"yüz tane" - Translation from Turkish to Arabic

    • مائة
        
    • مئات
        
    • المئات من
        
    • مئة
        
    • هناك اكثر من مائه
        
    İyi bir sığır sürüsüne, başlangıç için birkaç yüz tane. Open Subtitles بِداية قطيع البقرالجيدة، زاوج مائة للبدء
    Kim, içinde kendininki olmayan, yüz tane çocuğu cezalandırabilir? Open Subtitles أي رجل الذي عاقب مائة الطفل عنده لا شيئ من الملك
    Pi'nin 452 ardıl rakamını ezberleyen için, birkaç yüz tane değersiz kart kolay gelir. Open Subtitles إحفظ 452 رقمَ متتاليَ مِنْ النسبة الثابتةِ بضعة مائة بطاقة يَجِبُ أَنْ تَكُونَ سهلةَ
    Sadece tek bir şey yanlış gidiyor, yüz tane şey doğru gidiyor. Open Subtitles شىءً واحداً فقط لم يكن على مايرام, يقابله مئات الأشياء الأخرى التى تمت بطريقة صحيحة.
    yüz tane silahları da olsa burası daha güvenli. Open Subtitles ربما يكون معهم مئات البنادق ولكن هنا أكثر أماناً
    Bundan yüz tane falan çekip nasıl oluyor bakalım bir. Open Subtitles دعنا فقط نصور المئات من هذا ونرى على ماذا سنحصل.
    yüz tane ölü cadıdan tam olarak ne kadar güç alabilirsin? Open Subtitles حسنٌ، كم قدر الطاقة التي يسعكِ سحبها من مئة ساحرة سالفة؟
    yüz tane War Admiral'ım olacağına, bir tane böyle atım olmasını tercih ederim. Open Subtitles أنا أفضّل أن آن يكون عندى حصانا واحد مثل هذا من أن يكون عندى مائة ور أدميرال
    - İyi yerleştirme olmuş Yüzbaşı Brown. - Ben yüz tane adamı yönettim. Open Subtitles لقد تم هذا بكفاءة ,كابتن براون لقد قدت مائة رجل
    Borçlarını ödeyebilir yüz tane daha sığır alabilir yeni bir ahır yapabilirsin. Open Subtitles يمكنك تسديد ديونك، شراء مائة بقرة أخرى، بناء حظيرة جديدة
    yüz tane tüfek o binanın her yanına nişan almış durumda! Open Subtitles لدينا مائة بندقية في كل مكان حول هذا المبنى
    Doğru olanı göndermek için yüz tane falan çekmişimdir. Open Subtitles يأخذ الأمر مائة صورة لتحصلي على الصورة الصحيحة
    Bir ıslıkla, peşinden yüz tane hırlayan köpek gönderebilirim. Open Subtitles بصفرة واحدة أستطيع إرسال مائة كلب مزمجر وراءك
    Üç yüz elli tane Avrupa, iki yüz tane Asya yüz yetmiş beş tane Amerika, yüz tane Afrika ve on iki tane Prenses Grace anısına basılmış pul var. Open Subtitles ثلاثمائة وخمسون أوروبى مئتان آسيوى مائة خمسة وسبعون أمريكى مائة أفريقى و 12 الأميرة "غرايـس" التذكارية
    yüz tane rahibe vardı. Open Subtitles ها هم هناك مائة راهبة يعزفون الجيتار
    Gördüğünüz mumyayı yüz tane güvercine çevireceğim! Open Subtitles سوف أقوم بتحويل هذه المومياء إلى مائة من الحمامات الطائرة!
    Apu, bana yüz tane piyango bileti ver, çünkü Bay X iş başında. Open Subtitles أعطني مائة بطاقة يانصيب يا (آبو) لأن (مستر إكس) يشعر أن الحظ يحالفه
    Her ardışık veri patlamasına ulaşmak birkaç yüz tane mikrosaniyelik bağlantıyla saatler aldı,.. Open Subtitles لقد أخذ عدة مئات من جزء الثانية كوقت للاتصال وساعات للبحث في كل واحدة من السلسلات التابعة من البيانات
    Çıktığımız altı ay boyunca, belki de yüz tane bahane uydurdun. Yapma, 100 mü? Open Subtitles خلال الستّة شهور الأخيرة والتى كنا نتواعد فيها أختلقت مئات الأعذار
    Sonunda birkaç yüz tane olana kadar haftalar boyunca günde birkaç yumurta bırakır. Open Subtitles ستضع فى اليوم عدة بيـضات وأسبوع بعد أسبوع وفى النهايه ربما قد تضع عدة مئات
    Şundan yüz tane, bundan yüz tane alırsam, şu veya bunun ne olduğu hiç farketmez. TED لو عندى المئات من هذا والمئات من تلك، لن يشكل أى فارق ما يكون هذا او ذاك.
    yüz tane ölü cadının gücünü alamazsın bu seni öldürür. Open Subtitles لا يمكنكِ التواصل مع قوى مئة ساحرة سالفة، هذا سيقتلكِ
    Onların yüz tane adamı olmalı. Open Subtitles لابد ان هناك اكثر من مائه رجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more