"wilson'ın" - Translation from Turkish to Arabic

    • ويلسون
        
    • ويلسن
        
    House ve Wilson'ın ilişkisine bayılıyorum, çünkü aralarında karşılıklı saygı ve-- dürüstlük var. Open Subtitles أحب علاقة هاوس و ويلسون لأن هناك نوع من الاحترام المتبادل و صراحة
    Penzias ve Wilson'ın dinledikleri esrarengiz ses, herkesin şimdiye kadar duyduğu en eski ve kayda değer sesti. TED الضجيج الغامض الذي كان يستمع إليه بنزيز و ويلسون تبين أنه الصوت الأقدم والأهم يمكن لأي شخص أن يستمع إليه.
    Fakat bu kararlara boyun eğmeyen Paul, Woodrow Wilson'ın göreve başlama töreninden bir gün önce yapılacak bir yürüyüş örgütledi. TED لكنّ باول تمكنت من إلغاء هذه القرارات وأكّدت حدوث احتجاج جماهيري قبل تنصيب الرئيس الجديد المنتخب وودرو ويلسون.
    - O iyi, ama ben... Doktor Wilson'ın ameliyat odasında size ihtiyacı var. Şu bacağı kesecek. Open Subtitles د.ويلسون بحاجة لكِ في غرفة العمليات سيدة هاميلتون، إنهم سيبترون تلك الساق
    Kaynaklar, İngiltere Başbakanı James Wilson'ın 10 Downey Street'deki konutunda uykusunda vefat ettiğini teyit etti. Open Subtitles المصادر توكد ان رئيس الوزراء جيمس ويلسن قد مات وهو نائم فى محل اقامتة فى عنوان 10 شارع داونينج
    Bay Wilson'ın ağzından içeri aspirin mi attın? Open Subtitles هل رميت حبة أسبيرين فى فم السيد (ويلسن
    Neredeyse Bay Wilson'ın ölmeden önce hep yaptığı gibi depoda uyuduğunu sanacağım. Open Subtitles حتى أنني أكاد أتوقع أن يكون السيد ويلسون نائماً في غرفة البضائع كما كان يفعل دائماً قبل موته
    Landers'a Wilson'ın kavga çıkardığını söyledin. Open Subtitles انت اخبرت لاندرز بان ويلسون اصطنع شجارا اليس كذلك ؟
    Kyle, yarın Bay Wilson'ın çitini onarmak zorundayız. Open Subtitles كايل، عندنا بعض العمل على هذا السياج للسّيد ويلسون غدا.
    Wilson'ın kafasına oturman gerçekten harikaydı Jumbo. Open Subtitles كان ذلك رائعا, لقد جلست فوق رأس ويلسون يا جامبو
    Almanya Wilson'ın temelde dürüst bir muamele yapılacağını garanti edeceğine inanıyordu. Open Subtitles إعتقدت ألمانيا أن "ويلسون" يضمن لها صفقة عادلة على هذا الأساس
    Aslında, Dr. Wilson'ın ofisi oturduğum yere çok yakın, neden sen bana gelmiyorsun? Open Subtitles عيادة الدكتور " ويلسون " قريبة من شقتي لماذا يعود الأمر إلي ؟
    Bunlar Hope kaybolduktan 2 hafta sonra Heather Wilson'ın bisikletinde bulundu. Open Subtitles لقد وجدت هذه على دراجة هيذر ويلسون بعد اسبوعين من اختفاء هوب
    Ama neden Wilson'ın cinayetini kusursuzca yaratmışken kendine has bir işaret koysun ki? Open Subtitles لكن لماذا إعادة جريمة ويلسون بإتقان فقط ليستخدم توقيعاً مختلفاً ليجعل من نفسه منفرداً؟
    Cuma gecesi Wilson'ın koğuşundaki gardiyanın kim olduğunu biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرف من كان المسئول عن زنزانة ويلسون مساء ليلة الجمعة؟
    Ve biz Nicky Wilson'ın küçük kardeşini sırayla öperek pratik yaptığımız zamanı. Open Subtitles وسنقبل بعضاً البعض على شفتي شقيق نيكي ويلسون
    Betty Wilson adına kayıtlı, Yüzbaşı Phil Wilson'ın eşi. Open Subtitles ,مسجلة باسم بيتي ويلسون .زوجة الكابتين ويلسون
    Teknik olarak St. Louis, Wilson'ın toprağı. Open Subtitles من الناحية الفنية، وسانت لويس هي أرض ويلسون.
    Yaramazlık etme, Bay ve Bayan Wilson'ın sözünü dinle. Open Subtitles انت , انتبه لتصرفاتك وأصغ جيدا للسيد والسيدة (ويلسن
    Bay Wilson'ın ağzından içeri aspirin mi attın? Open Subtitles هل رميت حبة أسبيرين فى فم السيد (ويلسن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more