"yanılıyorsunuz" - Translation from Turkish to Arabic

    • مخطئ
        
    • مخطئة
        
    • مخطئون
        
    • مخطىء
        
    • مخطئين
        
    • مخطيء
        
    • مُخطئ
        
    • مخطأ
        
    • أنت على خطأ
        
    • مخطئه
        
    • مخطؤون
        
    • مُخطئة
        
    • مُخطئين
        
    • أنت مُخطيء
        
    • أنتما مخطئان
        
    yanılıyorsunuz genç dostum; sanat boş işlerin en gerekli olanıdır! Open Subtitles أنت مخطئ يا صديقي الصغير الفن أهم من الأمور تافهة
    Verdiğiniz oyun önemsiz olduğunu düşünüyorsanız kararınızın önemsiz olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles وإذا كنت تعتقد ان صوتك لا يُحتسب وقرارك لايحتسب فأنت مخطئ
    Eğer kocamı bir başkası ile birlikte olmak için öldürdüğümü ima ediyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles إذا كنتِ تعنين ضمناً أنني قتلتُ زوجي لأكون مع شخصٍ آخر، فأنتِ مخطئة
    Artık ringe çıkmaya hazır olduğumu sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles لو انكم ايها الرجال تعتقدون ان هذا معناه انني سأنغمس في حلبة الملاكم فأنتم مخطئون
    Bana yer açmak için yana kayacağını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles إذا أعتقدت أنه سيتحرك لاحقاً ليترك مكاناً لي, فأنت مخطىء
    Onun hakkında yanılıyorsunuz. Bir tanısanız; çok tatlı biri. Open Subtitles أنتم مخطئين بشأنه يا أصدقاء عندما تعرفونه عن قرب ستجدون أنه لطيف
    "Hayır, siz yanılıyorsunuz", dedim; ve reddedildim. TED أنت مخطئ. و أنا قلت، لا، أنتم مخطؤون. و لم يقبلوني.
    Bu gece Noel ve sizinle iyi geçinmek istiyorum. Ayrıca yanılıyorsunuz. Open Subtitles إنه الكريسماس و أريد أن نصبح أصدقاء ، إلى جانب أنك مخطئ
    yanılıyorsunuz, bayım. İlk geçeceğinizi sanıyorsunuz. Open Subtitles انك مخطئ يا سيد ان كنت تتصور ان تعبر اولا
    Çok yanılıyorsunuz! Onların korkusu ve büyüsü idi. Open Subtitles انت مخطئ تماما لقد كان مصدر خوفهم و خرافة حياتهم و سحرهم
    Tüm samimiyetimle söylüyorum ki, yanılıyorsunuz. Neden vaktimizi boşa harcıyoruz? Open Subtitles لقد قام بتسميم عاصمة بلد كاملة بالغاز لذا فمع كل احترامى لك؛أنت مخطئ
    - Bitirmeme izin verirseniz... - İkiniz de yanılıyorsunuz. Ama bana bir fikir verdiniz. Open Subtitles إذا تركتني فقط أنتهي أنت مخطئ, لكنك أعطيتني فكرة
    Dışarı çıkmasıyla ilgili yanılıyorsunuz. Open Subtitles قلت اعتقد انك مخطئة فى كونها انها لا تخرج
    Eger bu saçma açıklamanıza inanacağımızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles إن كنتِ تعتقدين أننا سنرضى بتبريرك العقيم هذا فأنتِ مخطئة
    Hayır, yanılıyorsunuz. Bu madalyon hiçbir manaya gelmiyor. Open Subtitles لا, إنك مخطئة هذه القلادة لا يعني أي شيء
    İşte burada yanılıyorsunuz. Buna kesinlikle karşıyım. Open Subtitles هؤلاء مخطئون بالكامل، واسمح لي أن أعلن عن اختلافي معهم تماماً
    Hepiniz yanılıyorsunuz. Beyinleriniz çürümüş. Open Subtitles أنتم جميعاً مخطئون هناك خطب بأدمغتكم اللعينه
    İşinizi iyi biliyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Open Subtitles انها حقيقة, انت تعرف شغلك ولكن بالرغم من ذلك فانت مخطىء
    Yasadışı bir şey yapmanızı tavsiye ettiğimi sanıyorsanız korkarım ki yanılıyorsunuz. Open Subtitles ان كنتم تلمحون اني اسنصحكم بفعل ايّ شيئ غير قانوني حينها اخشى انكم مخطئين
    Ne? Benim bir cinayet komplosunun bir parçası olduğumu mu düşünüyorsunuz? Peki, yanılıyorsunuz. Open Subtitles ماذا , أنت تعتقد أني جزء من هذه المؤامرة حسنا , أنت مخطيء
    yanılıyorsunuz avukat bey. Zekiyim. Open Subtitles أنتَ مُخطئ أيها المستشار أنا ذكي، نظيف جداً
    - Servetinizle komite üyelerini yıldırabileceğinizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles أذا ظننت انك بثروتك وقوتك تستطيع ارهاب أيّ عضو بهذه اللجنة فأنت مخطأ
    Hayır, yanılıyorsunuz, efendim! yanılıyorsunuz! Open Subtitles لا, أنت على خطأ يا سيدى, أنت على خطأ يا سيدى
    - Korkarım yanılıyorsunuz madam. - Bu adamı tanıyor musun? Open Subtitles اخشى انك مخطئه يا سيده - تعرفى هذا الرجل ؟
    Erkeksi, sert bir sesim olduğu için hassas olamayacağımı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles إن كنتم تعتقدون أني لست حساساً بسبب صوتي الرجولي فأنتم مخطؤون
    yanılıyorsunuz. Türbeler yaşayanlar için değildir. Open Subtitles أنتِ مُخطئة ، الأضرحة ليست بمنازل للأحياء
    Bu otobüse binmeyeceğinizi zannediyorsanız çok kötü yanılıyorsunuz. Open Subtitles إذا كنتم تعتقدون أنكم لن تركبوا الباص فأنتم مُخطئين.
    yanılıyorsunuz. Dosyanın üzerinden geçtik. Open Subtitles أنت مُخطيء لقد فحصنا ملفها
    Siz ve eşim bana bunu yapabileceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Open Subtitles اذا كنت أنت و زوجتي تعتقدان أني لا ألاحظ هذا اذن أنتما مخطئان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more