"yapmak zorunda değiliz" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس علينا فعل
        
    • لسنا مضطرين لفعل
        
    • ليس علينا أن نفعل
        
    • لا يجب أن نفعل
        
    • لا يجب علينا فعل
        
    • نحن ليس من الضروري أن
        
    • ليس علينا أن نقوم
        
    • ليس علينا القيام
        
    • لا يجب علينا ان نفعل
        
    • لسنا مضطرات لفعل
        
    • لسنا مضطرين للقيام
        
    • لسنا مضطرّين
        
    • ليس لدينا للقيام
        
    • ليس لزاماً علينا أن نفعل
        
    • ليس من الضروري أن نفعل
        
    Bir şey yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles يمكنك فقط البقاء هنا, ليس علينا فعل أية شيء.
    Ama yapmak zorunda değiliz. Görüyorsun ben zaten yarattım. Open Subtitles لكن ، ليس علينا فعل هذا أتري ، لقد فعلتُ هذا بالفعل
    Genelde Connecticut'dan çıkar, Rock Creek Parkı'ndan geçip 16'dan dönerim, ama istemezsen hepsini yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles عادة اذهب الى شارع كونتيكت و عبر حديقة روك كريك ومن ثم عودة عبر الشارع 16 لكننا لسنا مضطرين لفعل ذلك ان كنت لا ترغبين
    Biliyor musun, bunu yapmak zorunda değiliz, tamam? Open Subtitles أو َ تعلم ؟ .. ليس علينا أن نفعل هذا واضح ؟
    Bunu yapmak zorunda değiliz, savaşacağız. Open Subtitles لا يجب أن نفعل هذا يمكننا المقاومة
    Sizin için hiçbirşey yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles واو واو واو لا يجب علينا فعل شيئاً من اجلك
    Troy, eğer hazır değilsen, bugün yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles روي، إن لم تكن مستعدًا ليس علينا فعل هذا اليوم
    Bak, Chuck, bugün yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles أنظر , تشاك ليس علينا فعل هذا اليوم
    Bak, Chuck, bugün yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles أنظر , تشاك ليس علينا فعل هذا اليوم
    Sakin ol koçum, bunu yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles - علينا -فقط أن نسترخي و ليس علينا فعل هذا
    Bunu yapmak zorunda değiliz. Kimseyi öldürmen gerekmiyor. Open Subtitles ليس علينا فعل ذلك، ليس علينا فعل ذلك
    - Sadece... Bunu yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles ليس كذلك، كل مافي الأمر أنّنا لسنا مضطرين لفعل ذلك
    İstemiyorsan bunu şimdi yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles لا داعٍ للأسف. لسنا مضطرين لفعل هذا الآن إذا لم ترغب بذلك
    Bunu yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles ليس علينا أن نفعل هذا
    Şey, sanırım bunu yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles أحسب أننا لا يجب أن نفعل ذلك
    Tamam, peki, bu sevgili şeyini yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles حسناً, حسناً, إذاً لا يجب علينا فعل عمل الأزواج هذا.
    Bunu, bugün yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles نحن ليس من الضروري أن نَعمَلُ هذا اليوم.
    Kızların yapmamızı istediği her şeyi yapmak zorunda değiliz, değil mi? Open Subtitles ليس علينا أن نقوم بما تطلبه الفتيات منّا ، صحيح ؟
    Her şeyi birlikte yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles ليس علينا القيام بكلّ بذلك معاً.
    Bunu yapmak zorunda değiliz. Hayır ya. Open Subtitles لا يجب علينا ان نفعل هذا بالضرورة
    Haklısın. Bunu yapmak zorunda değiliz. Ama bunu Juno'ya ben söyleyemem ki. Open Subtitles أنت محقة لسنا مضطرات لفعل ذلك ولكن لست أنا من سيقول لا
    Bak, bu Paskalya olayını yapmak zorunda değiliz. Sen ve ben. Open Subtitles إسمعي، لسنا مضطرين للقيام بأمر الفصح هذا، أنت وأنا.
    Ama kayıp çocukları öldürmek? Bunu yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles لكنّ قتل الفتية التائهين أمرٌ لسنا مضطرّين لفعله
    Eğer korkuyorsan yapmak zorunda değiliz. Open Subtitles انظروا، إذا كنت خائفا جدا، ليس لدينا للقيام بذلك.
    Bunu yapmak zorunda değiliz Viktor. Seni bir sandığın içinde çıkarabilirim. Open Subtitles ليس لزاماً علينا أن نفعل هذا يافيكتور يمكننى أن أشحنك للخارج في صندوق
    Bunu yapmak zorunda değiliz. yani hadi ama çocuklar. Open Subtitles ليس من الضروري أن نفعل هذا أعني، يا رجال، بربكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more