"yaşının" - Translation from Turkish to Arabic

    • عمرها
        
    • سن
        
    • سنها
        
    • عمر
        
    Doğun kayıtları yaşının 62 olduğunu gösteriyor. Open Subtitles تسجيلاتها الطبية تشير إلى أن عمرها 62 عاماً.
    Neden böylesine güzel bir kız, yaşının iki katındaki bir enayiyle bu tozun içinde koşturuyor? Open Subtitles لما تضيع فتاة جميلة وقتها بالترهات مع فاشل بضعف عمرها
    Gabby 5 yaşının altında olduğu ve babasının yeri bilinmediği için istatistiklere göre kaçırılmadan uzak biri değil de suçlu o. Open Subtitles بما ان " غابى " عمرها اقل من 5 سنوات و مكان والدها غير معروف فالاحصائيات تقول ان احتمال كونه الجانى
    Kural uygun münazarada, tartışmalı olmayan hiçbir şey konuyu oluşturmaz: oy verme yaşının yükseltilmesi, yasa dışı kumar gibi. TED لذا، في المناظرة الرسمية، ليس هناك موضوع ما لم يكن مثيرًا للجدل، كأن نزيد سن التصويت أو نحظر القمار.
    Hepsi bekâr bayanlar, 30 yaşının altında. Biri kitap evi sahibi. Open Subtitles كلهم نساء عازبات، تحت سن الثلاثين، احداهم كانت مالكة مخزن كتب
    yaşının iki katıymış gibi davransa da derinlerde bazı şeyler var. Open Subtitles ربما تتصرف كمن في ضعف سنها و لكن في الداخل، هي لا شيء إلا أسرار؟
    Korkusuz ve güçlüydü. yaşının üstünde bir bilgeliği vardı. Open Subtitles كانت لا تعرف الخوف و قوية، و حكيمة أكبر من سنها بمراحل.
    O daha senin yaşının onaltıda biri yaşında. Aklını başına al. Open Subtitles أنها في عمر الـ16 فلتضرع عينك في منتصف رأسك
    Çöp adam dışında çizdiği bir şey yaşının ilerisinde olduğunu gösterdiği söylendi bana. Open Subtitles وقيل لي أن أي شيء يتعدى رشكل العصى يعتبر تقدم في عمرها.
    Yemin ederim, kız yaşının küçük olduğunu söylememişti. Open Subtitles أقسم بالله انها لم تخبرنى عن عمرها
    Oaraya uygun değildi çünkü onun raporu 63 yaşında olduğunu ve 55'ten sonra saymayı bıraktığını gösteriyordu fakat anun yaşının bir sorun olmayacağını bir dahi kabul edip onu içeri aldı. Open Subtitles كانت غير مؤهلة لأن مخططها أظهر أنها في 63 عاماً، والحد عند 55 عاماً، لكن العبقري الذي أدخلها اعترف أنه أخطأ في تحصيل عمرها.
    İkincisi, yaşının önemi yok. Open Subtitles وثانياً، إن عمرها ليس له أي أهمية
    Gerçek yaşının yarısı kadar. Open Subtitles نصف عمرها الحقيقي
    Kesin olarak bilemeyiz. Ama üçü de 30 yaşının altında. Open Subtitles فليس لهما من فائدة لنا لكن جميعهن تحت سن الثلاثين
    Bunlar her sene beş yaşının altında ölen çocukların sayısı. TED هذه هو عدد الأطفال الذي يموتون قبل سن الخامسة كل عام.
    Burada, yeşil nokta ile işaretlediğim kişiye bakarsanız yaklaşık 70 yaşında olduğunu, fakat her şeyi doğru yapmışsak bu kişinin biyolojik yaşının sadece 45 olduğunu göreceksiniz. TED يمكنكم ملاحظة، الشخص بالنقطة الخضراء يبلغ حوالي 70 سنة لكن يبدو أنه يملك سن بيولوجي، إن لم نخطئ، لشخص عمره 45 سنة.
    Demek istediğim, oylama yaşının 18 olmasının bir sebebi olmalı. TED أعني أنه لابد وأن يكون هناك سبب لجعل سن التصويت هو 18 سنة.
    yaşının küçüklüğü ve acımasız yöntemleri bütün bir ülkeyi şoka sokmuştu ve bir de hiçbir şey olmamışçasına saf tavırları... Open Subtitles المجتمع كله قد صدم لصغر سنها . .
    -Ama gücü yaşının çok ötesinde. Open Subtitles -لكن قوتها تفوق سنها .
    Bilirsin. 30 yaşının üstündeki kadınların kendilerini bulduğunu düşünüyorum. Open Subtitles انا اشعر ان النساء يصبحون رائعيين بعد عمر الثلاثين
    "6 yıl sonra, annesinin yaşı çocuğun yaşının 5 katı olacak. Open Subtitles ""في 6 سنوات سيكون 5 مرات أصغر من عمر الأم "

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more