"yaşlı bir kadını" - Translation from Turkish to Arabic

• امرأة عجوز
• سيدة عجوز
• لمس امرأة مسنة
• لإمرأه كبيره بالسن
• إمرأة عجوز
• المرأه العجوز
• سيدة مسنة

Benim gibi yaşlı bir kadını hatırlamıyorsunuzdur herhâlde. Buradaki masalarda oynar mısınız çok?
ربما لا تتذكر امرأة عجوز مثلى هل تلعب القمار هنا ؟

yaşlı bir kadını adadan çıkarmak için burada olduğunuzu söylediler bana.
لقد أخبروني بأنك هنا لكي تخرج امرأة عجوز من الجزيرة

Çocuklar tarlalarda yardım etmek için gittiğinde Camma, göz enfeksiyonu olan yaşlı bir kadını ziyaret etmek için karşı köye geçiyor.
عندما يذهب الأطفال للمساعدة في الحقول تتوجه كاما نحو القرية لتزور سيدة عجوز مصابة بإنتان في العين

Buraya gelirken, bir taksinin kaldırımın üstüne çıkıp yaşlı bir kadını altına aldığını gördüm.
وأنا في طريقي هنا حد سيارات التاكسي فقد التحكم بالمكابح وكاد يصدم سيدة عجوز

Whisker taklitlerine benzeyen ikinci tablo akli dengesi bozuk bir grup çocuğa uyumadan önce hikâyeler okuyan yaşlı bir kadını resmetmiş.
ألرسمه الثانية لإمرأه كبيره بالسن تقرأ قصة قبل النوم لمجموعه من الأطفال

yaşlı bir kadını zehirledin, kadın, kasılmalar yüzünden camdan fırladı.
وقمتى بتسميم امرأة عجوز وقمتى برميها من النافذة

Dün yaşlı bir kadını ezdim. Yaptığım en iyi tatil.
ودهستُ امرأة عجوز بسيارتي أمس هذه أفضل أجازة قضيتُها في حياتي

Ve yaşlı bir kadını, sonraki günlerin daha kötü olacağı düşüncesi sarmıştı.
.. وبدرت إلى ذهن امرأة عجوز فكرة أن الأيام القادمة قد تكون أسوأ ..

Seninle kapı arasında duruyor diye, yaşlı bir kadını itip yere düşürebilir misin?
أن تدفع امرأة عجوز الى الأرض لأنها تقف حاجزاّ بينك وبين الباب؟

Normal bir Amerikan ailesi gibi davranıyoruz böylece yaşlı bir kadını bize para vermeye ikna edeceğiz.
كنا فقط نتظاهر بأن نكون كأي عائلة اميركية لذا نحن نقوم بخداع امرأة عجوز حتى تعطينا المال

Anlamakta zorlanıyorum neden yaşlı bir kadını küçük parçalara ayırsın ki?
لأنني أواجه صعوبة في معرفة لماذا هي تقطع امرأة عجوز إلى قطع صغيرة.

Ha? Bir keresinde yüzünü gördü diye yaşlı bir kadını vurmuştu.
ذات مرة، أطلق النار على سيدة عجوز لأنها رأت وجهه

yaşlı bir kadını balkondan atan birisini mi arıyoruz?
اذن نحن نبحث عن شخص القى سيدة عجوز من الشرفة؟

Büyük ihtimalle yaşlı bir kadını soydun, ha?
ربما سرقت سيدة عجوز .. أليس كذلك ؟

Bu sabah tam onun tanımıyla uyan yaşlı bir kadını aldık.
هذا الصباح جلبنا سيدة عجوز مطابقة للوصف

Whisker taklitlerine benzeyen ikinci tablo akli dengesi bozuk bir grup çocuğa uyumadan önce hikâyeler okuyan yaşlı bir kadını resmetmiş.
الرسمه الثانيه لإمرأه كبيره بالسن تقرأ قصة قبل النوم لمجموعه من الأطفال

Bu yüzden, bu iş için benim gibi yaşlı bir kadını dünyanın öbür ucuna gönderdiler.
لهذا السبب يُرسلونني أنا... إمرأة عجوز... خلال نصف العالم لأفعل هذا

yaşlı bir kadını taş mezara diri diri gömecek miydin?
أكنت ستدفن المرأه العجوز حية في قبر من الصخر ؟

İnsan öyle yaşlı bir kadını iki tane yabancıyla bırakmaz.
انتى لا تتركين سيدة مسنة مثل هذه معإثنينمن الغرباء.