"yapmaya çalıştığımız şey" - Translation from Turkish to Arabic

    • ما نحاول فعله
        
    • ما نحاول القيام به
        
    • ما نحاول عمله
        
    • نحاول القيام به في
        
    Yapmaya çalıştığımız şey aslında uyuşmaz sektörleri bir araya getirmek. TED ما نحاول فعله هو جذب القطاعات غير المحتملة إلى المائدة.
    Yapmaya çalıştığımız şey için ailemizden ödün vermemiz korkunç bir bedel. Open Subtitles العائلة ثمن فظيع لندفعه لقاء ما نحاول فعله
    Yapmaya çalıştığımız şey için ailemizden ödün vermemiz korkunç bir bedel. Open Subtitles العائلة ثمن فظيع لندفعه لقاء ما نحاول فعله
    Fakat bizim laboratuvarda asıl Yapmaya çalıştığımız şey bu hücrelerden gerçek dokular üretebilmektir. TED لكن ما نحاول القيام به حقا في مختبري هو هندسة أنسجة انطلاقا منها.
    Hızlıca Yapmaya çalıştığımız şey, dirilen bitkilerin evriminde doğanın 10 ila 40 milyon yıl kadar önce yaptığı şeyi tekrar etmek. TED ما نحاول عمله بسرعة عالية هو إعادة عمل الطبيعة عند تطور النباتات القابلة للنشور قبل 40 أو 50 مليون سنة.
    McPherson'da Yapmaya çalıştığımız şey krizde olan bu topluluğu destekleme yolları bulmaktır. TED وما نحاول القيام به في ماكفرسون هو إيجاد طرق لدفع هذا المجتمع للخروج من الأزمة.
    Burada Yapmaya çalıştığımız şey sanal bir dünya oluşturmak. TED ما نحاول فعله هو بناء علم إفتراضي
    Onlar tabi ki önceden balıkçılık yapıyorlardı, fakat biz onların balıklarını çaldık ve zehirli atık dolu sularına boşalttık. Dolayısıyla Yapmaya çalıştığımız şey, balıkçılık endrüstrisinde bir sahil korumaya sebebiyet vererek, güvenlik ve istihdam yaratmaktı. Ve sizi temin ederim ki, bu durum geliştikçe, al Shabaab ve diğerleri, insanları kendi ağlarına düşürmek için kullandıkları yoksulluğu ve adaletsizliği kullanamayacaklar. TED لقد كانوا صيادين في السابق، طبعا، لكننا سرقنا سمكهم والقينا مكانها بشحنات من المخلفات السامه في مياههم، اذا ما نحاول فعله نحن هو خلق أمن وعمل من خلال جلب خفر السواحل جنبا إلى جنب مع صناعة الصيد، واستطيع ان اؤكد لكم، بمجرد بناءه ، حركه الشباب وما يشبها لن يكون لديها الفقر والظلم لتفترس هؤلاء الناس
    İyi güzel ama bizim Yapmaya çalıştığımız şey imkansız. Open Subtitles حسناً يا "بوارو" لكن ما نحاول فعله هو أمر مستحيل !
    İyi güzel ama bizim Yapmaya çalıştığımız şey imkansız. Open Subtitles حسناً يا "بوارو" لكن ما نحاول فعله هو أمر مستحيل !
    Nihayetinde Yapmaya çalıştığımız şey... Open Subtitles ..أساسا ما نحاول فعله
    Burada Yapmaya çalıştığımız şey Theo'nun konuşma yapacağı bir etkinlik için sponsor olabilecek şirketleri bulmak, değil mi? Open Subtitles اذاً, ما نحاول فعله هنا هو البحث عن شركات والتي يهمها رعاية الحدث الذي سيتحدث (ثيو) فيه,حسناً؟
    Yapmaya çalıştığımız şey Scott, eyaletin dört bir yanındaki çocukları buluşturup onları teknoloji kariyeri yapmaları için yüreklendirmek. Open Subtitles ما نحاول فعله يا"سكوت"هو تأمين الاتصال بين أطفال من كل أرجاء الولاية ومنحهم الدعم والتشجيع لخوض مسيرات مهنية في مجال التكنولوجيا.
    Yapmaya çalıştığımız şey bu değil. Open Subtitles هذا ليس ما نحاول فعله
    Bizim Yapmaya çalıştığımız şey şu Lindsey. Open Subtitles إليكِ ما نحاول فعله يا (لينذري)
    Ve eğer tek bir kelimeyle özetlememi isterseniz, yani, Yapmaya çalıştığımız şey şu TED وإذا كنت تريد أن تلخصه في كلمة واحدة حسنا، هذا هو ما نحاول القيام به
    Köylerdeki gençlerle Yapmaya çalıştığımız şey işte bu. TED وهذا ما نحاول القيام به مع الرجال والنساء عبر القرى المختلفة.
    Yapmaya çalıştığımız şey hayatta kalmak. Open Subtitles أنا أعني, كل ما نحاول القيام به هو أن لا نكون أموات
    Şu an Yapmaya çalıştığımız şey, tahıllarda bu süreci taklit etmek için dirilen bitkilerdeki bu genleri açan çevresel ve hücresel sinyalleri anlamak. TED لذلك فإن ما نحاول عمله الآن هو فهم المحيط و إشارات الخلايا التي تشغل هذه الجينات في النباتات القابلة للنشور، لمحاكاة هذه العملية في المحاصيل.
    People Tree'de Yapmaya çalıştığımız şey, imalatçı gruplarının her birinde mevcut imkanlar ile işe başlamak, sonra da koleksiyonu dizayn etmektir, bu arada koleksiyonun estetik bütünlüğüne bakarız. Open Subtitles ذلك ما نحاول القيام به في الناس شجرة بدأ فعلا مع قدرات لدينا في كل مجموعة من الشركات المصنعة، ومن ثم تصميم مجموعة،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more