Yani ben piyanoya yaklaşmaya çalıştığım anda sertçe itiliyordum. | TED | بحيث كلما حاولت الإقتراب من البيانو، كنت تبعدني بحزم. |
Bence katil orijinal ölüm nedenine mümkün olduğunca yaklaşmaya çalışıyormuş. | Open Subtitles | أعتقد أن القاتل كان يحاول الإقتراب قدرَ الإمكان من السبب الأصلي للموت |
Füze yaklaşmaya devam ediyor. Zik zak yapmaya devam edin. | Open Subtitles | الصاروخ مازال يقترب بثبات إستمر بعميلة المراوغة |
Füze yaklaşmaya devam ediyor. | Open Subtitles | 20 ميل الصاروخ مازال يقترب ويتعقبنا بثبات |
Ben de bir genç olarak buna yaklaşmaya çalışırdım uçaklar çizerek, sürekli uçaklar çizerek. | TED | وبالتالي كاي شاب كنت احاول الاقتراب منه عن طريق رسم الطائرات بشكل متواصل ارسم الطائرات. |
Ne var ki, yaklaşmaya çalıştığım kişi tanrı değildi. | Open Subtitles | بالرغم من اننى لم اكن ارغب فى التقرب من الله |
Bir silah kaçakçısına yaklaşmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أحاول الإقتراب إلى مُهرب السلاح هذا. |
Eğer yaklaşmaya cüret edersen, Seni hemen öldürürüm. | Open Subtitles | إذا تجرؤ على الإقتراب من سريري سأحطّمك مباشرةً. |
Hedefine yaklaşmaya çalışan bağımsız bir anlaşmacı diyelim. | Open Subtitles | دعينا نقل أنّي مُقاول مُستقل يُحاول الإقتراب من هدفه. |
Ona birkaç hafta önce barda yaklaşmaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت الإقتراب منه منذ عدة أسابيع في حانة |
Dâhiler genellikle kendilerini soyutlanmış hissederler o yüzden insanlar onlara yaklaşmaya çalıştığında korumaya geçebiliyorlar. | Open Subtitles | العباقرة عادة ما يشعرون بالوحدة ليكونوا محميين عندما يحاول الناس الإقتراب |
Belirli limitler içinde, ki buna hastaların bize ne durumda geldikleri de dahil, hastaların estetik açıdan ideallerine yaklaşmaya çalıştık. | Open Subtitles | ضمن الحدود التى يريدها المريض... نحاول الإقتراب من الجمال المثالي. |
Füze yaklaşmaya devam ediyor. Zik zak yapmaya devam edin. | Open Subtitles | الصاروخ مازال يقترب بثبات إستمر بعميلة المراوغة |
Füze yaklaşmaya devam ediyor. | Open Subtitles | 20 ميل الصاروخ مازال يقترب ويتعقبنا بثبات |
Tek görebildiğim ateş ettikleri bina ve yaklaşmaya çalışan bir tanktı. | Open Subtitles | رأيت البناية التي كانوا يطلقون منها النار، و القائد تمنّيت أن يقترب أكثر |
Ben de yalnızca hayali uçaklar çizmekten daha fazla yaklaşmaya karar verdim. | TED | وقررت الاقتراب اكثر من مجرد رسم طائرات خيالية |
Ateş etmeye devam et. yaklaşmaya çalışacağız. | Open Subtitles | استمر في اطلاق النار ، نحن سنحاول الاقتراب اكثر |
Bekçilerin parayı arkaya yükleyecek. Biri şöfor mahaline yaklaşmaya kalktığında her şeyi patlatırız. | Open Subtitles | اذا حاول اي احد الاقتراب من باب السائق سنفجر كل شيئ |
Bütün hafta boyunca, okulda ona yaklaşmaya çalıştım. | Open Subtitles | طوال الأسبوع حاولت التقرب منها في المدرسة. |
Kız belki de bilgi almak için onlara yaklaşmaya çalışıyordur. | Open Subtitles | ربما تحاول التقرب منهم للحصول على معلومات |
Diğer insanlar sana yaklaşmaya korkabilirler, seni kralın malı olarak görüyorlar. | Open Subtitles | الرجال الآخرين يخافوا التقرب منك لأنهم يرونك مثل ممتلكات الملك |
Rıhtıma yaklaşmaya hazırlanın! | Open Subtitles | تحضروا لرسو (ستار بورد)! |