| Kayıp şehrin haritasını yaktın. | Open Subtitles | لقد أحرقت الجزء الموجود فيه المدينه المفقوده |
| Onu kitaptan çıkaramazsın. Son kopyasını yaktın. Yaktığını gördüm. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع أن تجلبه خارجاً من الكتاب لقد أحرقت آخر نسخة , لقد رأيتك تفعل ذلك |
| Tüm yiyecekleri, gölgeyi ve romu yaktın. | Open Subtitles | لقد حرقت الطعام كله والروم والنخيل التي تظللنا |
| Demek bana hap verip sonra da evi yaktın? | Open Subtitles | اذن أعطيتني حبوباً منومة ثم أشعلت المنزل؟ |
| Sesini değiştirdin, minibüsü yaktın tanığı öldürdün, kulübeyi temizledin. | Open Subtitles | تُخفى صوتك , تحرق السياؤة تقتل الشاهد تخترق الكابينة |
| Kendi adamlarınızdan da yaktın, değil mi Binbaşı? | Open Subtitles | لقد أحرقت بعضاً من الشباب من طرفك أليس كذلك؟ |
| Ormanlarımızı yaktın! Kardeşlerimizi öldürdün! | Open Subtitles | لقد أحرقت غاباتنا وقتلت أخواتنا |
| Kayıp şehrin bulunduğu bölümü yaktın. | Open Subtitles | أحرقت الجزء بالمدينة المفقودة. |
| Dedim ki, masayı yaktın. Bunu görebiliyorum. Alo? | Open Subtitles | قلت, أنك أحرقت المكتب و قد ظهرت عندى |
| Bugün, kimliği belirlenemeyen Amerikalı bir turist futbol maçında terör estirdi. Bu doğru mu? Şüpheliyi sorguya çekip, elini yaktın mı? | Open Subtitles | هل صحيح أنك استجوبت و أحرقت المشتبه ؟ |
| - Bir adamı diri diri yaktın. | Open Subtitles | لقد أحرقت رجلا وهو على قيد الحياة |
| Çok geç dahi çocuk. Levhasını yaktın çoktan. | Open Subtitles | فات الوقت أيها العبقري لقد حرقت الشريحة بالفعل |
| Ve dönüşte yaklaşık 1,000 kalori yaktın, ve şubemiz yarışmayı kazanmaya bir adım daha yaklaştı. | Open Subtitles | وقد حرقت أكثر من 1000 وحدة حرارية في هذا الوقت و بالتالي أصبح هذا الفرع أقرب قليلا للفوز بهذه المسابقة |
| Bir fitil yaktın. | Open Subtitles | لا يمكنك المغادرة فلقد أشعلت الفتيل |
| Biliyorum ama yemeği yaktın yine. | Open Subtitles | -عيد القديسين انتهى يا صغيرتي. -أعرف، لكنك تحرق العشاء مجدداً. |
| Çünkü hepsini yaktın! | Open Subtitles | لقد أحرقته ؟ أجِب ؟ |
| Sırf evini yaktın diye buraya gelip kontrolü alacaksın sanma. | Open Subtitles | ليس لأنكِ أحرقتي منزلكِ يعنيأنكِستبقينهُنا. |
| Elini, sınavından kurtulmak için mi yaktın? | Open Subtitles | هل أحرقتِ يدكِ حتى لا تذهبين إلى الاختبار؟ |
| Gerçekten okul binasını mı yaktın bir keresinde? | Open Subtitles | هل حقيقي أنكِ حرقتِ مبني المدرسة مرة سابقاً؟ |
| - Onu kovaladın adamı köşeye sıkıştırıp ölümüne yaktın! Onu avladın! | Open Subtitles | لقد حبسته و حرقته حتى الموت أنت سببت له ذلك |
| Bu dava için kariyerini yaktın. | Open Subtitles | لقد احرقت مستقبلك العملي من اجل هذه القضيه |
| Büyükanne, kimsenin canını yaktın mı hiç? | Open Subtitles | جدتي ، هل سبق أن أذيتي أحداً ؟ |
| Bütün zulamı yaktın mı? | Open Subtitles | حرقتَ مخبأي بأكمله؟ |
| yaktın yani, bir pasta gibi. | Open Subtitles | -أنتَ حرقتها إذاً، مثل الكعك |
| Kahrolası orospu, yüzümü yaktın! | Open Subtitles | عليكِ اللعنة ، لقد حرقتي وجهي اللعنة عليكِ اللعنة |
| Hur ailesini de beni de yaktın. | Open Subtitles | "لقد دمرت عائلة "هير و دمرتني معها |