"yaşlısın" - Translation from Turkish to Arabic

    • عجوز
        
    • السن
        
    • كبرت
        
    • مسنة
        
    • مسن
        
    • سنك
        
    • سناً
        
    • مسنّة
        
    • عجوزٌ
        
    • عجوزُ
        
    • أنت أكبر
        
    • إنك كبير
        
    • وعجوز
        
    • كبير بالسن
        
    • كبير بالعمر
        
    Girmene izin veremem, çünkü bok kadar yaşlısın. Bu kulüp için. Open Subtitles لا استطيع السماح لك بالدخول لأنكِ عجوز بالتسبة لهذا النادي
    Çok yaşlısın. Aptal gibi bir şey misin? Open Subtitles أنت عجوز هل أنت غبيء أو شيء من هذا القبيل؟
    Biraz yaşlısın ama, bana borcu olan cerrah bir ev arkadaşım var. Open Subtitles أنت كبير السن إلى حدٍ ما، لكن شريك غرفتي جراح، وأنا أدينه.
    Şirketin, pilotluk için yaşlısın demesi bunu doğru yapmaz. Open Subtitles غير صحيح حين قالت الشركة أنك كبرت على القيادة،
    Hayır, görmedin. Sen yaşlısın. Bir şey göremezsin. Open Subtitles لا لم تفعلي انت مسنة لا تستطيعين رؤية شيء
    Biliyor musun, doğru. Benim için çok yaşlısın. Open Subtitles انت دائماً محق, أنت مسن بالنسبة لي
    Bunlar için çok yaşlısın. Open Subtitles أنتَ أكبر سناً من أن تفقدَ أعصابك. أنا عجوز ؟
    Böyle küçük şovlar yapmak,.. ...şehirde etrafta dolaşmak için çok yaşlısın. Open Subtitles . أنت جدا عجوز على المرور في كل أنحاء المدينة وتقديم العروض
    Sonuçta, sokak dalaşı için biraz yaşlısın. Open Subtitles فبعد كل شيء ، أنت عجوز للغاية على مُشاجرة الشوارع تلك
    Baba olmak için fazla mı yaşlısın yani? Open Subtitles أنت لم تقل أنك عجوز لكى تصبح أب ؟
    - Ben iyiyim sahip. - Neyse, bu yolculuk için çok yaşlısın. Open Subtitles أنا بخير ، سيدي - أنت عجوز لتحمل مشاق السفر -
    Ben götü göbeği salmışım, sen de yaşlısın. Bence yapmayalım bunu bak. Open Subtitles أنا مترهّل، أنت عجوز هذا غير صائب
    Bak, belki sen hatırlamıyorsundur, anlamak için çok yaşlısın çünkü. Open Subtitles لعلك لا تتذكرين، أنت كبيرة في السن كي تفهمي هذا.
    Başrolde sen varsın, babalık. İşi çekip çevirmek için çok yaşlısın. Open Subtitles الأمر الأساسي هو أنت, أيها العجوز أنت متقدم في السن جداً و لا يمكنك النجاح
    Bu teşkilatı yönetmek için çok yaşlısın ! Open Subtitles و هراءك عن هذا ! لقد كبرت فى السن لكى تدير تلك الوكالة
    Yani aşk için biraz yaşlısın. Open Subtitles أعني أنك كبرت قليلا على الوقوع في الحب
    Büyükanne , çok yaşlısın , birilerinin sana göz kulak olması gerekiyor . Open Subtitles جدتي، أنتِ امرأة مسنة وعلى أحدهم أن يعتني بك
    Bu tür işleri yapmak için sen fazla yaşlısın.. Open Subtitles إنك مسن للغاية للقيام بهكذا عمل
    Sorun şu ki, senin vaktini boşa harcıyor olacaklar çünkü bu iş için çok yaşlısın. Open Subtitles لكن المشكلة الوحيدة هي أنهم سيكونون يضيعون وقتكِ لأن سنك كبير
    Hayır tabii ki. yaşlısın ve zaten bir sürü şeyi biliyorsun. Open Subtitles لا ، لأنك أكبر سناً وأنت بالفعل تعرف أشياء
    Harikaydı ama sen bayağı yaşlısın ve ağlayıp duruyorsun. Open Subtitles كان رائعًا, لكنكِ... أنتِ مسنّة وتبكين كثيرًا. حسنٌ؟
    Benim için çok yaşlısın. Open Subtitles أنت ِ عجوزٌ بالنسبة لي
    Sarkıntılık yapmak için çok yaşlısın! Open Subtitles " أنتَ عجوزُ لكي تفقد أعصابكَ "
    Dediğinden biraz yaşlısın ama iş görürsün. Tamam, otobüse bin. Open Subtitles أنت أكبر قليلاً مما ذكرت لكنك مميزة, حسناً إلى الحافلة
    Ted 30 yaşındasın, bu şekilde davranmak için çok yaşlısın. Open Subtitles تيد ، انت في الثلاثين إنك كبير جداً لتتصرف هكذا
    Ayrıca çok yavaşsın. yaşlısın. Formunu kaybetmişsin. Open Subtitles إضافة لذاك أنت بطيء وعجوز وفقدت خطوتك
    Aslında o kadar da eski görünmüyorsun. Sadece biraz yaşlısın. Open Subtitles لا تبدو كبير بالسن حقاً فقط كبير نوعاً ما
    Öleceksin. Fotoğrafı gördüğünde yani, yaşlısın diye değil. Open Subtitles ستموت عندما تراها ليس لانك كبير بالعمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more