| - Baba, 11 yaşında değilim! - Pekâlâ aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | أبي أنا لست في الحادية عشر من عمري حسناً أنتِ تبالغين |
| Baba, ben 12 yaşında değilim, kendi akşam yemeğimi yapabilirim. | Open Subtitles | أبي، أنا لست في الثانية عشر، أنا أستطيع إعداد عشائي |
| Yani artık 6 yaşında değilim, gerçekten en sevdiğim bir renk yok. | Open Subtitles | نظرًا لأني لست في السادسة من عمري فليس لدي حقًا لون مفضل |
| 17 yaşında değilim. Benim sevimli ve hassas olduğumu düşünmen için söyledim. | Open Subtitles | انا عمري ليس 17 قلت ذلك لتظني انني لطيف وضعيف |
| - 30 yaşında değilim. O zaman neden yüzünde çizgiler var? | Open Subtitles | عمري ليس 30 - إذًا، لماذا عندك كل تلك الخطوط على وجهك؟ |
| Çünkü 10 yaşında değilim, ayrıca hayvanları da sevmem. | Open Subtitles | لأنني لستُ في العاشرة ولا أحب الحيوانات. |
| Örneğin; artık 47 yaşında değilim. Halbuki, olduğumu hissettiğim ve olmak istediğim yaş 47. | TED | مثلًا، لم أعد في سن 47 عامًا، مع أنني أشعرُ كذلك، وهو العمر الذي أرغبُ التفكير فيه بنفسي كما هو. |
| Anne, ben 12 yaşında değilim, tamam mı? | Open Subtitles | أتعلمين ماذا يا أمي؟ أنا لست في 12 , مفهوم؟ |
| Ziyaretine gelirdim, ne var ki 8 yaşında değilim. | Open Subtitles | أجل , حسناً , كنت لأرغب في زيارتك , لكنني لست في الـ 8 من عمري |
| 12 yaşında değilim artık. | Open Subtitles | إنها تُدعى خصوصية، لست في الثانية عشرة بعد الآن. |
| - Özel yaşam diyorlar buna. 12 yaşında değilim artık. | Open Subtitles | إنها تُدعى خصوصية، لست في الثانية عشرة بعد الآن. |
| Ben 8 yaşında değilim anne, 18 yaşındayım. Korunmaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لست في الثامنة ياأمي أنا في الثامنة عشر ولا احتاج للحماية من أحد |
| - Küsmedim Jonathan. 14 yaşında değilim. | Open Subtitles | لم أٌقم بالتهجم عليك ولكنني لست في الرابعة عشر من عمري |
| - Lütfen anne. Artık dokuz yaşında değilim. | Open Subtitles | فقط امي من فضلك انا لست في التاسعة بعد الان |
| 20 yaşında değilim ki elin elime deyince tir tir titreyeyim. | Open Subtitles | أنا لست في العشرين وأرتعش عندما ألمس يدك |
| Ben de 20 yaşında değilim ama yine de elin elime deyince tir tir titriyorum. | Open Subtitles | وأنا أيضاً لست في العشرين لكني ما زلت أرتعش عندما ألمس يدكِ |
| Ben karşında duruyorum. 7 yaşında değilim. | Open Subtitles | أنا بخير أمامك الآن لست في سن السابعة. |
| Orada dur. Artık 5 yaşında değilim. | Open Subtitles | حسناً، أنا لست في الخامسة من عمري |
| 38 yaşında değilim. | Open Subtitles | عمري ليس 38 عاما |
| 5 yaşında değilim teşekkür ederim. | Open Subtitles | عمري ليس خمس سنوات |
| Daha iyi hissederiz. Hayır, 16 yaşında değilim artık. | Open Subtitles | كلا , أنا لستُ في 16 من عمري لا أستطيع الشرب هكذا مرة أخرى |
| Ben artık ayrıldığımız zamandaki gibi altı yaşında değilim. | Open Subtitles | ..أنا لم أعد في السادسة من عمري ، كما كنا في السابق |