| Şimdi bize onu durdurmamız için meydan okuyor ve zamanımız azalıyor. | Open Subtitles | الان هو يتحدانا لنوقفه و الوقت ما زال يمضي |
| Bir sürü insan gücüne ve hazırlığa mal olacak ve zamanımız daralıyor. | Open Subtitles | هذه المهمة تحتاج الى رجال كثر و الكثير من الإعداد و الوقت ينفذ منا |
| Dostun Dr. Wyatt'dan iz yok ve zamanımız tükenmek üzere. | Open Subtitles | لا أثر لصاحبك، الدكتور وايات و الوقت على وشك أن ينفذ منا |
| Fakat her nedense, onunkini bulamadık ve zamanımız tükenmekte. | Open Subtitles | لكن لسبب مجهول، عجزنا عن تحديدها والوقت يُداهمنا |
| Ölüm kalım meselesi ve zamanımız kısıtlı. | Open Subtitles | هذه مسألة حياة أو موت والوقت يُداهمنا. |
| ve zamanımız azalıyor. Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | و الوقت ينفذ منا، يجب أن نتعاون معًا. |
| Kaçmayacak ve zamanımız tükeniyor. | Open Subtitles | لا، لن يفعل، و الوقت ينفذ منا |