"yaşlandıkça" - Translation from Turkish to Arabic

    • كلما كبرت
        
    • عندما تكبر
        
    • تقدم العمر
        
    • كلما كبرنا
        
    • بعمرك
        
    • في العمر
        
    • يكبر
        
    • كبرت بالسن
        
    • كبرت في
        
    • في السنَّ
        
    • في شيخوختك
        
    • كلّما كبرت
        
    • التقدم بالعمر
        
    • التقدم في السن
        
    • مع التقدم في
        
    Bunun anlamı şudur, dişi katil balina yaşlandıkça ailesinin büyük bir bölümünü çocukları ve torunları oluşturur, daha uzak akrabalarsa ölür. TED هذا يعني أنه كلما كبرت أنثى الحوت القاتل فإن نسبة أكبر من عائلتها تتكون من أطفالها وأحفادها بينما يموت الأقارب البعيدون.
    yaşlandıkça, tüm bu hatalar kendi içinde yığılmaya başlar. Open Subtitles عندما تكبر فى السن كل هذة الاخطاء تؤنبك من داخلك
    Biz genellikle yaşlandıkça gençken olan arzularımızı kaybettiğimizi düşünürüz. TED نعتقد في غالب الأحيان إنّه مع تقدم العمر نفقد رغباتنا التي ارتبطت بمرحلة الشباب.
    İlk olarak, haklısınız bizler yaşlandıkça değişim sürecimiz yavaşlıyor, ikinci olarak ise, haksızsınız, çünkü bu yavaşlama düşündüğünüz oranda gerçekleşmiyor. TED أولًا، أنت محق، التغيير يتباطأ كلما كبرنا في العمر، ولكن ثانيًا، أنت مخطئ، لأنه لا يتباطأ بقدر ما نحن نعتقد.
    Senin gibi yaşlandıkça, aşkı düşünmeye başlarım. Open Subtitles بعمرك واكون اكبر عندما الحب فى التفكير سابدا
    Bunun yanında, yaşlandıkça daha zayıf hale geliyor olmamız da yadsınamaz bir gerçek. Bu durumda, daha önceden yapabildiklerimizi, yapamaz hale geliyoruz. TED والأشد من ذلك هو مع ازديادنا في العمر نصبح أضعف ولا نستطيع القيام بالمهام التي كنا نفعلها من قبل
    Bugün en pahalı hastalık o ve masrafların 1946-64 doğumlu nesil yaşlandıkça 2050'de beş katına çıkacağı tahmin ediliyor. TED واليوم هو أكثر الأمراض تكلفة، ومتوقع أن تتضاعف تكلفته خمس مرات في 2050 حينما يكبر جيل الخمسينيات.
    Tek hoşlandığım yanın Link, yaşlandıkça daha da tatlı oluyorsun. Open Subtitles ما يعجبني بشانك "لينك" انك كلما كبرت كلما صرت افضل
    yaşlandıkça sana takip ettirecekleri kurallar da artacaktır. Open Subtitles كلما كبرت ، كلما كثرت القواعد التي يريدونك أن تتبعها
    Araba hariç. yaşlandıkça araçları da o kadar büyür. Open Subtitles فيما عدا السيارة، كلما كبروا، كلما كبرت سياراتهم
    Neden kadınlar yaşlandıkça saçları kısalır ve mücevherleri irileşir? Open Subtitles لماذا عندما تكبر النساء ... يقصر شعرها وتكبر مجوهراتها؟
    yaşlandıkça oluyor bunlar, anlamıyorsun. Birden kaçıp gidiyor. Open Subtitles هذا يحدث عندما تكبر هي فقط تنسل
    Yaşlandırma programı, insanların yaşlandıkça görsel olarak nasıl değiştiklerini gösteren bir yazılımdır. Open Subtitles يستخدم برنامج تقدم العمر نمذجة متطورة للتنبأ بالتغيرات المرئية في الشخص عندما يكبرون
    yaşlandıkça daha iyi oluyorsunuz, ama garip bir şekilde bu veri setindeki zirve performansı yakalamanız, 30'lu yaşların sonunu ve 40'lı yaşların başını buluyor. TED و كلما تقدم العمر تصبح أفضل، و لكن المثير للإهتمام، أنك لا تصل قمة الأداء في مجموعة البيانات هذه إلا عندما تصل أواخر الثلاثينات و بداية الأربعينيات من العمر.
    Bu doğal bir süreç, ama biz yaşlandıkça kayboluyor. TED إنها عملية طبيعية ولكن يتم فقدانها كلما كبرنا
    Dünyada yaşlandıkça yukarılara tırmanman lazım, sana bu bildiri gelmedi mi? Open Subtitles يفترض أن تكون بمكانة رفيعة بعمرك هذا، أم أنّك لم تسمع بهذا الأمر؟
    bizlerin normalde yapabileceğimiz işlerde görev almalarından bahsediyorum. Çünkü bu işlerin yürütülmesi, yaşlandıkça daha da zor hale geliyor. TED بل أعني أن الروبوتات تقوم بالأعمال التي نفعلها عادة لأنفسنا ولكنها تزداد صعوبة مع تقدمنا في العمر
    Babası yaşlandıkça Anna ve kocası, imparatorluk görevlerinde ailesine yardımcı oluyorlardı. TED بما أن والدها بدأ يكبر في السن، ساعدت آنا وزوجها والديها مع واجباتهم الإمبراطورية.
    yaşlandıkça, daha fazla sıcak su içmek istiyorum. Open Subtitles كلما كبرت بالسن كلما أحببت مذاق المياه الساخنة
    Nedense yaşlandıkça yumuşuyorum. Open Subtitles أجد أننى كلما كبرت في العمر كلما زاد عطائي
    Hayat işte. yaşlandıkça hepimiz daha temkinli oluruz. Open Subtitles كلنا أصبحْ حذرَ أكثر قليلاً كما نَتقدّمُ في السنَّ.
    yaşlandıkça yumuşuyor musun? Open Subtitles هل ستكون لطيفاً في شيخوختك ؟
    Güvenebileceğim küçük şeyler, yaşlandıkça benim için daha çok şey ifade ediyor. Open Subtitles {\pos(190,210)}أشياء صغيرة أستطيعُ الإعتماد عليها أكثر و أكثر كلّما كبرت.
    Zor olan yaşlandıkça kafalarının karışması. Open Subtitles يشقّ التقدم بالعمر و زيادة التشوش مع زيادة الأبتذال.
    İnsan yaşlandıkça saygınlık kisvesi ve rahatsız edici gerçeklerle yüzleşir. TED مع التقدم في السن يأتي الإحترام ومجموعة من الحقائق غير المريحه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more