"yıkadı" - Translation from Turkish to Arabic

    • غسل
        
    • بغسل
        
    • غسلت
        
    • يغسل
        
    • بالغسيل
        
    • وغسلوا
        
    • ونظفته
        
    Yüce İsa, bu Meksikalı adam ne yaptı, çoraplarını demlikte mi yıkadı? Open Subtitles يا إلهي ما الذي فعله هذا المكسيكي غسل جواربه في هذا الوعاء
    Kendi sonucum: katil ellerini yıkadı ve sonra onu öpmek için eğildi. Open Subtitles خاتمتي: القاتل غسل يديه، ثم انحنى لأجل قبلة، هكذا
    Şantaj yapmak işlediği suçların en hafifiydi. Bir arkadaşımızın beynini yıkadı. Open Subtitles و الإبتزاز هو أقل جرائمه ، لقد غسل دماغ صديقنا
    26 yıldır ne bulaşık yıkadı ne de tırnağını kırdı. Open Subtitles لمدة 26 سنة، لم تقـم بغسل طبق أو تلميع إظفر.
    Sekiz dakika sonra kasılmaların yoğunluğu arttı, hemşire ellerini yıkadı, temiz eldivenleri giydi, muayene etti ve rahim boynunun tamamen genişlemiş olduğunu gördü. TED بعد ثمان دقائق، شدة الانقباضات قد ازدادت، لذا فالممرضة قامت بغسل يديها، وضعت قفازين نظيفين، فحصتها، ووجدت أن عنق الرحم قد اتسع تماماً.
    -Kardeşçiğim acaba kulaklarını en son ne zaman yıkadı? Open Subtitles متى كانت أخر مرة غسلت بها أُذنيك؟ كفى عن ذلك.
    Etrafındaki insanları okudu, bir yolunu buldu ve ihtiyaçlarına hizmet etmeleri için beyinlerini yıkadı. Open Subtitles يجد طريقه لولوج عقلهم ومن ثم يغسل دماغهم ليخدموا احتياجاته
    Bu evde birisi en son ne zaman çamaşır yıkadı? Open Subtitles متى اخر مرة قام احد ما بالغسيل في هذا المنزل ؟
    Eppo amca bütün arabayı tazyikli suyla yıkadı ama motoru kontrol etmedi mi? Open Subtitles عمك غسل السيارة كاملة,، لكنه لم يفخص المحرك
    Marulları babam yıkadı ben kuruttum ve balığı ekledim. Open Subtitles أبي غسل الخّس وأنا جففته، وأضفت عليه السمك الذهبي
    Sence öğrencilerinin Jonestown olayındaki gibi beynini mi yıkadı? Open Subtitles أعتقد أنه غسل ​​أدمغتهم طلابه إلى نوع الشيء جونزتاون؟
    Jane'in FBI tecrübesi onun beynini yıkadı. Open Subtitles تم غسل أدمغتهم جين عن التعرض لها لمكتب التحقيقات الاتحادي.
    Yüzünü yıkadı, tırnaklarını temizledi, zihnini boşalttı... saçını taradı ve hazır bir şekilde geri döndü. Open Subtitles غسل وجهه، وقلّم أظافره وصفّي ذهنه تماماً... مشّط شعره، وعاد جاهزاً للعب.
    Cinayet saplantısı olan yaşlı bir adam beyninizi yıkadı. Open Subtitles غسل دماغك للإنكار بواسطة رجل كبير بالسن مهوؤس بجرائم القتل -هذا سخيف
    Ayrıca 10 saattir şehirde olmasına rağmen şimdiden iç çamaşırlarımı yıkadı. Open Subtitles بالإضافة الى ذلك ، الرجل في المدينة منذ 10 ساعات لقد قام بالفعل بغسل ملابسي الداخلية
    Bir seferinde, dükkâna geldi ve annem kadının saçını yıkadı. Open Subtitles لقد قدمت مرة إلى الصالون الذي تعمل فيه أمي وقامت أمي بغسل شعرها
    Muhtemelen diğer kurbanlarınkini de yıkadı. Evlerine bakarız. Open Subtitles غالباً قام بغسل حاجيات الضحايا الآخرين كذلك
    Dalga geçiyor olmalısın. Arabasını daha dün yıkadı. Open Subtitles لا بد أنها تمزح لقد غسلت سيارتها البارحة
    Fakat iş kaybından daha önemlisi anlam kaybı çünkü Sanayi Çağı'nın iş ahlakı iş için var olduğumuz konusunda beyinlerimizi yıkadı, işin hayatlarımızı tanımladığı konusunda. TED ولكن الأكثر خطورة من فقدان الوظائف هو فقدان المعنى، لأن أخلاقيات العمل في العصر الصناعي قد غسلت أدمغتنا للتفكير بأن العمل هو سبب وجودنا، وأن العمل يحدد معنى حياتنا
    7:40–7:50 arası, tuvalete gidip yüzünü yıkadı. Open Subtitles 40 إلى 7: 50 يذهب للحمام يغسل وجهه، ماذا في ذلك؟
    Annem diğer madencilerin çamaşırlarını bile yıkadı. Open Subtitles حتى ‫والدتي قامت بالغسيل ‫لعمال المناجم الأخرين
    Ailem hayalimin peşinden gidebilmem için otel odalarını temizledi, bulaşıkları yıkadı ve benzinlikte çalıştı. TED نظف والداي غرف الفنادق وغسلوا الأطباق وضخوا الغاز لكي أقدر على تحقيق حلمي.
    Saçında yahni parçaları Ama gitti yıkadı Open Subtitles ♪ وأختنقت في الفرن ونظفته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more