"yapmışlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • فعلوا
        
    • قاموا
        
    • صنعوا
        
    • فعلوه
        
    • بنوا
        
    • جعلوا
        
    • فعلوها
        
    • أجروا
        
    • عملوا
        
    • يصنعون
        
    • عقدوا
        
    • صنعوها
        
    • جعلوه
        
    • قامو
        
    • عَمِلوا
        
    Cerraha göre, kurtarmak için ellerinden geleni yapmışlar ama mermi hayati organları dağıtmış. Open Subtitles لقد فعلوا كل ما بوسعهم لأنقاذه, لكن الرصاصة حولت أعضاء الداخلية الي حساء,
    Aynı şeyi geçen yıl Meksika Gizli Servisi'nde de yapmışlar. Open Subtitles لقد فعلوا الأمر ذاته لجهاز الخدمات السرية المكسيكي العام الماضي
    Tapyocayı alıp mutfağa getirmişler, ince ince dilimleyip leziz cipsler yapmışlar. TED أقتفوا أثر جذور التابيوكا حتى المطبخ، قاموا بتقطيعها لأجزاء صغيرة وصنعوا رقائق لذيذة.
    Amarra insanları kol düğmesi veya kemer tokası yapmışlar mıdır? Open Subtitles هل جماعة ""أمارا"" صنعوا خاتم آخر أو سوار لليد ؟
    Ne yaptıklarını duydum. Baskın yapmışlar. Open Subtitles لقد سمعت بما فعلوه سمعت أنهم قاموا بمداهمتكم
    Şurası ana giriş, karşısına da çift kat duvar yapmışlar. Open Subtitles هذا هو الباب الرئيسي و في المقابل بنوا حائطا مزدوجا
    Ne yapmışlar, ayaklarını testereyle mi kesmişler? Open Subtitles ماذا فعلوا ، هل قاموا بنشر أرجل هذه الطاولة؟
    Bellingham'a çok kötü bir şey yapmışlar. Open Subtitles وقد فعلوا شيئاً سيئاً جداً في حق بيلينجهام.
    Annem oyun yaptıklarını söylüyor. Kendileri yapmışlar. Open Subtitles أمى تقول أن هذة خدعة وأنهم فعلوا هذا بأنفسهم
    Ne gerekiyorsa yapmışlar, ve onların sayesinde hayattayım. Open Subtitles لقد فعلوا كل الاجراءات صحيحة وبهذه النتيجة مازلت حي
    Kanaldan sürat motoruyla getiriyorlar. Bunu yüz kere yapmışlar. Open Subtitles يتم إدخالها عن طريق القناة على مركب سريع لقد فعلوا ذلك اكثر من 100 مرة
    - Ona bir şey yapmışlar, yardım etmelisin. Open Subtitles لقد فعلوا لها شيئاً يجب أن تساعدها, أرجوك
    Sonra Romalılar bu inanılmaz su kemerlerini yapmışlar. TED والرومان بعد ذلك، قاموا ببناء قنوات مائية مدهشة.
    Onun bir kopyasını yapmışlar.Nasıl görünüyorsa aynen o şekilde. TED وقد قاموا بصنع نموذج للمنصة .. وهي بحجمها الحقيقي
    Tanrım, bu kemerleri herhalde Fransız süper modeller için yapmışlar! Open Subtitles عجباً ، لمن صنعوا هذا الحزام؟ عارضي أزياء فرنسيين؟
    Sonra da onu öldürmüşler, derinizi yüzüp, haşlamışlar. Derisinden kano yapmışlar. Open Subtitles بعدها، قاموا بسلخوه، حرقوه و صنعوا .منه قارباً
    Ama ne yapmışlar.. Tabii tedavi çok karışık ve pahalı olduğundan, bunu yalnızca, henüz 1 yaşını doldurmamış bebekler ve 1 yaşındakiler üzerinde uygulamışlar TED ولكن ما فعلوه ، بطبيعة الحال ، منذ كان معقدا جدا وباهظ الثمن أنهم كانو يستخدمونه فقط على الأطفال الرضع وذوي السنة الواحدة
    İspanyol beyefendiler burayı 300 yıl önce yapmışlar. Open Subtitles أن سادة أسبانيا بنوا هذا قبل أكثر من 300 عام
    Sırtlan kakasını nasıl bu kadar yuvarlak yapmışlar acaba? Open Subtitles كيف جعلوا فضلات حيوان الهايينا مدورة بهذا الشكل؟
    Bunu daha önce de yapmışlar . Hoşçakalın, geyler . Open Subtitles لقد فعلوها من قبل مع السلامة أيها الرجال الشواذ
    Evet, kalp kriziydi ama otopsi yapmışlar, ama direkt kalpten değil, zehirden ölmüş. Open Subtitles بلى، كانت نوبة قلبية، ولكنهم أجروا تشريحاً، ولم السبب ذبحة قلبية، بل السم
    Sadece altı ay görev yapmışlar ve sanırım, tek uğraştıkları evlatlık olayı seninkiymiş. Open Subtitles لكن الجزء الغريب، أنهم عملوا لمدة 6 شهور ومما عرفته، حالتك كانت الوحيدة التي تمت
    Hey, hastanelerde kullanılan o defibrilatörler var ya onların ev versiyonunu yapmışlar duydun mu? Open Subtitles هل تعرف إذا كنوا يصنعون نسخة للمنازل من أجهزة الصدمات الكهربية الموجودة في المستشفيات؟
    Çünkü Ayaklanma'dan önce Merkez'le anlaşma yapmışlar. Open Subtitles وذلك لأنهم عقدوا صفقة مع المجلس قبل الانتفاضة
    Uçağı sadece buradan havalandırmamışlar burada yapmışlar. Open Subtitles إنَّهم لم يطلقوها من هنا فحسب بل إنَّهم قد صنعوها هنا
    Onu Vali Yardımcısı yapmışlar. Kongreye girmeye çalışıyormuş. Open Subtitles لقد جعلوه مساعد حاكم الولاية للشئون القانونية يزمع الترشح لمجلس الشيوخ بحق الرب
    Banka soygunundan araba soygununa kadar her şeyi yapmışlar Open Subtitles لقد قامو بسرقة كل شيئ ، من البنوك الى غسيل السيارات
    -Doğru. Adam için o kadar şey yapmışlar, ama asistanı kimdi? Open Subtitles حَسَناً، لذا هم جميعاً عَمِلوا أشياءَ لَهُ، لكن مَنْ كان المُساعد؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more