| Bence bunu çok uzun süre önce yapmalıydık. | Open Subtitles | أظن بأنه كان يجب أن نفعل هذا من مدة طويلة |
| Bunu telefonla veya mesajla yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب أن نفعل ذلك عن طريق الهاتف, أو رسائل |
| Bu insanları tanımalıyız. Bunu bir ay önce yapmalıydık. | Open Subtitles | فنتعرف إليهم كما كان علينا أن نفعل قبل شهر |
| Seninle ben bunu uzun zaman önce yapmalıydık. | Open Subtitles | كان علينا فعل ذلك منذ زمن طويل، أنا و انت. |
| Bilmiyorum, ama bir şeyler yapmalıydık. | Open Subtitles | لا اعرف, لكن كان يجب ان نفعل شيئا. |
| Ben büyürken, bu şeyden daha çok yapmalıydık. | Open Subtitles | نحن كان يَجِبُ أنْ نَعْملَ أكثر مِنْ هذا متى أنا كُنْتُ أَكْبرُ. |
| En başta böyle yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب ان نفعلها بهذه الطريقة من البداية |
| İnsanlar çalıyor, şehri yakıyorlardı bir şeyler yapmalıydık. | Open Subtitles | كان الناس ينهبون, يحرقون المدينة كان علينا ان نفعل شئاً ما |
| Bunu uzun zaman önce yapmalıydık. Belki şimdi özgür olurdum. | Open Subtitles | كان يفترض بنا فعل ذلكَ منذ زمنٍ طويل, فلربّما كنتُ لأُصبح حرّة |
| Götür onu. Bak bakalım neler biliyor. Bunu önceden yapmalıydık. | Open Subtitles | أخرجيها واستجوبيها، تعيّن أن نفعل هذا من قبل. |
| Bunu dört yıl önce yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب أن نفعل ذلك قبل أربع سنوات. |
| Tombalaya kadar bir şeyler yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب أن نفعل شيئاً حتى يحين موعد لعب (البينغو) |
| Günler önce yapmalıydık zaten. | Open Subtitles | كان يجب أن نفعل هذا منذ أيام |
| Peki ne yapmalıydık? | Open Subtitles | حسناً، ماذا كان يجب أن نفعل ؟ |
| Bunu daha önce yapmalıydık. Harika oluyor. | Open Subtitles | كان علينا أن نفعل هذا مسبقاً، الأمر ينجح. |
| En baştan beri böyle yapmalıydık. | Open Subtitles | كان علينا أن نفعل هذه الاشياء من البداية |
| Bilirsin bunu en başta yapmalıydık. | Open Subtitles | آه كان يجب علينا أن نفعل ذلك في المقام الأول تعلمي . |
| Bu ahmağı serbest bırakmamak için yapmak zorunda olduğumuz ne varsa yapmalıydık. | Open Subtitles | كان علينا فعل كل ما يتطلبه الأمر لعدم خروج ذلك السافل |
| Belki de daha ilginç şeyler yapmalıydık. | Open Subtitles | ربما كان علينا فعل الأمور بطريقة أكثر تشويقاً |
| Bunu çok daha önce yapmalıydık. | Open Subtitles | كان علينا فعل هذا منذ زمن طويل. |
| Bazı şeyleri doğru yapmalıydık. | Open Subtitles | فكرت انه يجب ان نفعل شيئاً صحيحاً |
| Bunu daha sık yapmalıydık. | Open Subtitles | نحن كان يَجِبُ أنْ نَعْملَ هذا في أغلب الأحيان أكثرِ. |
| En başta böyle yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب ان نفعلها بهذه الطريقة من البداية |
| Belki de yapmalıydık böylece boş yere suçlanmazdın di mi ? | Open Subtitles | ربما علينا ان نفعل نتعرض الآن للوم بلا متعة، صحيح |
| Son 14 yıldır bunu yapmalıydık. | Open Subtitles | كان يجدر بنا فعل هذه لأربع عشرة سنةٍ مضت |