"yalnız olmadığımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • لست الوحيد
        
    • لست وحدي
        
    • لست وحيدا
        
    • لست وحيدة
        
    • لستُ وحيدة
        
    • لستُ وحيداً
        
    • لن أكون وحيدة
        
    • أنني لم أكن بمفردي
        
    Kısa bir süre sonra bu konuda yalnız olmadığımı gördüm Meğer Düyna'nın %80 inden fazlası işlerinden zevk almıyor. TED وسرعان ما اكتشفت أنني لست الوحيد: فقد وجدت أن أكثر من 80% من الناس لا يستمتعون بالقيام بعملهم.
    Bir his bana yalnız olmadığımı söylüyor. Open Subtitles شيء ما ينبئني بأني لست الوحيد
    Ona tekrar yazıp artık yalnız olmadığımı ve iyi bir arkadaş edindiğimi söyleyeceğim galiba. Open Subtitles أريد أن أكتب لها و أخبرها بأنني لست وحدي بعد الآن و أنني حصلت على أصدقاء جيدين
    Ama eğer aklında başka bir şey varsa, yalnız olmadığımı bil. Open Subtitles لكن لو تفكر في شئ آخر فأنا لست وحدي
    yalnız olmadığımı bilirim Open Subtitles و بهذا اعرف انى لست وحيدا
    Bu projeye karşı tepkileri gördüğümde hiç de yalnız olmadığımı anlamıştım. TED ولكن عندما رأيت رد فعل الجمهور على المشروع، أدركت أنني لست وحيدة أبدًا.
    İşler ters gittiğinde, yalnız olmadığımı ümit etmek istemiyorum. Open Subtitles عندما تسوء الأمور لا أريدُ أن آمل أنني لستُ وحيدة
    yalnız olmadığımı biliyorum. Deli olmadığımı biliyorum. Open Subtitles أعلم أنى لستُ وحيداً أعلم أنّى لستُ مختلفاً
    Artık yalnız olmadığımı hissettirmişti bana. Kim olduğuma saygı gösteren biriydi. Open Subtitles وجعلني أشعر بأني لن أكون وحيدة مجددا شخص كان لديه إحترام لكياني
    Tek önemli olan ailemle evde olmak o bağı yeniden hissetmek ve yalnız olmadığımı bilmekti. Open Subtitles كل ما يهم أنني كنت في المنزل مع عائلتي أشعر بذلك الترابط من جديد... وأعرف أنني لم أكن بمفردي
    Bu konuda yalnız olmadığımı da biliyorum. Open Subtitles وأعلم أني لست الوحيد
    yalnız olmadığımı hissettim. TED وشعرت بأنني لست وحدي.
    Ve sonunda yalnız olmadığımı hissettim. Open Subtitles وشعرت و كأني أخيرآ لست وحدي
    yalnız olmadığımı hissettim. Open Subtitles جعلني اشعر بانني لست وحيدا .
    yalnız olmadığımı bilmek güzel." Open Subtitles سعيد لأعلم بأني لست وحيدا".
    Bana göre insanların hikayemden parçaları ve çevrim içi perspektifimi görmeleri yalnız olmadığımı hatırlatıyor. TED بالنسبة لي، فإن السماح للناس برؤية بعض من قصتي ومنظوري عبر الإنترنت يذكرني أنني لست وحيدة.
    Tanrım, bunda yalnız olmadığımı bilmek çok güzel. Open Subtitles إلهي , إنه لمن الجيد أن أعلم أنني لست وحيدة في هذا
    Bana yalnız olmadığımı bilmeme müsaade ediyorlar. Open Subtitles لقد سمحوا لي بمعرفة ذلك بإنني لستُ وحيدة
    Her fırsatta yalnız olmadığımı hatırlattı. Open Subtitles أستمر بتذكيري بأنني لستُ وحيدة
    - yalnız olmadığımı hissettirdi. Open Subtitles - ساعدني بالشعور أني لستُ وحيداً
    Mücadele devam ediyor" ama en azından yalnız olmadığımı biliyorum. Open Subtitles سانتانا: الصراع يستمر , لكن... على الأقل لن أكون وحيدة
    Birden yalnız olmadığımı fark ettim. Open Subtitles أدركت فجأة أنني لم أكن بمفردي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more