"yürüyelim" - Translation from Turkish to Arabic

    • نمشي
        
    • لنتمشى
        
    • نتمشى
        
    • نسير
        
    • لنمشي
        
    • المشي
        
    • نتمشي
        
    • امشي
        
    • للتمشي
        
    • التمشي
        
    • نتجول
        
    • ونمشي
        
    • نمشى
        
    • نَتمشّى
        
    • نتمشّى
        
    Dinle, bu yoldan yürüyelim ve ana yola çıkalım, tamam mı? Open Subtitles اسمع، دعنا فقط نمشي بهذا الطريق ونبتعد عن الطريق الرئيسي، حسنا؟
    Hem yürüyelim, hem konuşalım. çünkü yaşayacaksan geç kalmak istemezsin. Open Subtitles هل بالامكان أن نمشي ونتكلم ؟ ففي حالة أنك مازلت حيا ، لا أريد أن نتأخر
    Öyleyse ilk kar yağışında Doldam caddesinde yürüyelim. Open Subtitles إذن لنتمشى في شارع دولدام أثناء أول تساقط للثلج
    Meryton'a yürüyelim mi? Open Subtitles هل لنا جميع بان نتمشى الى ميرايتون؟
    Şu korsanları kiralayalım ve dosdoğru Brundusium'a yürüyelim! Open Subtitles لنستأجر أولئك القراصنة ثم نسير مباشرة إلى برنديزي
    Biraz yürüyelim mi aslan? Open Subtitles أهلا بك هيا بنا لنمشي قليلا ايها الرياضي
    Daire çizmek zorunda mıyız, yoksa parkın etrafında yürüyelim mi? Open Subtitles هل يلزم أن نمشي في الدائرة، أو يُمكننا المشي حواليّ الحديقة؟
    Neden beni bekliyorsun? Ayrı ayrı yürüyelim demedin mi? Open Subtitles لماذا انت تنتظرني عندما قلت لي ان نمشي بشكل منفصل ؟
    Peki, tamam, hadi kaldırımdan yürüyelim. Open Subtitles حسنا, دعينا نمشي علي الرصيف إذن
    - Hadi gidip yürüyelim. - Burada olduğum için inanılmaz mutluyum. Open Subtitles لنذهب لنتمشى - أنا سعيد بشكل لا يصدق لوجودي هنا -
    Biraz yürüyelim, kalbimiz çalışsın. Open Subtitles لنتمشى قليلا لضخ الدم من القلب.
    Biraz yürüyelim. Bana sorduğun mağazayı göstereceğim. Open Subtitles لنتمشى سأريك المحل الذي تسأل عنه
    Biraz yürüyelim... dillerimizi teskin için. Open Subtitles دعنا نتمشى حتى نستطيع أن نغير الحديث
    Biraz yürüyelim. Open Subtitles أظن أننا يمكن أن نتمشى قليلاً.
    Louvre'da aynı yolu bir kere daha yürüyelim böylelikle her şey yerini bulur. Open Subtitles نحن نسير في نفس الطريق إلى اللوفر كل مرة دعنا نفعل ذلك اليوم أيضًا حتى يكون كل شئ في محله
    yürüyelim. Seninle burada oturmaktan rahatsız oluyorum. Open Subtitles لنمشي لا اشعر بالراحة حيال جلوسك هنا
    Hadi çamların ve boş merhem tüplerin arasında yürüyelim.... ...ve sahip olduğun, bana vereceğin şeyleri konuşalım. Open Subtitles دعونا المشي بين أشجار الصنوبر وأنابيب فارغة من مرهم... ... والحديث عن أشياء كنت تملك وسوف تعطيني.
    Olabildiğince hızlı geldim. Biraz yürüyelim. Open Subtitles لقد حضرت بسرعة دعنا نتمشي قليلا.
    Tamam, zaman buluruz. Metroya kadar yürüyelim mi? Open Subtitles حسنا سنجد الوقت تريد أن امشي معك للقطار؟
    Burası hapsolmuş gibi hissettiriyor. Gel biraz yürüyelim. Open Subtitles تبدو انها ضيقة هنا هيا نخرج للتمشي
    Biraz yürüyelim mi? Open Subtitles هل تريدين التمشي قليلا؟
    Bu gece kumsalda yürüyelim. Open Subtitles دعينا نتجول على الشاطئ الليلة
    Kırlara çıkalım, çıplak ayaklarla çimenlerin üzerinde yürüyelim. Open Subtitles لنسير إلى الحقول ونخلع أحذيتنا، ونمشي فوق العشب ماذا؟
    O zaman öğleden sonra malikaneye yürüyelim, ne dersiniz? Open Subtitles إذا لماذا لا نمشى للدير بعد ظهر اليوم إذا كنت تريدين؟
    Hadi... millerce yürüyelim. Open Subtitles تعال. . دعنا نَتمشّى لمسافة أميال.
    - Haydi biraz yürüyelim. - Hayır, ben... bugün çok fazla yürüdüm. Open Subtitles دعنا نتمشّى كلا, لقد مشيت كثيرا اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more