"yapmamız gerektiğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجب أن نفعل
        
    • يجب علينا فعله
        
    • يجب ان نفعل
        
    • علينا أن نفعل
        
    • أن علينا فعل
        
    • يجب فعله
        
    • يجب القيام
        
    • ان نفعله
        
    • يجب أن نفعله
        
    • الذي علينا فعله
        
    • نحتاج أن نفعل
        
    • يجب عمله
        
    • يجب علينا ان نفعل
        
    • ما نحتاج أن نفعله
        
    • علينا القيام به
        
    O hâlde bu kaya konusunda bir şeyler yapmamız gerektiğini de biliyorsundur. Open Subtitles إذا انت تعرف انه يجب أن نفعل شيء ما بشأن تلك الصخرة
    Hayır, bu hiç de iyi değil. Ne yapmamız gerektiğini biliyorum. Open Subtitles لا, هذا لن يجدي نفعا أعلم ماذا يجب أن نفعل
    Para biriktirmenin önemini biliyoruz. yapmamız gerektiğini de. TED نعلم جميعاً أهمية الادخار وأنه شيء يجب علينا فعله.
    Bu konuda bir şey yapmamız gerektiğini düşünmüyor musunuz? Hayır. Open Subtitles الا تعتقدين اننا يجب ان نفعل شىء بخصوص ذلك
    Ama şimdi ne yapmamız gerektiğini biliyoruz, ve ben şimdiden herşeyi hazırladım. Open Subtitles حسنا، الآن نعلم ماذا علينا أن نفعل و أنا رتبت لكل شيء
    MONTGOMERY İL MECLİSİ birşeyler yapmamız gerektiğini bilerek... kendi kendime yaşayamazdım ve yapmadınız. Open Subtitles لن أستطيع العيش مع نفسي لأني أعلم أن علينا فعل شيء ما وأننا لم نفعله
    Kısa bir süre içerisinde, belli bir hastalık için yaptığımız şeyi, her hastalık için yapmamız gerektiğini fark ettik. TED و بسرعة شديدة أدركنا أن ما كنا نفعله لمرض واحد يجب فعله لجميع الأمراض الأخرى
    Artık kendi paramız var, kimse bize ne yapmamız gerektiğini söyleyemez artık. Open Subtitles أتعرفين، لدينا أموالنا الآن، لذا لا يسعهم أن يأمرونا بما يجب القيام به بعد الآن.
    Sana o ülkeye ne yapmamız gerektiğini söyleyeyim. Bombalayalım onları! Open Subtitles سوف اخبرك بماذا يجب أن نفعل مع ذلك البلد.
    Eğer zekiysen, ne yapmamız gerektiğini söyle. Open Subtitles لوكنتي ذكية هكذا ماذا تظنينا يجب أن نفعل به؟
    Yapabileceğimizi sanmıyorum. yapmamız gerektiğini de. Open Subtitles لا أظننا نستطيع و لا اظننا أنه يجب أن نفعل هذا
    Kasaba vurulursa ne yapmamız gerektiğini bilmek istiyorum. Open Subtitles اريد ان اعرف ما يجب علينا فعله اذا ضربت هذه المدينة
    - Yine tribe girmiş. - Ne yapmamız gerektiğini biliyorsun, değil mi? Open Subtitles إنها في المزاج - تعلمين ماذا يجب علينا فعله ، صحيح ؟
    Şey, günün sonunda, herkes bir şey yapmamız gerektiğini anladı. Open Subtitles حسنا , اظن بأنه في نهاية اليوم الجميع تيقن من انه شيء يجب علينا فعله
    Annem sadece bir şeyler yapmamız gerektiğini söyledi. Open Subtitles يجب ان نفعل شيء لاجلنا حسنا ، لا نستطيع ان نقوم بعمل شيء لا يحتوي على بعوض
    Bu kadar yeter. Ne yapmamız gerektiğini biliyorum. Gidip hastayla konuşalım. Open Subtitles حسنًا، كفى، أعرف ما علينا أن نفعل لنذهب ونتحدث مع المريضة
    Pakala, birşey yapmamız gerektiğini biliyorum, ama bu kadın bizim arkadaşımız. Open Subtitles حسناً، انظر، أعرف أن علينا فعل شيء ما، ولكن هذه الإمرأة صديقتنا.
    - Seçeneğimiz yok. - Ne yapmamız gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles ليس لدينا خيارات انت تعلم ما يجب فعله
    İnsan etkisinin zarar verdiği parklar dahil... hepsinde ne yapmamız gerektiğini gösteren şahane bir örnek. Open Subtitles انه ، مثال ساطع على ما يجب القيام به مع جميع منتزهاتنا، حتى تلك التي تضررت بسبب النشاط البشري.
    Bize ne yapmamız gerektiğini söyle. Open Subtitles انت تخبرنا ما يجب علينا ان نفعله وسنقوم به
    Teknolojiyi üreten insanlar teknolojiyle ne yapmamız gerektiğini düşünen insanlar olsun istiyoruz. TED ونريد الأشخاص الذين يصنعون التكنولوجيا أن يفكروا في ما يجب أن نفعله بالتكنولوجيا.
    Sen avcısın, ve ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Open Subtitles أنتِ المبيدة ونحن نعرف ما الذي علينا فعله
    Buradaki tek mantıklı ve duygusuz kişi olarak size ne yapmamız gerektiğini söylüyorum. Open Subtitles ..لذا كوني الشخص العقلاني والغير عاطفي الوحيد هنا أنا سأخبركم ماذا نحتاج أن نفعل
    Felaketi gördüm ve durdurmak için ne yapmamız gerektiğini biliyorum. Open Subtitles لقد رأيت الكارثة وأعرف ما يجب عمله لإيقافها
    Doğru olanı yapmamız gerektiğini söylüyorum. Open Subtitles انا اقول انه يجب علينا ان نفعل الشئ الصحيح
    Ne yapmamız gerektiğini biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ ما نحتاج أن نفعله بالضبط.
    Ne yapmamız gerektiğini biliyorduk, uçağın arkasında bu kadar yük varken sağlam kalabileceğinden emin olmak için mühendisleri devreye sokmak lazımdı. Open Subtitles كنا نعرف ما كان علينا القيام به. كان علينا أن تتورط المهندسين. للتأكد من أن الطائرة يمكن أن يقف هذا الإجهاد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more