"yüzleşmemiz" - Translation from Turkish to Arabic

    • مواجهة
        
    • نواجه
        
    • نواجهه
        
    • نواجهها
        
    • مواجهته
        
    Bununla yüzleşmemiz lazım, mafyanın günleri sona erdi. Open Subtitles إذاً علينا مواجهة الأمر أيام المافيا قد ولَّت
    Onlardan kaçmak yerine sorunlarımızla yüzleşmemiz gerektiğini düşünmüyor musun? Open Subtitles ألا تظنين بأنه يجب علينا مواجهة مشاكلنا ، بدلا من أن نهرب منها؟
    Şeytan'la yüzleşmemiz gerektiğini onlar söylerdi. Open Subtitles انهم هم من قالوا اننا يجب ان نواجه الشيطان
    Ama şu dakikadan itibaren onun bu sahnelerden ayrılmaya yönelik hiç beklemediğimiz kararıyla yüzleşmemiz gerek. Open Subtitles لكن يجب أن نواجه الآن الخيارات الغير متوقعة, للهرب من بقعة الضوء
    Önemli olan tek şey, bununla beraber yüzleşmemiz. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي يهم حقا هو أن نواجهه معاً
    yüzleşmemiz gereken sorunun büyüklüğünü görüyorsunuz. TED لذا يمكنكم رؤية حجم المشكلة التي سوف نواجهها
    Ama çoğumuz için, yüzleşmemiz gereken korkunun kendisidir. Open Subtitles ولكن لمعظمنا فهو الخوف الذي نخشى مواجهته
    Sadece gerçekle yüzleşmemiz gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles انا فقط اعتقد انه يجب علينا مواجهة الواقع.
    Bakın iyi bir hamle düşleyebiliriz ama gerçeklerle yüzleşmemiz gerek. Open Subtitles انصتوا، الكلام سهل ولكن علينا مواجهة الحقائق
    Gerçekle yüzleşmemiz lazım! Çoktan ölmüş olabilir! Open Subtitles علينا مواجهة الحقيقة, قدْ يكون ميّتاً أساساً
    Bu da hatalarımızla yüzleşmemiz anlamına geliyor. Adaletle yüzleşmemiz. Open Subtitles وهذا يعني مواجهة أخطائنا مما يعني مواجهة العدالة.
    İnsanların en iyi yanlarını görmek, ruhlarımızın bize merak ve iyimserlikle dünyayla yüzleşmemiz için verilmiş bir hediye olduğuna inanmak gibi. Open Subtitles مثل النظر لأفضل ما في الناس والإيمان أن الروح البشرية هي ما تمنحنا الموهبة في مواجهة العالم بفضول وتفاؤل...
    Bir noktada, gerçeklerle yüzleşmemiz gerek. Open Subtitles علينا مواجهة الحقائق في مرحلة ما
    - Bu testin zamanında sonuçlanmama ihtimali ile de yüzleşmemiz gerek. Open Subtitles علينا أن نواجه حقيقة النتائج لن تصل في الوقت المحدد
    İyi sebepten kötü şeyler yaptığımızda belki yine de sonuçlarıyla yüzleşmemiz gerek. Open Subtitles ربما عندما نرتكب أموراً سيئة من أجل سبب وجيه لا يزال من الواجب علينا أن نواجه العواقب
    Sahiden gerçek dünyayla tekrar yüzleşmemiz gerektiğinde? Open Subtitles عندما يجب علينا أن نواجه العالم الحقيقي مره اخرى؟
    "Bunu açıklayamam, ama burada olduğunu biliyorum ve onunla yüzleşmemiz gerek." Open Subtitles ليس بوسعي تفسير هذا" و لكني أعرف بوجوده "و علينا أن نواجهه
    Daha fazla kayıp mı? Bu, yüzleşmemiz gereken bir ihtimal, efendim. Open Subtitles هذا احتمال قد نواجهه يا سيدي
    Fakat asıl yüzleşmemiz gereken gerçekler resmin tamamındadır. Open Subtitles ولكن الحقيقة التي يجب ان نواجهها نحن الناقدون, انه في حكمة سير الاشياء
    Hepimizin yüzleşmeye hazır olduğunu hissetmediği ve yüzleşmemiz gereken pislikler var. Open Subtitles اتعلم ماذا؟ نحن جميعاز لدينا مشاكل يجب ان نواجهها ونشعر اننا لسنا مستعدين لها
    Artık hepimizin, gittikçe karmaşıklaşan bu durumla, yüzleşmemiz gerekiyor. Open Subtitles و هذا أمر لابد من مواجهته, حيث أن هنالك الكثير من التشعبات و التعقيدات...
    Bu sorun, bu mücadele, şimdi yüzleşmemiz gereken şeydir. İnanıyorum ki bu çeşit bir ilgisizlik, bu gönüllü cehalet, bu biraz önce bahsettiğimiz varlık ve nüfuz imkanlarının tek bir noktada toplanmasının hem sebebi hem sonucudur. Derin kamusal adaletsizlik. TED حسنا، هذا المشكل، هذا التحدي، هو أمر علينا مواجهته الآن، وأعتقد أنه حين يكون لديك هذا النوع من التنصل، من الجهل المتعمد، فإن الأمر يصبح سببا ونتيجة لتمركز فرص الغنى والنفوذ الذين كنت أتحدث عنهما قبل قليل، عن ذلك التفاوت العميق في التربية المدنية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more