| Ama torunumun oğlunun biraz büyüdüğünü görecek kadar yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أعيش كفاية لأرى ابن حفيدي يكبر قليلًا |
| Ben de senin gibi boynumda tasma olmadan yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش كما تعيش أنت بدون قيود حول عنقي |
| Ben "iyi" bir ülkede yaşamak istiyorum, ve fazlasıyla ümit ediyorum ki siz de böyle istiyorsunuz. | TED | أريد أن أعيش في دولة خَيّرة، وأتمنى أنكم تريدون ذلك أيضًا. |
| Ciddi ciddi burada yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أنا حــــــــــــــــــقا أريد العيش هنا |
| Bu dünya değil, yaşamak istiyorum, sinir ol... — Lanet olsun. | Open Subtitles | ــ هذا ليس عالماً أريد العيش فيه ــ تباً |
| Büyük bir evde yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | انى اريد العيش فى بيت كبير فى يوم من الايام. |
| İkili bir hayat yaşamak istiyorum bu yüzden kendimi büyük uyuşturucu işiyle ispatlayabilirim. | Open Subtitles | اريد ان اعيش حياة مزدوجة لكي ااستطيع ان اكون شاهد في محاكمة مخدرات. |
| Veren tarafların başardığı bir dünyada yaşamak istiyorum, umarım bu dünyayı oluşturmama yardım edersiniz. | TED | أريد أن أعيش في عالَم حيث ينجح المِعطاؤن، آمُل أن تساعدوني لصنع هذا العالم |
| Ölmeden önce, bir gün olsun senin gibi yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش يوماً واحداً مثلك قبل أن أموت |
| Ölmeden önce, bir gün olsun senin gibi yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش يوماً واحداً مثلك قبل أن أموت |
| Ben seninle yaşamak istiyorum, ama nehri önleyemezsin. | Open Subtitles | أريد أن أعيش معك، ولكن لا تستطيع إيقاف النْهر. |
| yaşamak istiyorum. Evreni yaşamak istiyorum ve turta yemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش أريد أن أكتشف الكون أريد أن آكل فطيره |
| Senin yanında yaşamak istiyorum, tüm sorunlarla, seninkilerle ve benimkilerle. | Open Subtitles | أريد... أن أعيش بجانبك، بالرغم من مشاكلنا الكثيرة، أنتِ وأنا |
| Gözleme yemek istemiyorum ki, yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن آكل سوى الكعك أريد أن أعيش حياتي |
| Özetle, güzel ve dışarıda bir yerde yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | الخلاصة: أنني أريد العيش في مكان جميل في الخارج |
| Misa... Mükemmel dünyamda seninle yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | ميسا، أريد العيش معك في عالم مثالي لأطول مدة ممكنة |
| Gelecek yılın bu zamanına kadar yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | فقط أريد العيش هذه اللحظة في العام المقبل |
| Büyüyünce, gorillerle yaşamak istiyorum, tıpkı sizin yaptığınız gibi. | Open Subtitles | عندما اكبر .. اريد العيش بين الغولارا مثلما فعلتي |
| Bir gün böyle bir dünyada yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | اعني، هذا هو العالم الذي اريد ان اعيش يوماً واحداً فيه |
| Ben o dünyada yaşamak istiyorum ve bu tartışmayı hayata geçirmek istiyorum. | TED | أريد أن أحيا في هذا العالم، وأريد أن نتناقش عن هذا الأمر. |
| "Zenci bir başkan görene kadar yaşamak istiyorum" derdim. | Open Subtitles | إعتدت قول إني أود العيش طويلاً بما يكفي لآرى رئيساً أسود, |
| Bu şekerlerin hepsini yiyebilecek kadar uzun yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أود أن أعيش لفترة طويلة كافيه لأن آكل كل هذه الحلوى |
| Hayır, ben onu istemiyorum. Normal biri gibi yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد هذا أريد الحياة بصورة طبيعية |
| Sanırım artık hayatımı yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | .أعتقد أنني أريد عيش حياتيّ الآن |
| Can sıkıntısından sızlanmadan, her günün birbirinin aynı olduğunu düşünmeden yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ العَيْش بدون سأمِ بدون التَفْكير كُلّ يوم في نفس الشئ |
| -Çünkü ben yaşamak istiyorum pislik | Open Subtitles | لأني أريد البقاء حياً أيها الوغد , أتفهم؟ |
| Sanırım kendi dairemde yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني أريد تجربة العيش في شقتي الخاصة |
| ♪ hissi yaşamak istiyorum | Open Subtitles | فونت كولور = "# D900D9" فونت كولور = "# FFFF00" ♪ أريد أن أقطع الشعور |
| Bu mahallede çalışıyorum ve burada yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أعمل في الجوار , وأريد العيش بالجوار |