشأة بحثية في جامعة واشنطن
    Ne yapmaya çalışırsam çalışayım ona verdiğim tek şey, acı, şiddet ve nihayetinde ölüm oldu. Open Subtitles ، بغض النظر عما حاولت فعله ... كل ما جلبته إليها كان البُؤس والعُنف وفي نهاية المطاف الموت
    En iyi tasarlanmış devridaim makinesi bile her gün biraz enerji kaybeder ve nihayetinde durur. Open Subtitles حتى انها الأفضل هندسيا آلة الحركة الدائمة تفقد بعض الطاقة في كل يوم وبنهاية المطاف سوف تتوقف
    ve nihayetinde de delilik ve, veya felç getiriyor. Open Subtitles و في نهاية المطاف إلى الجنون و / أو السكتة الدماغية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more