"yarım saatte" - Translation from Turkish to Arabic

    • نصف ساعة
        
    • نصف ساعه
        
    • النصف ساعة
        
    Onu uyandır ve her yarım saatte birkaç soru sor. Open Subtitles استمر في هز رأسه مستيقظا واسأله الأسئلة كل نصف ساعة
    Her yarım saatte bize bir fotoğraf gönder ki, orada olduğunu bilelim. Open Subtitles أرسلي لنا صورة كل نصف ساعة حتى نتأكد أنكِ ما زلتِ هنا
    Oda her yarım saatte bir deprem oluyormuş gibi sallanıyordu. Open Subtitles كانت الغرفة تهتز وكأن هناك هزة أرضية كل نصف ساعة
    Civarda yalnızca yarım saatte bir turlayan polis aracı var. Open Subtitles يوجد فقط رجال الأمن الذين يقومون بدورية كل نصف ساعة
    Odadan çıktıktan sonra, hemşire odasına uğradım ve onlara yatıştırıcı verdiğimi, yarım saatte bir kontrol etmelerini söyledim. Open Subtitles و في طريقى للخروج توقفت عند الممرضات و أخبرتهن أن إني سكنته و هو يرتاح و أن يتفقدوه بعد نصف ساعه
    Bu iş bitene kadar her yarım saatte bir bilgilendirilmek istiyorum. Open Subtitles اريد ان تطلعوني على التحديثات كل نصف ساعة حتى نهاية المهمة
    Bak bakalım önümüzdeki yarım saatte beni bu valilerden kaçıyla - telefonda görüştürebilirsin. Open Subtitles اعرف كم من هؤلاء الحكام يمكنك أن تصلني بهم هاتفياً خلال نصف ساعة
    Bu yolla her yarım saatte sekiz dakika kurtarıyorsun yani iki saatlik televizyon izleme boyunca egzersiz için 32 dakikan oluyor. TED وتوفرُ بهذه الطريقة ثماني دقائق كل نصف ساعة إذا عند مشاهدتك التلفاز لمدة ساعتين، لديك 32 دقيقة للتمارين الرياضية.
    Ve, ben, yani , sadece mahçup oldum, ve -- çünkü 200 metre için kayıt olmuştum, bilirsin, yarım saatte biticek olan. TED وشعرت بخزي كبير .. لأنني كنت قد سجلت نفسي في سباق ال200 متر .. والذي كان سينطلق خلال نصف ساعة من ذلك الحدث
    Ve yaklaşık yarım saatte 3o tane geldi. TED و حصلت على الكثير حوالي 30 خلال نصف ساعة.
    Tam olarak 30 dakika. Her yarım saatte bir ters çevireceğiz. İşaret koyacağız. Open Subtitles بالضبط ثلاثون دقيقة، كل نصف ساعة سنقلبه بالمقلوب ونضع عليه علامة
    yarım saatte 10,000 tanesini temizleyebilirsin. Open Subtitles من الممكن التخلص من 10 آلاف شخص خلال نصف ساعة
    Barcelona pek uzak değil arabayla yarım saatte orada olursunuz. Open Subtitles برشلونة ليس بعيدة بالسيارة نصف ساعة من هنا
    Komiser, gazetenin yerel haberler servisini yarım saatte bir arıyorum polis ne yapıyor diye. Open Subtitles حضرة الملازم أنا أتصل بمجلس المدينة كل نصف ساعة لأعرف ما يفعله كل شخص
    Trafik izin verirse, yarım saatte gelirim. Open Subtitles إذا سمحت لنا زحمة السير سأكون معك خلال حوالي نصف ساعة
    Malzemelerim şurada. En fazla yarım saatte halledebiliriz. Open Subtitles لدى أعمالى هنا يمكننا مناقشتها فى نصف ساعة
    yarım saatte bir sinir kontrolü ve özenli bir emme yaptıklarından emin ol. Open Subtitles تأكدي من إجرائهم للفحوصات العصبية كل نصف ساعة والشفط المستمر
    Bir: Her yarım saatte bir tuvalet molası vereceğiz. Open Subtitles رقم واحد ، نحصل على إستراحات لدخول الحمّام كل نصف ساعة
    Eğer bırakmazsak her yarım saatte, bir rehineyi vuracaklar. Open Subtitles سيقتلون رهينة كل نصف ساعة ريثما نقوم بذلك
    En azından seni her yarım saatte bir aradığımı biliyorsun. Open Subtitles على الأقل أنت تعرف أنى سأتصل بك ثانية بعد نصف ساعة
    Howard Bamboo'ya işte, her yarım saatte bir yaptığım Linda Blair benzetmelerimi sormalısın. Open Subtitles عن الحاله الجنونيه التي تُصيبني كل نصف ساعه خلال العمل
    Üç ya da dört konteynır yarım saatte yaptığın bu mu? Open Subtitles ثلاثة او أربع سياراتِ فى النصف ساعة التى كنت فيها بالاسفل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more