Buradaki bit yeniği ise her seferinde daha fazla ve daha fazla yenilik yapmanız gerekir. | TED | على كل حال للوصول الي هذا الشيء يعني أنه عليك الإبتكار أسرع وأسرع وأسرع |
Ve yine, hafiyelik yapmanız gerekir. | TED | ومرة أخرى، عليك القيام ببعض التحري هنا. |
Tekrarlayan eylemler yaparak, tıpkı el işi gibi, hızlı yapamazsınız, yavaş yapmanız gerekir. | TED | عن طريق القيام بأفعال متكررة، كالحرف اليدوية، لا يمكنك القيام بها بسرعة، عليك فعلها بتمهل. |
Bizim kadar uzun süre evli kaldığınızda bazen savurganlık yapmanız gerekir. | Open Subtitles | عندما تبقون متزوجين لوقت طويل مثلنا أحيانا يجب أن تصرفون ببذخ |
O şansın sizi tekrar bulması için bir şeyler yapmanız gerekir. | Open Subtitles | أحيانا يجب أن تجعل الفرصة الاخرى تحدث |
Fakat bir tane inşa etmeyi düşünüyorsanız, bundan daha belirleyici bir tarif yapmanız gerekir. | TED | حسنا ، عليك أن تكون أكثر تحديدا إذا أردت بناء واحدة. |
Sadece konsantre olmalı ve doğru ona tutam yapmanız gerekir. | Open Subtitles | يجب عليك فقط أن تركّزي و يجب أن تنتقلي إلى هناك |
O zaman, belki de yapmanız gerekir, ben çıkmak, bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، عندها ، ربما يجب عليك ، لا أعلم ، أن تستقيل |
Gücü elinde bulunduranlar güçsüz olanları ezerken ne yapmanız gerekir? | Open Subtitles | ما الذي عليك أن تفعله؟ مع أولئك اللذين يملكون القوة الذين يمرغون أنوفنا بالتراب |
Hava Bükücü dövmesini hak etmek için çok uzun bir zaman dikkatinizi yitirmeden meditasyon yapmanız gerekir. | Open Subtitles | لتحصل على وشوم المتحكم بالرياح, يجب عليك التأمل مطولاً بدون أن تفقد تركيزك. |
Ancak takip ettiğiniz kişinin üssünü bulsanız bile gözetleme işini yapmanız gerekir. | Open Subtitles | لكن عندما تجد قاعدة عملياته يجب عليك المراقبة |
Ben Dagen, ve yapmanız gerekir, en baştan başlayalım. | Open Subtitles | دعونا نبدأ من جديد، أنا داجن، ويجب عليك. |
Güç isterseniz, onu kendiniz yapmanız gerekir. | Open Subtitles | لو أردت التشغيل عليك فعلها بنفسك |
Günün sonunda, tıp rekabete dayalıdır; ve sizin için hangisi doğruysa onu yapmanız gerekir. | Open Subtitles | "بنهاية اليوم، الطب مجال للمنافسة، لذا أعتقد أن عليك فعل ما يكون لصالحك" |
Demek istediğim, kazanmak için yapmanız gerekir. | Open Subtitles | أجل عليك أن تستمر بهذا حتى تكسب ذكي |
Eğer kasa şifresi kırmak istiyorsanız, pratik yapmanız gerekir.. | Open Subtitles | إن أردت أن تخرق خزنة، عليك أن تتدرب |
Fakat bunları okuyabilmek için Elsevier gibi yaımcılara çoğu zaman tekrardan ödeme yapmanız gerekir. | Open Subtitles | لكنْ لتطالعها عليك أنْ تدفع مجدّدًا رسوما باهظة لناشرين مثل Reed‑Elsevier |
Bazen kaçınılmaz şeyleri yapmanız gerekir... | Open Subtitles | أحيانا يجب أن تقترف شيئا بشعا |