"wallowski" - Translation from Turkish to Arabic

    • والوسكي
        
    Dedektif Wallowski. Bu da ortagim Dedektif Farr. Open Subtitles -المُحققة (والوسكي) ، و شريكي المُحقق (فار ).
    İçişleri. Wallowski'yi bir süredir izliyorlarmış. Open Subtitles الشؤون الداخلية، كانو يراقبون (والوسكي) لفترة.
    Bana geldiler, çünkü Wallowski'yle olan ilişkini bir şekilde öğrenmişler. Open Subtitles قدّ أتوا إليّ بالتصوير، لعلاقتكَ بـ(والوسكي)، و التي بطريقة ما هم على علمٍ بها.
    Wallowski'nin birkaç tane ilginç tepki verdiğini gördük. Open Subtitles وجدنا انّ (والوسكي) لديها عدداً من ردود الأفعال المثيرة.
    Elini kalbine götürüp, Wallowski'nin sçusuz olduğunu söyle. Open Subtitles ضع يدك على قلبك و قلّ أنّك تظنّ (والوسكي) بريئة.
    Wallowski ile görüşmeye karar verdiğiniz an İçişleri'nin radarına yakalandınız. Open Subtitles تمت مراقبتكَ من قبل الشؤون الداخلية، باللـّحظة التي بدأت بها تقابل (والوسكي).
    Dedektif Wallowski, İçişlerinden Jenkins. Open Subtitles محققة (والوسكي)، أنا (جاكينز) من الشؤون الداخلية.
    Wallowski burada çünkü, cinayete şahitlik yapmış birinin söylediklerine karşı söyleyebileceği bir mazereti yok. Open Subtitles (والوسكي) بالسجن لأن لدينا شاهد عيان عليها بفعلها الجريمة ، و ليس لديها عذر عدم تواجد.
    Evet. %110 eminim onu vuran Wallowski denen kızdı. Open Subtitles أجل ، متأكدة بنسبة 110بالمئة، أنّ (والوسكي) هي من أطلقت عليه النار.
    Wallowski'ye bunu yapmaya başladığında İçişleri'nden de maaş aldığını söylemiş miydin? Open Subtitles هل قلتَ لـ(والوسكي) أنّكَ تعمل لصالح الشؤون الداخلية حينما بدأت العمل على قضيتها؟
    Wallowski'nin, onun ve diğer çete üyelelerinin sorgulama kasetlerini istiyorum. Open Subtitles أريد تصوير لتحقيق له و (والوسكي)، مع أيّ من أفراد عصابة "نين-سيكسز".
    Eğer Farr kötüyse, Wallowski'de öyle. Open Subtitles حسنٌ لو (فار) شرطي فاسد، إذن (والوسكي) شرطية فاسدة كذلك.
    Wallowski sabaha mahkemeye çağrılmış. Ellerim bağlı. Open Subtitles سيتم إستدعاء (والوسكي) للمحكمة، بالصباح، قدّ خرج الأمر من يداي.
    Yani, Wallowski Prens John'u yere düşürmüş olabilir ama daha öncesinde hiç kafanızı çevirip dışarı bakmış mıydınız? Open Subtitles لذا رأيتِ (والوسكي) تُردي الأمير (جون)، هل أنشغلتِ بأيّ وقتٍ، قبل بدء إطلاق النار؟
    Wallowski'de biliyordu. O da ahlâksız. Open Subtitles و (والوسكي) كانت على علم بذلك أيضاً، إنّها فاسدة هي الأخرى.
    Yani olay artık Wallowski ile alakalı değil, değil mi? Open Subtitles الأمر لم يعد مُتعلقاً بـ(والوسكي)، أليس كذلك؟
    Nefret de olduğu gibi bu ifadelerinin herhangi biri Farr'ın suçlarını örten Wallowski'nin rolünü ortaya çıkarabilirdi. Open Subtitles و هذا مثل الكراهية، و كلّ ذلك يفضح تستر (والوسكي) على جرائم (فار).
    Wallowski bu işte Farr'la birlikte miydi, değil miydi? Open Subtitles هل كانت (والوسكي) مشتركة مع (فار) أم لا؟
    Şimdi Wallowski'yle konuştum. Öyle mi? Open Subtitles -تلقّيت مكالمة هاتفية توّاً من (والوسكي ).
    Seni bekliyordum. Bir de Wallowski'yi. Torres'le yediğim yemeğin beni kandırmaya yarayacağını sanma. Open Subtitles كنتُ بإنتاظركَ و (والوسكي)، لا يخدعكَ خيالكَ بأنّ (توريز) خدعتني.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more