"yalanlarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكاذيبه
        
    • أكاذيبك
        
    • أكاذيب
        
    • كذبك
        
    • كذبه
        
    • بأكاذيبك
        
    • بأكاذيبه
        
    • أكاذيبها
        
    • أكاذيبهم
        
    • كذباتك
        
    Tüm halk onun yalanlarına inandı. Open Subtitles نحن و كل المستوطنين الذين صدقوا أكاذيبه
    yalanlarına inanma Bu o Öldür onu Open Subtitles لا تصدق أكاذيبه إنه المقصود، اقتله
    Bu kampı terk et ve yalanlarına... inanmak isteyenler için bir harita çiz. Open Subtitles غادر هذا المخيم، وارسم خريطة لأي شخص يود تصديق أكاذيبك اللعينة
    yalanlarına inandığım günler sona erdi. Open Subtitles الأيام التي كنت أصدق فيها أكاذيبك قد إنتهت
    yalanlarına yalan ekliyor ve onu filme hazırlıyoruz. Open Subtitles إطعامها أكاذيب وأكاذيب أكثر و جعلها تجهز نفسها للفلم.
    Onun yalanlarına inanma. O aradığın kişi. Onu öldür. Open Subtitles لا تصدق أكاذيبه إنه المقصود، اقتله
    Ama inkar etti onun yalanlarına inandım. Open Subtitles لكنني ضللت اكذب نفسي و اصدق أكاذيبه
    - Yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi - yalanlarına inanma! Open Subtitles تقول أنها بحاجة إلى مساعدتك - لا تصدقى أكاذيبه -
    300 yıl önce yalanlarına kandık. Open Subtitles وقعنا في أكاذيبه منذ 300 سنة مضت
    Aslında onun yalanlarına inanmıyorum, siz inanıyor musunuz? Open Subtitles بالطبع انتي لا تصدقي أكاذيبه,صحيح؟
    Doğru olamayacağını bildiğim halde yalanlarına inanmak istedim. Open Subtitles أردت تصديق أكاذيبك رغم علمي بعدم إمكانية صحيتها.
    tüm yalanlarına rağmen... kaçamaklarına rağmen... hala karımsın. Open Subtitles .تعرفين، بالرغم من كل أكاذيبك ،وتخفيك حول .أنتي تبقين زوجتي
    yalanlarına inanacağımızı sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles إن كنتَ تظن أن أحداً سيُصدق أكاذيبك فأنتَ مُخطئ
    Sanki bundan sonra senin yalanlarına kanacağım da! Open Subtitles كما لو أنّني سوف أصدّقكَ بعد كلّ أكاذيبك
    Domuzlar ne derlerse desinler, katillerin yalanlarına kanmayın. Open Subtitles إذا إستمر الخنازير علي هذا، فإنها جريمة قتل لا تصدق أكاذيب هؤلاء القتلة
    Beni pataklamakla ilgili yalanlarına son ver, yoksa seni dümdüz ederim. Open Subtitles لا أكاذيب أخري و الا أضعت نفسك
    - Yaptığın hiç hoş değil. - Bizi yalanlarına alet etme. Open Subtitles لا تسحبنا إلى شبكة كذبك يا رجل
    Kolaylıkla manipüle edebileceği insanları seçer. Onun yalanlarına inanacak birilerini. Open Subtitles اختار أناسًا بوسعه التلاعب بهم، أناس يصدقون كذبه
    Evet, peki, Margaux'yu yalanlarına inandırmak beklediğimden biraz daha uzun sürdü. Open Subtitles أجل حسناً ملىء مارغو بأكاذيبك أخذ وقت أكثر من المتوقع
    Yine onun yalanlarına kanmayacağından emin olmak istedim. Open Subtitles إنّما أردت التأكّد أنّك لن تُخدعي بأكاذيبه ثانية
    İnanmayın onun yalanlarına. Buranın dışındaki bir dünyadan geldim ben. Open Subtitles لا تصدقو أكاذيبها لقد أتيت من من عالم خارج هذا المكان
    Pes edip yalanlarına inanmak o kadar kolay olurdu ki. Open Subtitles كان يمكن أن يكون من السهل جدا التنازل ونؤمن أكاذيبهم.
    Kendi yalanlarına inanmaya başlıyorsun. Open Subtitles لقد بدأت بتصديق كذباتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more