yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Beni bağışlamanı da beklemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني |
yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Senden beni affetmeni beklemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني |
yaptığım şeyin yanlış olduğunu ve sıkı çalışmanın yerine geçmeyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته خطأ، ولا يوجد أي بديل للعمل الجاد. |
Sen her yaptığım şeyin ateşli olduğunu düşünüyorsun, ve seni bu yüzden seviyorum. | Open Subtitles | في نظرك، كل ما أقوم به مثير، ولهذا أعشقك |
Ben yaptığım şeyin sorumluluğunu ve uygun gördüğün disiplin cezasını kabul ediyorum. | Open Subtitles | أنا .. أتحمل كامل المسؤولية لما فعلته وأى إجراء تأديبى تريه مناسب، افعليه |
yaptığım şeyin ikimiz içinde en iyisi olduğunu anlamak zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تدركي أن ما فعلته كان أفضل شيء لكلانا |
Burada yaptığım şeyin doğru olduğuna inanan yeteri kadar iyi insan var. | Open Subtitles | كثير من الناس هنا يعرفون أن ما فعلته هو الحق |
yaptığım şeyin nasıl hissettirdiği hakkında bir fikrin yok- - | Open Subtitles | ليس لديكِ أي فكرة ما يشعره المرء عندما يفعل ما فعلته. |
Benim hayatımı yaşasaydın, şimdi yaptığım şeyin aynısını yapardın. | Open Subtitles | إنْ عِشتَ حياتي، لفعلتُ تمامًا ما فعلته. |
O halde yaptığım şeyin kesinlikle gerekli olduğunun da farkındasındır. | Open Subtitles | إذا فأنتِ تعرفين أن ما فعلته كان ضرورياً للغاية |
yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum ve kendimi ahmak gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان خاطئ وأشعر بأنني ذلك الأبله لقيامي بذلك الشئ |
Pekala, yaptığım şeyin, affedilemez olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | .. حسناً، أعرف أن ما فعلته كان لا يُغفر .. |
O an, yaptığım şeyin anlamsız olduğunu anlamalıydım ama pek sağlıklı düşünemiyordum. | Open Subtitles | كان علي أن أعلم أن ما فعلته كان بلا هدف أنا بالفعل لم أكن أفكر جيدا |
yaptığım şeyin iyi mi kötü mü olduğunu söyleyemem. | Open Subtitles | لا استطيع ان اقول اذا ما فعلته كان صحيحا ام خاطئا |
Benim yaptığım şeyin aynısını yaptın karımı ve çocuğumu öldürmüştü. | Open Subtitles | هل أنتِ عمياء؟ لقد فعلتِ بالضبط ما فعلته ولقد قتل زوجتي وطفلتي |
Yani yaptığım şeyin doğru olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | إذًا، أتقترح بأنّ ما فعلته هناك كان شيء جيد؟ |
yaptığım şeyin aptalca olduğunu anlatmana gerek yok Raylan, bunun farkındayım. | Open Subtitles | لا أحتاج لتخبرني أن ما فعلت غبياَ أعرف أن ما فعلته غبي |
yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum bir adamın iyi niyetini suistimal etmek yanlış ama başka şansım var mı ? | Open Subtitles | أنا أعرف ما أقوم به هو خاطئ، أخذ إرادة رجل طيب، و لكن أي خيار لدي؟ |
yaptığım şeyin kolay olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن ما أقوم به هو سهل؟ |
yaptığım şeyin hiçbir mazereti yok. | Open Subtitles | ليسَ هـناك عذر لما فعلته |
yaptığım şeyin sonuçları beni çok sarsmıştı. | Open Subtitles | لقد انزعجت بنتائج افعالي |